Arama sonuçları

Bologna'ya alternatif 'İslam yükseköğretim alanı' mı?

Bologna'ya alternatif 'İslam yükseköğretim alanı' mı?

Bologna'ya alternatif 'yükseköğretim alanı' mı? YÖK İslam Ülkeleri Rektörleri Forumu düzenliyor. 30’un üstünde ülkeden 120 üniversite rektörü ile Türkiye'deki devlet ve vakıf üniversiteleri rektörlerinin katılacağı forumda İslam ülkeleri arasında yeni bir yükseköğretim alanının oluşturulması hedefleniyor.

YÖK'ten yapılan yazılı açıklamaya göre YÖK tarafından düzenlenecek İslam Ülkeleri Rektörleri Forumu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde yapılacak. Forum 26–27 Temmuz 2017 tarihlerinde yapılacak.

BOLOGNA'YA ALTERNATİF 'İSLAM YÜKSEKÖĞRETİMALANI' MI?

YÖK açıklamasında şunlara yer verildi:

"İslam Dünyasında yükseköğretim sistemleri ve üniversiteler arasındaki işbirliklerinin geliştirilmesi amacıyla, 'İslam Dünyasının Yükseköğretim Alanını Oluşturmak' temalı İslam Ülkeleri Rektörleri Forumu Ankara’da düzenlenecektir. Konferansın ilk günkü açılış oturumu, Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’ın teşrifleri ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılacaktır. Külliyedeki açılış oturumunu takiben konferans panelleri ve toplantılar Bilkent Otel ve Konferans Merkezi’nde devam edecektir.

BOLOGNA'YA ALTERNATİF Mİ OLACAK?

İslam coğrafyasında yer alan 30’un üstünde ülkeden 120 üniversite rektörü ile ülkemizdeki devlet ve vakıf üniversiteleri rektörlerinin katılımıyla düzenlenecek olan toplantıda, Bologna sürecinden kopmadan İslam ülkeleri arasında yeni bir yükseköğretim alanının oluşturulması kapsamında işbirliklerinin kurumsal anlamda başlaması, güçlü bir network oluşturulması ve araştırma alanı kurulması hedeflenmektedir."

YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, İslam dünyasında yükseköğretimin geleceği açısından büyük önem taşıyan bu Foruma, İslam dünyasında önemli yeri olan ülkelerin bakanlıkları ile İslam ülkeleri üniversitelerinin rektörlerini davet ettiklerini söyledi.

BOLOGNA SÜRECİ'NDEN KOPMADAN

Saraç, foruma İslam coğrafyasında yer alan 30’un üstünde ülkeden 120 üniversite rektörü ile Türkiye'deki devlet ve vakıf üniversiteleri rektörlerinin katılacağını söyleyerek, şöyle dedi: "Bologna sürecinden kopmadan İslam ülkeleri arasında yeni bir yükseköğretim alanın oluşturulmasını hedefliyoruz. Bu kapsamda toplantımız bir konferans düzeninde değil forum düzeninde gerçekleştirilecektir. Yani standart bildiriler yer almayacak, etkileşimli tartışma ortamları yöntemi ile gerçekleştirilecek. Forum’daki temalarımız ise yükseköğretim sistemi ortak mezun yeterlilik ve kalite güvencesi süreçleri, yeterliliklerin tanınması, ortak kredi sistemi ile hareketlilik ve değişim sistemleri, her düzeyde ortak diploma programlarının oluşturulması süreçleri olacak. Bologna sürecindeki ülkemizin performansı bu girişim için önemli bir tecrübe sunmakta. "

Saraç Yeni YÖK olarak bu forumdan beklentilerini ve hedeflerini şöyle açıkladı:

"Forum’un ikinci gününün sonunda ortak bir bildiri yayınlanmasını planlamaktayız. Yeni YÖK olarak, her bir İslam ülkesinin yükseköğretim sistemi ortak mezun yeterlilikler sistemi, ortak kalite güvencesi süreçleri, yeterliliklerin tanınması, ortak kredi sistemi, bilgiyi paylaşacak öğrenci ve araştırmacı hareketlilik ve değişim sistemleri, her düzeyde ortak eğitim programları ile coğrafyamızın diğer üniversiteleri ile güçlü bağlar kurması gerektiğini düşünüyoruz. Kurulacak bu güçlü bağların oluşturacağı ağ, küresel yükseköğretim sisteminde de İslam ülkelerinin bilim hayatlarının istiklalini de sağlayacaktır. Bu büyük girişim için İslam dünyasındaki en uygun potansiyel ülkemizde bulunmaktadır. Avrupa yükseköğretim alanının bir parçası olarak İslam ülkelerinde ortak bir yükseköğretim sisteminin oluşmasını sağlamak ülkemiz için önemlidir.”

BOLOGNA AVRUPA YÜKSEKÖĞRETİM ALANI NEDİR?

Görüştüğümüz akademisyenler ise bu forumu ve hedefleri her ne kadar "Bologna'dan kopmadan" diye vurgulanıyor olsa da "Bologna'ya alternatif 'İslam yükseköğretim alanı yaratmak' olarak yorumladı. Bologna süreci ise tüm Avrupa'da yüksek öğretim ve akademik konularda standartlar geliştirmek ve yükseköğretim kurumları arasında ayrılıkları en aza indirgeyerek eğitim sistemlerini bağdaştırmak ve Avrupa'da birbiriyle tam uyumlu bir yükseköğrenim alanı yaratmak amacıyla oluşturulan bir program.

Avrupa Yükseköğretim Alanı yaratmayı hedefleyen bir reform olarak nitelendirilen Bologna Sürecinde hem 47 ülke hem de pek çok uluslararası kuruluş işbirliği yapıyor. Süreç sadece AB üyeleri arasında anlaşmaya dayanmıyor. Tamamen ülkelerin özgür iradeleri üzerine gerçekleşiyor. Ülkeler Bologna Süreci'nin öngördüğü hedefleri kabul edip, etmemekte özgür.

ORTAK BİR DOLAŞIM SAĞLAMAK İÇİN

Bologna Süreci'nin oluşturmayı hedeflediği Avrupa Yükseköğretim Alanı içerisinde yer alan ülke vatandaşları, yükseköğrenim görmek ya da çalışmak amaçları ile Avrupa’da kolayca dolaşabilecek. Bu süreçte hedef Avrupa'nın gerek yükseköğretim ve gerekse iş imkanları açısından dünyanın diğer bölgelerinden kişiler tarafından tercih edilir hale getirilmesi.

Bologna'da hedef tüm ülkelerin yükseköğretim kurumlarının tek tip hale getirilmesi değil. Avrupa Yükseköğretim Alanı’nda asıl hedeflenen, çeşitlilik ile birlik arasında bir denge kurulması. Amaç, yükseköğretim sistemlerinin kendilerine özgü farklılıkları korunarak birbirleriyle karşılaştırılabilir olması ve uyumlu hale getirilmesi. Bu şekilde, bir ülkeden yada yükseköğretim sisteminden bir diğerine geçişin kolaylaşması ve böylece öğrenciler ve öğretim görevlilerin hareketliliği ve istihdamının artırılması planlanıyor.

BOLOGNA SÜRECİ NASIL BAŞLADI?

YÖK'ün sayfasında da yer aldığı gibi Bologna Süreci’nin temelleri 1998 yılında Fransa, İtalya, Almanya ve İngiltere eğitim bakanlarının Sorbonne’da gerçekleştirdikleri toplantı sonunda yayımlanan Sorbonne Bildirisi ile atıldı. Avrupa’da ortak bir yükseköğretim alanı yaratma fikri ilk kez bu bildiri ile ortaya çıktı. Ancak, Bologna Süreci resmi olarak 1999 yılında Bologna Bildirisi’nin 29 Avrupa ülkesinin yükseköğretimden sorumlu bakanları tarafından imzalanması ve yayımlanması ile başladı. Bologna Süreci’nin temel hedeflerinden altısı bu bildiri ile ilan edildi.

BOLOGNA SÜRECİNİN HEDEFLERİ NEDİR?

1. Kolay anlaşılır ve birbirleriyle karşılaştırılabilir yükseköğretim diploma ve/veya dereceleri oluşturmak (bu amaç doğrultusunda Diploma Eki uygulamasının geliştirilmesi),

2. Yükseköğretimde Lisans ve Yüksek Lisans olmak üzere iki aşamalı derece sistemine geçmek,

3. Avrupa Kredi Transfer Sistemini (European Credit Transfer System, ECTS) uygulamak,

4. Öğrencilerin ve öğretim görevlilerinin hareketliliğini sağlamak ve yaygınlaştırmak,

5. Yükseköğretimde kalite güvencesi sistemleri ağını oluşturmak ve yaygınlaştırmak,
6. Yükseköğretimde Avrupa boyutunu geliştirmek.

TÜRKİYE BOLOGNASÜRECİNE 2001 YILINDA SÜRECE GİRDİ

Bologna Bildirisi’nin yayımlanmasından 2 yıl sonra Türkiye'nin de aralarında olduğu 3 yeni ülkenin (Türkiye, Hırvatistan ve Kıbrıs Rum Kesimi) re katılımı ile 32 Avrupa ülkesinin yükseköğretimden sorumlu bakanları, 19 Mayıs 2001’de Prag’da, Bologna Süreci’ni izlemek ve gelecek yıllar için öncelikler belirlemek üzere toplandı. Bu toplantıda Bologna Süreci'ne 3 hedef daha eklendi. Bunlar

7. Yaşam boyu öğrenimin teşvik edilmesi,

8. Öğrencilerin ve yükseköğretim kurumlarının sürece aktif katılımının sağlanması,

9. Avrupa Yükseköğretim Alanı’nın cazip hale getirilmesi.

BOLOGNA SÜRECİNİN ÖNCELİK ALANLARI NEDİR?

2003’te Berlin’de toplanan 33 Avrupa ülkesinin Yükseköğretim Bakanları, Bologna Süreci’ne, “Avrupa Araştırma Alanı (European Research Area, ERA) ile Avrupa Yükseköğretim Alanı (European Higher Education Area, EHEA) arasında bir sinerji kurmak ve Doktora çalışmaları” konulu, 10’uncu hedef eklemişler; ayrıca, üye ülkelerde sürece hız kazandırmak ve durum tespiti yapmak amacıyla, 2005 Bergen Konferansı’ndan önce gerçekleştirilmek üzere, şu 3 öncelik alanını belirledi.

• Yükseköğretimde (Lisans ve Yüksek Lisans olmak üzere) iki aşamalı derece yapısı,
•Yükseköğretim diploma ve/veya dereceleri ve öğrenim sürelerinin tanınması,
•Kalite güvencesi.

Berlin'deki bu toplantıda Arnavutluk, Bosna-Hersek, Vatikan Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu, Sırbistan-Karadağ, Makedonya ve Andora'nın katılımı ile Bologna Süreci'ndei ülke sayısı da 40'a ulaştı.

BERGEN'DE ÜYE SAYISI VE ÖNCELİK ALANLARI BELİRLENDİ

19-20 Mayıs 2005 tarihlerinde Norveç’in Bergen şehrinde dördüncüsü gerçekleşen Avrupa Eğitim Bakanları Konferansı’nda 5 yeni ülkenin üyeliğe kabulü ile üye ülke sayısı 45’e ulaştı. Karadağ'ın bağımsızlığını ilan etmesiyle üye ülke sayısı 45 ten 46 ya, son olarak Kazakistan'ın da sürece dahil olmasıyla 47'ye yükseldi.

Bu toplantıda, 2005-2007 yılları arasında gerçekleştirilmesi hedeflenen 4 öncelik alanı belirlendi.

İŞTE ÖNCELİK ALANLARI

1. Avrupa Yükseköğretim Alanı ile Avrupa Araştırma Alanı arasında bir sinerji yaratmak,

2.Bologna Sürecinin Sosyal Boyutunu güçlendirmek,

3. Öğrenci ve Öğretim Görevlilerinin Hareketliliği,

4. Avrupa Yükseköğretim Alanının cazip hale getirilmesi ve Avrupa dışındaki ülkelerle işbirliğinin sağlanması ve güçlendirilmesi.

KALİTE, ULUSAL YETERLİLİKLER, DOKTORA VE ESNEK ÖĞRENİM YOLLARI

Toplantıda, ayrıca 2007 yılına kadar gerçekleştirilmesi beklenen ve aşağıda belirtilen 4 ana konu hakkında üye ülkelerdeki uygulamaları ve gelişmeleri tespit etmek üzere, bir değerlendirme raporu (Stocktaking Report) hazırlanmasına karar verildi.

1. Avrupa Kalite Güvencesi Birliği (European Association of Quality Assurance, ENQA) tarafından geliştirilen ve Avrupa Yükseköğretim Alanında yer alan yükseköğretim kurumlarına yönelik “Kalite Güvencesi Standartları ve Uygulama Prensipleri”nin üye ülkelerdeki uygulamaları,

2. Ulusal Yeterlikler Çerçeveleri uygulamaları,

3. Doktora programları da dahil olmak üzere ortak yükseköğretim programları,

4. Yükseköğretimde esnek öğrenim yolları yaratmak.

25-07-2017


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş