Arama sonuçları

Dil öğrenmeye ne zaman başlamak gerekiyor?

Dil öğrenmeye ne zaman başlamak gerekiyor?

Dil öğrenmeye ne zaman başlamak gerekiyor? Türkiye'de İngilizce eğitimdeki başarısızlığıhep tartışılır. Bırakın öğrencileri hem bu dersi veren öğretmenlerin hem de üniversitelerde akademisyenlerin dil konusundaki yetersizlikleri sık sık gündeme gelir. Geçtiğimiz günlerde British Council Türkiye ile Özyeğin Üniversitesi’nin birlikte düzenledikleri “İşveren, Mezun ve Akademisyen Gözüyle İngilizce, Mesleki Beceri ve İstihdam” başlıklı panelde yükseköğretimde İngilizce eğitimi konuşuldu.

ÜNİVERSİTELERİN GÖREVİ DİL ÖĞRETMEN DEĞİL

Panelin ilk oturum konuşmacıları Koç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ümran İnan ile eski İTÜ Rektörü Prof. Dr. Gülsün Sağlamer oldu. Bu panelde “Üniversite dil öğrenilen kurum mu?”konusu gündeme geldi. İki rektör de üniversitelerin amacının dil öğretmek olmadığını, öğrencinin üniversiteye geldiğinde zaten bir dili konuşabiliyor olması gerektiğini söyleyerek, şunları dile getirdi: “Maalesef ilk ve ortaöğretimde yaklaşık 20 milyon öğrenci üzerinden reform yapmaktansa yükseköğretimdeki 7 milyon kişi üzerinden ilerlemek isteniyor. Bu pragmatik bir yaklaşım. Ama bunun için üniversitelere ne kadar kaynak sağlandığı önemli. Çünkü dil öğrenmek için o dilin konuşulduğu ülkeden öğretmenlerin olması şart. Vakıf üniversiteleri için bu daha kolay olabilir; ancak devlet üniversitelerinde nasıl olacak? Kurumların imkânları farklı. En önemlisi de bu reformu gerçekleştirecek insan kaynağı var mı?”

İŞVERENLER GÜMÜŞ TEPSİDE SUNULAN ADAY İSTİYOR

İki rektör “her şeyi eğitim kurumlarından bekleyen” işverenleri de eleştirerek, “Adayların kendilerine gümüş tepside sunulmasını bekliyorlar ama şirket içi eğitimlerle de adayların eksikliklerinin giderilebileceğini unutuyorlar” dedi.

İngiltere Ticaret Odası Başkanı Christopher W. Gaunt, Egon Zehnder Türkiye Yönetici Ortağı Murat Yeşildere, Karuna Yönetim Danışmanlığı Kurucusu Bahar Kayserilioğlu, Swissotel Ön Büro Müdürü Alp Akyüz ve HAVAŞ Genel Müdür Yardımcısı Onur Kumtepe’nin yer aldığı ikinci panelde ise öğrencilerin mezun olurken, İngilizce’nin önemini anlayarak, duvara çarptıkları, üniversitelerin öğrencilerde bu farkındalığı erken yıllarda oluşturamadıkları söylendi.

İŞ DÜNYASI DA ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI 

Ancak akademiyi “sektörün istediği niteliklere uygun eleman yetiştirememekle” eleştiren sektörün unutmaması gereken noktalardan biri üniversitelerin tek işlevi iş dünyasına “adrese ve ihtiyaca uygun eleman teslim etmek” değil. Bu yüzden sorumluluk almadan her şeyi eğitim kurumlarından beklemek yerine elini taşın altına koymayı da öğrenmeli.

Bu yazı Pervin Kaplan’ın 27 Mart 2017 tarihli Habertürk Gazetesi’nde köşe yazısı olarak da yayımlanmıştır

28-03-2017


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş