Arama sonuçları

Alay ederek hangi mesajı veriyor?

Alay ederek hangi mesajı veriyor?

Okulda, arkadaşları arasında ve aile içi iletişimde alaycı davranışlar sergileyen çocuklar, zamanla sosyal çevreleri tarafından kolayca dışlanabilirler. Acaba hiç düşündünüz mü  çocuğunuz bu alaycı davranışlarıyla size ne mesaj vermek istiyor?

Reem Nöropsikiyatri Merkezi’nden nöroloji uzmanı Dr. Mehmet Yavuz,  ebeveynlerin çocuklarını özgüvenli, başarılı, yaşamdan zevk alan mutlu bireyler olarak yetiştirmek için çaba sarf ettiklerini vurguluyor. Ancak bu çabanın dozu aşırıya kaçtığında, çocukların benmerkezci ve alaycı davranışlar sergilemeye başladıklarını anlatan Yavuz, okulda, arkadaşları arasında ve aile içi iletişimde alaycı davranışlar sergileyen bu tür çocukların, zamanla sosyal çevreleri tarafından da kolayca dışlanabildiklerini söylüyor. 

SEVGİNİN AŞIRISI DA, AZI DA ZARAR VERİYOR 
Çocukların nasıl iletişim kurmaları gerektiğini ailelerini gözlemleyerek öğrendiklerine dikkati çeken Yavuz,  doğru iletişim kurmayı başarabilen ebeveynlerin çocuklarının da bunu gerçekleştirdiklerini anlatıyor. Yavuz,  ailesinden gerekli disiplini almamış, kural tanımayan, her istediği yapılmış ve aşırı ilgi ve sevgi gören çocukların ise sorumluluk duygusunun yeterince gelişmediğine değinerek, "Bu çocuklar dünyanın kendi etrafında döndüğünü zannettiği için de benmerkezci ve alaycı olma eğilimi içine girebiliyor" diyor. 

Yeterli disiplin almamış, eleştirilmeden yetişen, yaptıklarının sorumluluğunu almayan çocuklarda "alaycı davranış" görülmesinin  beklenen bir sonuç olduğunu ifade eden Yavuz, "Böyle çocuklar empati duyguları gelişmediği için kendilerini alay ettikleri insanların yerine koyamaz, bu yüzden de onları ne kadar kırdıklarını anlayamazlar" diye konuşuyor. Yavuz, "sevgi deposu dolu olmayan" ve aşırı katı disiplinle yetişen çocukların da vicdan duygusunun yeterince gelişmediğini ve benzer davranışlar göstermeye yol açtığını ifade ediyor. 

KARDEŞ KISKANÇLIĞI DA BİR ETKEN
Kardeş kıskançlığının dışa vurum şeklinden birinin de alaycı tavırlar olduğuna dikkati çeken Yavuz,  şöyle konuşuyor: "Ailede başka çocukların olması ya da yeni katılan kardeşin varlığı, çocukta çok da sevilmediği hissine neden olabilir.  İlgi ve sevginin bölünmüş olması çocuğu derinden sarsıp,  güven duygusunu zedeleyebilir. Sürekli yarışmak zorunda olduğunu hissetmesi ve onaylanmama endişesinin dışa vurumu ise alay etmek, paylaşamamak, çabuk öfkelenmek, karşı gelmek şeklinde ortaya çıkabilir.’’ 

NE YAPMAK GEREKİYOR?
Yavuz,  her istediğinin yapılmasının çocuğun gelişimini olumsuz etkilediğini,  mutlu olabilmesi için eldeki her türlü imkanı sunmanın da hayatın zorluklarına karşı yeterince dirençli olmasına engel olduğunu anlatıyor. Yavuz'un ailelere önerileri ise şöyle: 

HAYIR DEMEKTEN ÇEKİNMEYİN: Gerektiğinde çocuğunuza "hayır" demekten çekinmeyin. "Hayır" ile çocuğunuza sınır koymuş oluyorsunuz. Belirgin sınırlar çocuğunuzu incitmez tam tersine güven verir.  Çocukların toplum içinde uyumlu yaşayabilmesi için ebeveynlerin çocuklarına sağlıklı davranış modellerini öğretmesi gerekiyor. Çocuğun sağlıklı bir ruh yapısına sahip olması için erken yaşlarda ertelemelere, beklemelere, vazgeçmelere ve kurallara uymaya alışmalıdır.

ÖRNEK OLUN: Ebeveynler çocuklarına kendi davranışlarıyla örnek olduklarını asla unutmamalılar. Çocuk konuşurken sözü kesilmemeli, söyledikleri sözler dikkate alınmalı, duygu ve düşünceleri sabırla dinlenmelidir. 

DOZUNDA TUTUN: Eleştirilerin belli bir dozda yapılmasına dikkat edilmeli. Aşırı eleştiri çocukta düşük özgüven olarak geri dönecektir. Çocuk yetiştirirken aşırı katı ya da aşırı sevgi dolu bir yaklaşım yerine yeterli sevgi, disiplin ve hoşgörünün içinde bulunduğu bir eğitim verilmesi en idealidir.

Şule YILMAZ
info@pervinkaplan.com 

 

02-05-2016


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş