Arama sonuçları

İslam ülkeleri yükseköğretim alanında ortak programlar başlatacak

İslam ülkeleri yükseköğretim alanında ortak programlar başlatacak

YÖK, 26-27 Temmuz tarihleri arasında 37 ülkeden 334 katılımcı ile gerçekleştirilen “İslam Dünyası Yükseköğretim Alanının Oluşturulması” temalı Rektörler Forumu’nun sonuç bildirgesini açıkladı. 

İslam dünyasında yükseköğretim sistemleri ve üniversiteler arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi amacıyla Yükseköğretim Kurulu tarafından İslam üniversiteleri rektörlerinin katılımıyla düzenlenen "İslam Ülkeleri Rektörleri Forumu"nda farklı düzeylerde işbirliği ve ortaklıklar gerçekleştirilmesi kararı alındı. 

“Temel hedef, kaynaklarımızı bir araya getirmek, burslar sağlamak ve hareketlilik ile işbirliği süreçlerine destek vermek, akademik araştırma ve mükemmeliyet merkezleri kurmaktır” ifadelerine yer verilen sonuç bildirgesinde iki gün boyunca etkileşimli panel oturumları yöntemi ile gerçekleştirilen Forumun sonuçları şöyle belirtildi: 

NET BİR VİZYON GELİŞTİRİLMELİ

1. İslam dünyasında yükseköğretime ilişkin net bir vizyon geliştirilmesi gerekmektedir. Ortak bir yeterlilikler çerçevesi ve kalite güvence sisteminin inşası yalnızca teknik bir konu değildir. İçerisinde hem evrensel değerler hem de yerel değerleri barındırmalıdır. Evrensel değerler korunarak İslam dünyasının ortak değerlerini dikkate alan bir üst çerçevenin oluşturulmasımümkündür. İslam dünyası bu çalışma alanında kendi kavramlarını belirlemeli ve eğitimin insani bir girişim olduğunu unutmadan hareket etmelidir.
2. İslam ülkeleri farklı eğitim sistemleri ve yeterlilikler çerçevesine sahiptir. Temel olarak ülkelerin ulusal önceliklerine uygun bir şekilde yükseköğretim için bir üst yeterlilikler çerçevesi geliştirilmeli ve bu yeterliliklerin İslam ülkeleri yükseköğretim alanının temelini oluşturacak biçimde ortak müşterekleri ve asgari ölçütleri tespit edilmelidir.
3. Bu süreçte ortak yeterlilikler çerçevesinin farklı paydaşlarının katkısı ve özellikle karar alma yetkisine sahip kurumsal birimlerin desteği ile hareket edilmesi gerekmektedir.
4. Oluşturulacak olan üst yeterlilikler çerçevesi ile ilişkili biçimde yükseköğretim kalite güvence standart ve ilkeleri oluşturulmalıdır. Bu standart ve ilkeler aynı zamanda dünyadaki başarılı sistemlerle de ilişkili olmalıdır.
5. İslam ülkelerindeki kurumsal ve program bazında kalite güvencesineyönelik değerlendirme ve akreditasyonu gerçekleştiren kalite ajansları,belirlenen standart ve ilkelere uygun olarak süreçlerini tanımlamalıdır. Bu kapsamdaki ajanslar deneyim paylaşımı ve süreçlerde destek amacıyla bir üst platform oluşturmalıdır.
6. Kalite güvence sistemleri, standart ve ilkeler temeli esasında, ülkelerin ihtiyaçlarına yönelik olarak farklı kategorilerde çeşitlendirilebilmelidir.
7. İslam ülkelerinde yeterlilikler esaslı kalite güvencesi ajanları arasında var olan işbirliğinin etkinliğinin ve verimliliğinin arttırılmasına yönelik çalışılmalıdır.
8. Tanıma ve denklik süreçleri için İslam ülkeleri iş gücünü destekleyecek,İslam ülkeleri arasında işgücünün dolaşımını daha kolay hale getirecek ve beyin göçünün engellenmesini sağlayacak şekilde temel bir uluslar üstü çerçeve tanımlanmalıdır. Tanıma ve denklik alanında atılacak adımlar uluslararası öğrenci değişimini de doğrudan destekleyebilecek nitelikte olmalıdır. Tanıma ve denklik süreçleri üzerinde ulusal ve uluslararası başarılı deneyimlerden de yararlanılarak çalışılmalıdır.
9. Ortak kredi sistemleri hareketliliğin en temel altyapısıdır. Bu alanda programların karşılaştırılmasına ve uyumuna yönelik pilot üniversite ve programlar belirlenerek asgari müştereklerle kredi transferine yönelik işleyiş netleştirilmeli ve bu konuda bir standardizasyon sağlanmalıdır.
10. İslam dünyası ülkelerinde öğrenci ve öğretim üyesi değişimlerinisağlayan mevcut değişim programlarının geliştirilmesi ve desteklenmesi ilk adım olarak önem taşımaktadır. Türkiye tarafından yürütülen Mevlana değişim programı İslam ülkeleri arası öğrenci ve öğretim üyesi değişiminde önemli bir rol oynayan programların başında gelmektedir.Bu program, finansal olarak desteklenerek İslam ülkeleri arasında öğrenci ve öğretim elemanı değişimine yönelik olarak kullanılan uluslararası bir yapıya dönüştürülmelidir.
11. Proje tabanlı Mevlana değişim programı özellikle öğretim üyesi ve araştırmacı düzeyinde çok daha verimli sonuçlar getirmektedir; bu yüzden de proje tabanlı değişim programları öncelikli olarak desteklenmelidir.
12. Üniversitelerin akademik başarı seviyeleri doğal olarak farklı düzeylerdedir. Eğitim kalitesi noktasında akreditasyon olsa bile endişeler söz konusu olabilmektedir. Ancak, bu durum ortak eğitim programlarına(Joint/Dual/Double Degree) engel olmamalıdır. Bu kapsamda üniversiteler önyargılar ile değil alan bazlı ve program bazlı olarak değerlendirilmeli ve güçlü alanları göz önünde bulundurulmalıdır.
13. Ortak diploma programları eğitim süreçlerinde önemli bir tasarruf sağlayabilmekte ve aynı zamanda ülkeleri ve kültürleri keşfetme imkânınıortaya koyarak mesleki ağlara ve işgücünün hareketliliğine destek olmaktadır. Ortak eğitim programlarında temel sorun eğitim sistemlerinin farklılığı ve dildir. Eğitim sistemlerinin farklılığından kaynaklanabilecek sorunlar yeterlilik çerçevesi, kalite güvencesi süreçleri ve tanıma/denklik alanında atılacak adımlarla çözülmeye çalışılmalıdır. Bu aşamada iki dilli programlar sürecin hızlı ilerlemesine destek olabilir. Farklı dil yetkinliği gerektiren ortak programlar ile öğrencilerimizin bir İslam ülkesi dilini öğrenmesi de önemli bir kazanım olacaktır. Bu durum bir fırsatolarak görülmeli ve aynı zamanda öğrencilerin bütünleşmesini ve kültürel etkileşimini sağlayan bir araç olarak değerlendirilmelidir.
14. Üniversitelerin bir birini tanımasına, bilgi edinmesine ve özellikle ortak diploma programlarının teşvikine yönelik olarak sanal ortamda bir arayüz platformunun oluşturulması hususu önemlidir. Bu platform bir sanal ofis görevi görebilir. Bu konuda YÖK gerekli adımları atacaktır.
15. Hızla gelişen online eğitim teknolojileri de bir iletişim ve işbirliği platformu olarak değerlendirilebilmelidir. 
16. İslam ülkeleri arasındaki ortaklık platformları sadece akademik programlar dikkate alınarak değil üniversitelerin araştırma altyapıları da dikkate alınarak yapılandırılmalıdır.
17. Rektörler forumunun her yıl düzenli olarak yapılması ve bir sonraki foruma kadar tematik uzman/çalışma gruplarının oluşturulmasının gerekliliği konusunda görüş birliğine varılmıştır. 

 

28-07-2017


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş