Arama sonuçları

Akademisyen tanımı yapıldı: Koç gibi, antrenör gibi olmalı

Akademisyen tanımı yapıldı: Koç gibi, antrenör gibi olmalı

Akademisyen tanımı yapıldı: Koç gibi, antrenör gibi olmalı. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, öğretim üyelerinin nasıl olması gerektiğini şöyle anlattı: "Artık öğretim üyeleri bir antrenör gibi, koç olmak zorunda. Öğrenciler küçük bir hamleyle bilgiye senden daha fazla erişebiliyor ancak motivasyon konusunda bir Şenol Güneş olmanız gerekiyor."

AKADEMİSYEN TANIMI YAPILDI: KOÇ GİBİ, ANTRENÖR GİBİ OLMALI

Karaca, Hitit Üniversitesi'nin kuruluşunun 13. yıl dönümü etkinlikleri kapsamında Ethem Erkoç Konferans Salonu'nda düzenlenen "21. Yüzyılda Üniversite: Değişim, Dönüşüm ve Gelecek Konferansı"nda konuştu.

 Oxford, Cambridge ve Paris Üniversitesi gibi birinci nesil üniversitelerin önceliğinin eğitim olduğuna dikkati çeken Karaca, şöyle dedi:

"20. yüzyılda Harvard gibi ikinci nesil üniversitelerde araştırma kavramı kabul görmeye başladı ancak üçüncü nesil üniversiteler çok farklı. Bu üniversiteler eğitim ve araştırmanın yanında bir ürün ortaya koymaya çalışıyor. Dolayısıyla inovasyon ve girişimcilik mutlaka olmalı. Bunun da en iyi örneği Stanford Üniversitesi. Şu anda Harvard'ın ünü çok fazla ama bana göre Stanford, en iyi üçüncü nesil üniversite. 'Bilim, bilim için yapılır' düşüncesine sahip ikinci nesil üniversitelerin yerini 'Bilim, toplum için yapılır' düşüncesi aldı.

EĞİTİMDE TRENDLER DEĞİŞİYOR MU?

Artık eğitimde trendler değişti. Artık öğrenci merkezli oluyor. Klasik eğitim günümüzde önemini ve heyecanını kaybetti. Öğretim üyelerinin de bu değişime ayak uydurması gerekiyor. Öğretim üyeleri de zamanla değişiyor. 1960'larda alanında uzmandı. 1980'lerde klasik manada ders verirdi. Artık öğretim üyeleri bir antrenör gibi, koç olmak zorunda. Öğrencinin her şeyiyle ilgilenmek zorundasınız. Bu, artık kaçınılmaz bir şey çünkü artık herkes bilgiye erişebiliyor.

Öğrenciler, küçük bir hamleyle bilgiye senden daha fazla erişebiliyor ancak motivasyon konusunda bir Şenol Güneş olmanız gerekiyor."

Karaca, dünya ekonomisinin sanayi ekonomisinden bilgi ekonomisine geçtiğini, bilgi ve veriyi bir yerden bir yere ulaştıran firmaların küresel markalara dönüştüğüne dikkati çekti. Karaca, şöyle dedi:

MEKANSIZ ŞİRKETLER GLOBAL MARKA OLDULAR

"Günümüzün global markaları mekansız şirketler. Dünyanın şu anki en büyük ulaşım firması Uber ancak Uber'in bir tane bile taksisi yok. Mekansız ortamda diğer insanların, firmaların buluşmalarını sağlıyorlar. En uygun otel de Airbnb.  Ancak Airbnb'nin bir tane bile oteli yok. Dünyanın en büyük perakendecileri Alibaba ve Amazon'un ne manavı ne bakkalı ne de marketi var. Sistemi yönetiyorlar. Dünyanın en büyük telekomünikasyon firması WhatsApp ancak bir tane bile telekom binası yok. Disneyland, dünyanın en büyük üretici ve dağıtım firmasıdır, yılda 150 milyar dolar ciro yapar. Netflix, hiç üretim yapmamasına karşın cirosu 170 milyar dolar.

Üreten firmadan bile daha fazla kazanıyor yani artık olay, mekan olmadan bu işin transferini yönetenler, veriyi alıp bir yerden bir yere sunanlar, dünyanın en büyük markaları haline geldi."

26-04-2019


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş