‘Harmanlanmış öğrenme’ ile devam edilecek

‘Harmanlanmış öğrenme’ ile devam edilecek. Geleneksel yüz yüze ve çevrimiçi öğrenme araç ve stratejilerini birleştiren harmanlanmış öğrenme (blended learning) yaklaşımı pandemi süreci ile birlikte tüm dünyadaki eğitim kurumlarının gündemine girdi. Kovid-19 salgın riskinin sürmesi yeni öğretim yılında bu modelin daha da yaygınlaşmasına neden olacak. Bu sistemle öğrenme de zaman ve mekandan bağımsız olarak gerçekleşirken, öğrenci kendi hızına göre ilerliyor.

Yeni öğretim yılında ise hem yüz yüze hem de online eğitim seçenekleri Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından üzerinde çalışılan modeller arasında yer alıyor. Hisar Okulları da 2020-2021 öğretim yılı  için bünyesinde bir Bilişim Stratejileri Merkezi oluşturdu. 1400 öğrencisine geçtiğimiz mart ayından itibaren uzaktan eğitim sunan kurum, bu süreçte edindiği deneyimlerinin yanı sıra gözlem ve iyileştirme önerilerini eğitim dünyası ile paylaşacak.

‘HARMANLANMIŞ ÖĞRENME’ İLE DEVAM EDİLECEK

Bilişim Stratejileri Merkezi Koordinatörü Dilara Vardar kurulan merkezle ilgili şu bilgileri verdi:

“Pandemi ile değişen dünya, öğrenme süreçlerinin esnek, kapsayıcı ve yenilikçi dijital çözümlerle desteklenmesinin önemini ortaya çıkardı. Öğretmen-öğrenci ilişkisinin interaktif bir etkileşim ortamı içinde sürdürülebilir kılınması gerektiğini gösterdi. Okulumuzdaki dijital dönüşüm çalışmalarının tamamı artık Bilişim Stratejileri Merkezi çatısı altında yürütülecek. Merkez; bu yaklaşımının benimsenmesi, yaygınlaştırılması ve sürdürülebilir şekilde yapılandırılması için gerekli stratejilerin belirlenmesi ve uygulanması aşamalarında önemli bir rol üstlenecek.”

HARMANLANMIŞ ÖĞRENME NEDİR?

Hisar Okulları Lise Müdürü Okan Uzelli pandemi sürecinin eğitimdeki etkilerini ve ‘harmanlanmış öğrenme’yi şöyle anlattı:

 “Eğitim literatürü harmanlanmış öğrenmeyi; doğru zamanda, doğru kişiye, doğru  becerileri aktarmak için, doğru kişisel öğrenme yaklaşımları ve doğru öğrenme teknolojileri kullanarak ulaşılması gereken öğrenme hedeflerine odaklanılması olarak tanımlıyor. Pandemi öncesinde yüz yüze ve çevrim içi öğrenme teknolojilerini farklı oranlarda bir arada kullanıyorduk. Süreç bu alandaki becerimizi bir adım daha ileri taşımak için bir dönüşüm fırsatı oldu. Öğrencilerimizin de süreçten nasıl faydalandığını yakından gözlemledik. Yeni dönem için öğrenmeye dair tüm süreçleri yeniden düşünmek, tasarlamak ve bu süreçleri esneklik ve dayanıklılık ilkeleri üzerinde yapılandırmak gerekiyor. Bunu yaparken gücümüzü eğitimdeki tecrübemizin yanı sıra dijital stratejilerden alacağız. Yeni merkezimizde üreteceğimiz pek çok yenilikçi çalışma ve projeden elde edeceğimiz bilgi birikimini eğitim sektörü ile paylaşmaya da hazırlanıyoruz.”