Arama sonuçları

Eğitim, tarikat ve cemaatlerin arka bahçesine dönüştü

Eğitim, tarikat ve cemaatlerin arka bahçesine dönüştü

CHP Eğitim Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, 20 yıllık AKP iktidarında, temeli gençleri siyasi olarak şekillendirme amacı ile atılan eğitim köprüsünün, vakıf ve derneklerin kontrolü altında çöktüğünü söyledi.

Karabıyık, eğitim politikalarının çağdaş, bilimsel, laik, eğitim normlarından uzaklaştığını, alt yapısı olmayan projeler ya da ideolojik dayatmalarla yapılan düzenlemelerle sistemin kaotik bir yapıya sürüklediğini belirtti.

Karabıyık, yaptığı açıklamada şunları dile getirdi:

EĞİTİMDE ETKİN ROL OYNUYORLAR

“Bu anlayışla, ne yazık ki, vakıf, dernek ve cemaatler eğitim sisteminde etkin rol oynamaya başlamıştır. Ve bu tehlikeli gidişatın sonunda, uzun süredir siyasi iktidar tarafından desteklenen vakıflar Milli Eğitim Bakanlığı’nın yetkilerini kullanmaya başlamışlardır. Bu vakıf ve dernekler ile yapılan protokoller 4+4+4’le başlamıştır. 2012 yılında yapılan 4+4+4 düzenlemesi sonrası vakıf-derneklerle imzalanan protokollerde ciddi bir artış yaşanmıştır. Özellikle TÜRGEV, Ensar Vakfı, TÜGVA, İlim Yayma Cemiyeti, Hayrat Vakfı ve İHH ile yapılan protokoller çok dikkat çekmiştir.

YÖNETMELİK DEĞİŞİKLİĞİYLE ÖNLERİ AÇILDI

12/9/2019 tarihinde Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği’nde yapılan değişiklik ile sivil toplum kuruluşlarının “her tür ve seviyedeki resmî ve özel örgün ve yaygın eğitim kurumlarında” sosyal etkinlik yapmasının önü açılmıştır.

SİBYAN MEKTEPLERİ OLUŞTU

Sivil Toplum Kuruluşu adı altında bahsi geçen tarikat ve cemaatler, okul öncesinden üniversiteye kadar tüm okullara, protokol yapmasına gerek bile kalmaksızın girmeye başlamışlardır. Ayrıca, okul öncesi düzeyde, Sibyan Mektepleri adı altında, tarikat ve cemaatlere bağlı vakıf-dernekler faaliyet göstermeye başlamışlardır.

PARALEL BAKANLIK GİBİ ÇALIŞIYORLAR

Milli Eğitim Bakanlığı, tarikat ve cemaatlerin arka bahçesi vakıf-derneklerle yaptığı protokollerle yetkilerinin bir kısmını bu kurumlara devretmiştir. Kapılarını kendisine yakın duran sendika dışındaki tüm eğitim sendikalarının görüşlerine kapatan Milli Eğitim Bakanlığı, görev, yetki ve iradesini vakıf ve derneklere teslim etmiştir. TÜRGEV, TÜGVA ve ENSAR Vakfı bu vakıf ve derneklerin başında gelmektedir.

AKP iktidarında TÜRGEV, TÜGVA ve ENSAR Vakfı paralel Bakanlık gibi eğitim hizmeti vermektedir. Bu vakıflar neredeyse her ilde ve çok sayıda ilçede Bakanlığa bağlı birer “müdürlük” gibi yayılmış, yapılan protokoller ile öğrencilerin barınması, yaygın ve örgün eğitim kurumlarında kulüp çalışmaları, öğrencilere sosyal, sanatsal, kültürel, sportif, bilimsel, teknolojik etkinlikler, yarışmalar ile mesleki ve teknik kurslar düzenleme, öğrenci kampları vb. faaliyetler gösterme imkanı sağlanmıştır.  Hatta kimi örnekte bu protokollerin Vakıfların isteği olmadan sonlanmayacağı şartlar bile sunulmuştur.

YETKİ DEVİRLERİ SKANDAL BOYUTUNDA

Özellikle ENSAR Vakfı’na yapılan yetki devirleri ise skandal boyuttadır. Çünkü Ensar Vakfı tarafından hazırlanacak yeni öğretim programlarının kurumlarda uygulanabilmesine bile imkan tanınmıştır. Bu vakıf ve derneklere ait yerlerde yaşanan cinsel istismar olayları eğitim sistemine yeni bir toplumsal sorun olarak girmiştir. Taciz ve cinsel istismar kavramları eğitimle ve okullarla anılır hale gelmiştir.

Yapılan bu protokollerin Halk Eğitim Merkezlerinde eğitim kursları düzenlemeyi içeren örnekleri de mevcuttur. Yani bu kurslar aracılığı ile tüm vatandaşlara ideolojik propaganda yapma fırsatı yakalamıştır.

Açılacak kurslarda MEB’in kendi öğretmenini görevlendirmesine ve kurslarda görev alan Vakıf personelinin de ücretini MEB ödemesine rağmen bir Vakıf aracılığıyla yapılması, MEB’in iradesinin bu vakıf ve derneklere tesliminin kanıtı niteliğindedir.

İMKAN TANINIYOR

MEB, Birlik Vakfı ve İlim Yayma Cemiyeti'nin de eğitim alanında her türlü proje yapabilmesine imkan tanımaktadır. Ayrıca, eğitimde çözülmesi gereken onlarca sorun varken, eğitimde fırsat eşitsizliği nedeniyle öğrencilerimiz arasında bir makas derinleşmişken, öğretmenlerimiz atama beklerken, bir yandan öğrencilerimiz öğretmen eksikliği nedeniyle eğitim imkanlarından uzaklaşırken, yani Milli Eğitim Bakanlığı’nın bütçesinde bir iyileştirme ihtiyacı had safhada iken, MEB Bütçesini Türkiye Maarif Vakfı’na aktarmaktadır.

GELECEĞİ ŞEKİLLENDİRME ARACI OLARAK KULLANILIYOR

MEB, bu vakıf ve dernekleri himayesine almıştır ve onlar aracılığıyla AKP politikalarını okullarda aktararak nesilleri ideolojik olarak şekillendirme hedefinde ilerlemektedir. Biz, MEB tarafından açıklanan her protokolün ardından yaptığımız incelemelerde protokolün ayrıntılarında gizli olan büyük teslimiyeti ve ortaya çıkan riskin korkunç boyutlarını fark etmiş ve bu riskleri defalarca gündeme getirmiştik. Ancak Vakıf ve Derneklere iradesini teslim etmeyi tercih eden MEB, bu protokollere yenilerini eklemeye devam etmiştir.

Son 20 yılda MEB ve milli eğitim sistemi, AKP teşkilatlarının, tarikat ve cemaatlerin, vakıf ve derneklerin, Diyanet İşleri Başkanlığının ve yandaş sendikaların oyuncağı ve nesilleri ideolojik olarak şekillendirme merkezi haline gelmiştir. Vakıflara bu denli bir yetki devri görülmüş şey değildir; kabul edilebilir değildir.”

 

28-05-2022


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş