Ebeveynler için TEOG’a hazırlık taktikleri

Ebeveynler için TEOG’a hazırlık taktikleri. Sonuçları liselere geçişte kullanılacak Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi (TEOG) sınavlarına sayılı günler kaldı. TEOG ikinci dönem sınavları 26-27 Nisan tarihlerinde yapılacak. Öğrenciler bir aydan az zaman kalan sınavlara hazırlanırken, ebeveynler için de stresli günler başladı. 

Çocukları TEOG'a girecek ebeveynler için ise uzmanlar sakin olmaları uyarısında bulunuyor. Davranış Bilimleri Enstitüsü (DBE) işbirliği ile Koray Varol Akademi Yayınları da ebeveynler için eğitim programı düzenledi.  Kurucu Koray Varol ebeveynler için hazırlık sürecinde dikkat etmeleri gereken noktaları anlattı: 

ÇALIŞMA PROGRAMINI BİRLİKTE HAZIRLAYIN: Öğrencinin ders çalışma programı sadece anne ve babaların istediği gibi olmamalı. Haftalık çalışma programı hazırlanıp hedef konulduktan sonra çocuk ile iletişim kurulmalı. Çocuğa, 'Bu program bizi istediğimiz hedefe götürür mü?', 'Sence neyi düzeltmeliyiz?' gibi sorular sorarak, program birlikte hazırlanmalı. Programı ilk hafta uyguladıktan sonra çocuk ile birlikte değerlendirme yapılmalı, hedef biraz daha büyütülmeli. Çocuklarda 'Bunu yapmalıyım' bilinci zamanla oluşacaktır.

EVDE DE SINAV ORTAMI OLUŞTURUN: Çocuk konu çalışırken istediği ortam sağlanabilir ama soru çözme bölümü sınavda nasıl ise o şekilde düzenlenmeli. Çünkü beyin neye alışıyor ise o konuda daha rahat ediliyor. Çocuk evde yatarak soru çözüyor, ince uçlu kalemle soruları işaretliyor ise sınav günü daha farklı bir şekilde yapacağı için hata yapma riski artacaktır. Soru çözdüğü masa tıpkı sınavdaki gibi temiz ve boş olmalı.

SORU ÇÖZMEDE KRİTİK NOKTA: Fazla soru çözmek, bol bol konu tekrarı yapmak elbette önemli, fakat burada kritik bir nokta var. Çocuk öğrenme yerine soru sayısına odaklanmamalı. 'Fazla soru çözmeliyim' hedefi ile zihni dağılmamalı. Ayrıca fazla soru çözme hedefi çocukların sorulara ayıracağı vakti de azaltacağı için gereken önem ve özen de azalacak ve hatalar artacaktır. Çok soru çözmek, çok öğrenmek ve kazanmak anlamına gelmiyor. Hatalar var ise bu hataların kaynağını öğrenilmeli ve eksiklikler giderilmeli.

KAYGI VE STRES AŞILAMAYIN: Kaygı, stres ve panik zihin kullanımını etkiliyor. Kaygılanan ve stres içinde olan çocuk, yapamayacağı hissine kapılır ve sınavda soruları gördüğünde zihin bilgileri çağırmaz. Öğrenme hassas bir durum. Dönem dönem kaygı veriyor. Çocuk çalışırken ebeveynler 'Bunu yapabilirsin' cümlesini sık kullanmalı. Bu öğrenmeye çok ciddi katkı sağlıyor ve stresi azaltıyor.

KONULAR TEKRAR EDİLMELİ: Öğrenmede çok ciddi sayıda tekrar olmalı. Öğrendiği konularla ilgili tekrar tekrar sorular çözülmeli. Yeni konu öğrendikten sonra daha önce öğrendiği eski konulardan da sorular çözmesi sağlanmalı. Bu sayede yeni konudan dolayı eski öğrenilenlerin unutulmaması sağlanır.

DOZUNDA STRES OLUMLU ETKİ YAPAR: Aşırı kaygı çocukların dikkatini ve öğrenmeyi olumsuz etkiliyor. İlk soru yanlış ise veya üst üste yapamadığı sorular hissederse dikkatini etkiliyor ve kaygılanıyor, panikliyor. Bu kaygı nedeni ile öğrenci bilgiyi hafızasından geri çağırmakta zorlanıyor. Bu çocuk yüksek bir düzeyde bilgiye sahip olmasına rağmen var olan bilgisini kağıda dökmekte zorlanıyor. Hedef kaygıyı tamamıyla ortadan kaldırmak olmamalıdır. Kaygıya yenik düşmemek ve yaşanan kaygıyı belli bir düzeyde tutmak, öğrenci için önemlidir. 

SORUMLULUK ALMASINI SAĞLAYIN: Çocuk sorumluluk aldığı zaman daha çok şey yapabilir hale geliyor. Çocuğa onun yönetebileceği sorumlulukları verdiğiniz zaman çocuğunuzun düşünme becerisi daha çok gelişiyor, olayları kavrama, anlama ve yorumlama becerileri gelişerek bunu yaşamının her yönüne doğru yavaş yavaş genişletebiliyor. Bu noktada çocuklara sorumluluk vermek büyümeleri için çok önemli bir süreçtir.