Arama sonuçları

Dil öğrenmede kritik yaş 4

Dil öğrenmede kritik yaş 4

Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dil ve Konuşma Terapisi Bölüm Başkan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Özlem Oğuz, dil becerilerini öğrenen küçük çocukların kelimeleri doğru şekilde söylemekte biraz zorlanmalarının normal olduğunu belirtti. 

Oğuz, "Bu, öğrenme sürecinin bir parçasıdır ve konuşma becerileri zamanla gelişir. Çocukların konuşma üretimindeki hatalar ebeveynler, diğer yetişkinler ve hatta çocuklar tarafından fark edilebilir ve belki de endişeye sebep olabilir. Bu zorluklar, aynı yaş grubundaki çocukların iletişim yetenekleriyle karşılaştırıldığında genellikle açıktır ve çocuklarda gördüğümüz bu zorluklar bozukluğun nedenine ve doğasına bağlı olarak yetişkinlikte de devam edebilir."

Oğuz, konuşma sesi bozukluğu olan çocuklarda konuşma üretimine ilişkin performans konusunda sorunlar yaşandığını ve anlaşılırlığın etkilendiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Bu tanı, bozukluğun nedenine ve şiddetine bağlı olarak farklı şekilde ortaya çıkabilir. Artikülasyon bozukluğu, fonolojik bozukluk, çocukluk çağı konuşma apraksisi ve dudak damak yarıklığı, işitme engeli, down sendromu, otizm spektrum bozukluğu ve serebral palsi gibi durumların eşlik ettiği konuşma sesi bozukluğu türlerinin olduğunu söyleyebiliriz. Konuşma sesi bozukluğu, yapısal nedenlerden dolayı ya da çocuğun edinmekte olduğu dilin fonolojik kurallarını nedensiz olarak öğrenmede gecikmesi kaynaklı ortaya çıkabiliyor.

Ailede herhangi bir dil ve konuşma bozukluğu öyküsü, doğum öncesi-sırası-sonrası koşullar, oral motor yapılarda farklılıklar (dudak damak yarıklığı, dil bağı, dental deviasyonlar, orofasiyal myofonksiyonel bozukluklar), orta kulak iltihabı öyküsü, işitme engeli ve sinirsel patolojiler tanı almada riski artırabilecek durumlar arasında yer alıyor."

"BİR ÇOCUK 3 YAŞINA GELDİĞİNDE SÖYLEDİKLERİNİN EN AZ YARISI DOĞRU BİR ŞEKİLDE ANLAŞILIYOR OLMALI"

Yaygın inanışın aksine "ankiloglossi" olarak tanımlanan dil bağının her zaman ve kesin olarak konuşma sesi bozukluğuna yol açmadığını bildiren Oğuz, "Bazı durumlarda beslenme, ağız içi hijyen ve konuşma üretiminde sorunlara neden olabiliyor" dedi.

Yanlış müdahale durumunda ses, konuşma ve yutmaya ilişkin çok daha büyük sorunlar ile karşı karşıya kalınabileceğini vurgulayan Oğuz, şunları kaydetti:

"Çocuğun belirli bir yaştan sonra telefon sözcüğü yerine ‘tefon’, kuş yerine ‘tuş’, araba yerine ‘aba’, su yerine ‘şu,’ ya da ‘du’, yılan yerine ‘lılan’, kapı yerine ‘kakı, tapı, papı’, şapka yerine ‘şakba’ gibi üretimler yapıyor olması beklenmedik bir durumdur. Bir çocuk 3 yaşına geldiğinde söylediklerinin en az yarısı doğru bir şekilde anlaşılıyor olmalı. 4 yaşını tamamlamış olan bir çocuğun ana dilde yer alan sesleri doğru bir şekilde üretmesi ve konuşmalarının aile harici bireyler tarafından da anlaşılabiliyor olması gerekiyor.

 

 

20-09-2022


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş