Arama sonuçları

Akademisyen dağılımında adaletsizlik var

Akademisyen dağılımında adaletsizlik var

Akademisyen dağılımında adaletsizlik var. Üniversiteler, fakülteler, iki ve dört yıllık yüksekokullar ile enstitüler arasındaki akademisyen dağılımları büyük dengesizlikler gösteriyor. YÖK istatistikleri ve bu istatistiklere dayanılarak hazırlanan tablolar akademik unvan hiyerarşisin de üstte olanların daha çok merkez üniversite diye bilinen üniversiteler ile onların bünyesinde bulunan birimlerde yoğunlaşmış olduğunu gösteriyor. Aslında bu dağılım dengesizliği zaman zaman eleştiri konusu da yapılıyor. 

AKADEMİSYEN DAĞILIMINDA ADALETSİZLİK VAR 

Bu dağılım dengesizliğine yeterli istihdam ve kadronun açılmamış olmasının yol açtığı ifade edilse de, sorunun kaynağında başka nedenlerin yattığı hepimizin malumu. Yardımcı doçentler ile ilgili yeni bir düzenleme yapılacağının gündem olmasının ardından başlayan çalışmaların bu dengesizlikleri gidermeye çözüm üretecek çalışmalar olması akademi dünyasında oluşmuş olan kara bulutların dağılmasına katkı sağlamış olacaktır.

Akademik Personelin Genel Dağılımı

 

 

Programlar

 

Birim Sayısı

 

Öğrenci Sayısı

 

Öğretim Üye Sayısı

Profesör   Doçent   Y.Doçent    

Bir Öğretim Üyesine Düşen Öğrenci Sayısı

Profesör     Doçent     Y.Doçent

Fakülteler

1387

1.994.915

21.210

12.932

29.035

      94

    154

    69

Dört Yıllık Yüksek Ok

 302

  174.213

   298

    396

 1.517

    585

    440

  115

İki Yıllık Yüksek Ok

 409

1.109.626

   336

    356

 2.912

 3.303

 3.117

  381

Enstitüler

507

  571.482

   148

      91

   171

----------

----------

------------

*Enstitülerde öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısının verilmemiş olmasının nedeni yüksek lisans programlarının tezli ve tezsiz sayılarının bilinmemesinden kaynaklanmaktadır.Enstitülerin yüksek lisans ve doktora programlarında görev yapan “diğer akademisyen” başlığında yer alan akademisyenlerin toplamı sayısı 3 bin 259’dur   

*Öğrenci bulunmayan programlarda görev yapan akademik personel dağılımında; 543 profesör,428 doçent, bin 17 yardımcı doçent ile 13 bin 203 diğer unvanlarda görev yapan akademisyenin olduğu YÖK İstatistiklerinde yer almaktadır.  

*İstatistiklerde ayrıntılı olarak yer alan ancak bizim “diğer akademisyenler” başlığında topladığımız akademisyendağılımına bakıldığında; fakültelerde 46 bin 420, dört yıllık yüksekokullarda 2 bin 660, iki yıllık meslek yüksekokullarında 14 bin 831,enstitülerde 3 bin 259 akademisyenin görev yapmakta olduğunu görmekteyiz. Fakültelerde görev yapan diğer akademik personelde bir akademisyen başına 43,dört yıllık yüksekokullarda 66, ikiyıllık meslek yüksekokullarında 75 öğrenci düşmektedir.

Fakültelerden Örnekler

 

 

Fakültelerin Türü

 

Birim Sayısı

 

Öğrenci Sayısı

 

Öğretim Üye Sayısı

Prof             Doç    Y.Doç

Bir Öğretim Üyesine Düşen Öğrenci Sayısı

Profesör  Doçent     Y.Doç 

İktisat, İşletme,İktisadi İdari Bil

  126

431.779 

 1417

1197

2891

305

 361

149

Tıp, Dişçilik ve Eczacılık

 154   

105.891

 7501

2975

4982

 14

   36

  21

Fen, Edebiyat, Fen ve Edebiyat

  159

316.017

3263 

2301

4630

 97

 137 

  68

Eğitim, Eğitim Bilimleri ve Teknik Mesleki Eğitim Fakült

 

  106 

 

213.293

 

   888

 

1108

 

3145

 

240

 

 193

 

  68

Mühendislikler, Mimarlık ve Tasarım Fakülteleri 

 

  203

 

390.277

 

 2846

 

2079

 

5120

 

137

 

 187

 

  76

İlahiyat ve İslami İlimleri Fakült

    78

 92.744

   535

269 

1142

175

 345

   81

Ziraat, Doğa, Su ve Veterinerlik

    95

 56.335

 2464

1440

1337

  23

   39

   42

Hukuk ve Siyasal Bilgiler

    69

 93.129

   508

277 

 825

183

 336

 113

*Birbirine yakın olan ve aynı alanlara yönelik program uygulayan fakülteler bir araya getirilerek değerlendirme yapılmıştır.

*Tıp, eczacılık, dişçilik, ziraat ve veterinerlik gibi alanların diğer alanlara akademisyen dağılımı açısından daha avantajlı oldukları görülmektedir.

Tablo 3 Fakülteler ve Muadili Dört Yıllık Yüksek Okullardan Örnekler

 

Dört Yıllık Yüksek Öğretim Programının Türü

 

Birim Sayısı

 

Öğrenci Sayısı

 

  Öğretim Üye Sayısı

Prof           Doç      Y.doç

Bir Öğretim Üyesine Düşen Öğrenci Sayısı

Profesör   Doçent      Y.Doç

Spor Bilimleri Fakültesi

  22

11.733

  59

116

282

  199

 101

  42

Beden Eğitimi ve Spor Y.Okulu

  60

41.308

  17

  99

288

2430

 417

143

Sağlık Bilimler Fakültesi

  61  

57.285

266

239

807

  215

 240

  71

Sağlık Yüksek Okulu

  81

63.428

  83

  55

380

  764

1153

167

Güzel Sa, Sanat ve Tasarı Fak

  68

35.682

262

189

735

  136

 188

  49

Devlet Konservatuvarı

  28

  4.214

  86

  77

174

    49

   55

  24

Uygulamalı Bilimler Fak

    6

    817

    5

    6

 30

  163

136 

  27

Uygulamalı Bilimler Yüksek Ok

  37

29.224

  36

  70

363

  812

417 

137

Turizm Fakültesi

  31.

20.898

  42

  80

214

  498

261 

  98

Turizm İşlet ve Otelci Yük Ok.

  27

11979

    5

    8

 71

2396

1497

169

*Dağılımlara bakıldığında dört yıllık yüksekokullarda devlet konservatuvarlar dışında kalan yüksekokullarda öğretim üye dağılımının büyük dengesizlikler gösterdiğini görmekteyiz. Tablo 3’te yer alan karşılaştırmalarda fakülteye dönüşen yüksekokullarda durum biraz daha iyi görünürken,  dört yıllık yüksekokul olarak faaliyetine devam eden kurumlarda öğretim üye dağılımının oldukça dengesiz olduğunu söylemek mümkün.

2 YILLIK PROGRAMLARDA ÖĞRENCİ PROF GÖRMÜYOR 

Sonuç, İki yıllık meslek yüksekokullarının akademik personel dağılımlarına bakıldığında pek çok okulda profesör, doçent ve hatta yardımcı doçent ile karşılaşmadan öğrencilerin mezun olduğunu söyleyebiliriz. Bu sonuçları istatistiklerin akademisyen dağılımında da görmek mümkündür. Bazı alanların akademisyen dağılımı bakımından oldukça avantajlı pozisyonda olduklarını görmekteyiz. Bu alanların başında tıp, eczacılık, dişçilik, ziraat ve veterinerlik gelmektedir. Öğretim üye sayısı ile bir öğretim üyesine düşen öğrenci sayısını düşük olması programın niteliğini önemli ölçüde etkilemektedir. Pek çok fakülte, dört ve iki yıllık yüksekokul ile enstitüde öğretim üyelerinin bir bölümü yönetsel organlarda görev yapmaktadır. Bu organlarda görev yapanların derslere girmediğini düşündüğümüzde her bir öğretim üyesine düşen öğrenci sayısı daha da artmaktadır.

KADROLAŞMA İDDİALARI NASIL ORTADAN KALKAR?

Unvan ve kadro dağılımlarının başka pek çok bilimsel parametrenin gözetilerek yapılması kadrolaşma iddialarını ortadan kaldıracaktır. Derdi ve niyeti bilime katkı, topluma ve ülkeye hizmet vermek olan her akademisyenin bir üst unvana ve kadroya geçebilmek için konulmuş şartları yerine getirmesi halinde önüne bir takım yapay ve siyasi engeller konulmadan hak ettiği üst unvan ve kadroya geçmesi olanağı sağlanmalıdır. Yenilikler, değişimler ve reformlar kazanılmış hakların korunmasının yanında ilerlemeye ve gelişmeye hizmet etme amaçlı olmalıdır. Böyle yapıldığında sarsılan güven ve adalet duygusunun yeniden tesis edilmiş olacaktır.

Eldeki veriler ve sonuçlar yükseköğretim programlarının önemli bir bölümünün bütün yönleriyle ele alınarak ihtiyaç duyulan alan analizleri üzerinden yeniden yapılandırılması gerektiğini ortaya koymaktadır. Tercih yapılmayan programlara kontenjan ya da akademik kadro ayırmak birilerine ya da bazı adreslere fayda sağlıyor olabilir ancak ülkeye ve topluma bir fayda sağlamadığı kesin. Şirin görünmek, göze girmek, pozisyon tutmak, makam ve mevki yakalamak adına atılan yanlış adımların faturasını toplum olarak ödediğimiz gerçeğini göz ardı etmeye kimsenin hakkı olmadığını artık görmek gerekmektedir. Doğru yapılan işlerin sayısı arttıkça yanlışlar ve yanlış yapmaya niyetlenenlerin sayısı azalacak buda geleceğe daha umutla ve güvenle bakılmasını sağlayacaktır.

13-08-2017


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş