Arama sonuçları

İşte liseliler: Mutsuzlar ve endişeliler. En yoğun yaşadıkları duygu başarısızlık

İşte liseliler: Mutsuzlar ve endişeliler. En yoğun yaşadıkları duygu başarısızlık

İşte liseliler: Mutsuzlar ve endişeliler. En yoğun yaşadıkları duygu başarısızlıkb Türkiye’deki öğrencilere şu iki soru soruldu: Hayatın anlamı nedir? Başarısızlık korkusunu nasıl yaşıyorsun? Türk Eğitim Derneği’ni düşünce kuruluşu TEDMEM,  2018 PISA sonuçlarından yola çıkarak Türkiye’deki öğrencilerin duygularına, yaşama bakışlarına, başarısızlık korkularına, okullarına yönelik aidiyetlerine ilişkin bir rapor hazırladı.

 

TÜRK ÖĞRENCİLER: HAYAT ANLAMLI AMA BAŞARIZLIK KORKUSU YOĞUN

 

İşte rapordan Türkiye özelinde çıkan bulgular şöyle:

ZORBALIK: EN FAZLA ZORBALIK HANGİ OKUL TÜRLERİNDE

Öğrencilerin zorbalığa maruz kalma durumunun Türkiye’de okul türlerine göre nasıl değiştiği incelendiğinde:

Zorbalığa maruz kalma indeksi ortalamasının pozitif olduğu okul türleri 0,03 ile mesleki ve teknik Anadolu  lisesi  ve  0,02  ile  çok  programlı  Anadolu  lisesidir.  Bu  okul  türlerindeki  öğrenciler  OECD ülkelerindeki ortalama bir öğrenciye ve diğer okul türlerindeki akranlarına kıyasla zorbalığa daha fazla maruz kalmaktadır.

Zorbalığa maruz kalma indeksi ortalamasının negatif olduğu okul türleri fen lisesi, sosyal bilimler lisesi, Anadolu lisesi ve Anadolu imam hatip lisesidir. Bu okul türlerindeki öğrenciler OECD ülkelerindeki ortalama bir öğrenciye kıyasla zorbalığa daha az maruz kalmaktadır.

Sıklıkla zorbalığa maruz kalan öğrenci oranı en yüksek olan okul türü %11,1 ile mesleki ve teknik Anadolu lisesi, en düşük olan okul türü ise %4,1 ile fen lisesidir.

Ayda en az birkaç kez diğer öğrenciler tarafından fiziksel şiddete maruz kaldığını ifade eden öğrenci oranının en yüksek olduğu okul türü %11,6 ile mesleki ve teknik Anadolu lisesi, en düşük olduğu okul türü ise %2,6 ile sosyal bilimler lisesidir.

Ayda en az birkaç kez diğer öğrencilerin kendisi ile alay ettiğini bildiren öğrenci oranı %9,5 (fen lisesi) ile %14,6 (mesleki ve teknik Anadolu lisesi) arasında değişmektedir.

DİSİPLİN: HANGİ SORUNLAR YAŞANIYOR?

Neredeyse tüm okul türlerinde en sık karşılaşılan disiplin sorunu öğrencilerin ders başladıktan sonra uzun bir süre derse dikkatlerini verememesidir. “Derslerin çoğunda” veya “her derste” bu durumun gerçekleştiğini bildiren öğrenci oranının en düşük olduğu okul türü %25,1 ile sosyal bilimler lisesi, en yüksek olduğu okul türü %41,6 ile mesleki ve teknik Anadolu lisesidir.

ÖĞRETMEN ÇOŞKUSU: EN ÇOŞKULU ÖĞRETMENLER HANGİ BRANŞTA

Öğretmen coşkusu indeksini hesaplamak için öğrencilere işledikleri son iki okuma alanı dersini (Türkçe/ Türk Dili ve Edebiyatı) düşündüklerinde öğretmenlerinin coşkusuyla ilgili dört ifadeye ne ölçüde katıldıkları sorulmuştur. İndeks değerinin pozitif olması öğrencinin OECD ülkelerindeki ortalama bir öğrenciye kıyasla okuma alanı dersinin öğretmenini daha coşkulu algıladığını, negatif olması ise daha az coşkulu olduğunu düşündüğünü göstermektedir.

Türkçe/Türk Dili ve Edebiyatı dersi öğretmenlerinin coşkusuna ilişkin öğrenci görüşlerinin okul türlerine göre nasıl değiştiği incelendiğinde:

Fen lisesi, sosyal bilimler lisesi ve Anadolu imam hatip lisesi için ortalama öğretmen coşkusu indeksi pozitiftir. Buna göre, bu okul türlerindeki öğrenciler OECD ortalamasındaki ve diğer okul türlerindeki akranlarına kıyasla Türkçe/Türk Dili ve Edebiyatı dersi öğretmenlerini daha coşkulu algılamaktadır.

ÖĞRETMENİN EN İSTEKSİZ OLDUĞU LİSELER

Öğretmen coşkusu indeksi ortalamasının negatif olduğu okul türleri Anadolu lisesi, mesleki ve teknik Anadolu lisesi ve çok programlı Anadolu lisesidir.

“Öğretmenimizin bize ders anlatmaktan zevk aldığı belli oluyordu” ifadesi için katılıyorum seçeneklerinden birini işaretleyen öğrenci oranı %64,8 (mesleki ve teknik Anadolu lisesi) ile %72,8 (Anadolu imam hatip lisesi) arasında değişmektedir.

OKULA AİDİYET: HANGİ ÖĞRENCİLERDE DAHA YÜKSEK?

Öğrencilerin okula aidiyet hissinin okul türlerine göre nasıl değiştiği incelendiğinde:

Tüm okul türleri için okula aidiyet hissi indeksi negatiftir ve -0,07 (fen lisesi) ile -0,28 (çok programlı Anadolu lisesi) arasında değişmektedir. Buna göre, okul türü farketmeksizin Türkiye’deki öğrencilerin OECD ortalamasındaki bir öğrenciye kıyasla okula aidiyet hissi daha düşüktür.

Okula aidiyet hissi indeksi ortalamasının en yüksek olduğu fen lisesinde dahi her beş öğrenciden biri “kendimi aykırı ve okula ait değilmiş gibi hissederim” ifadesi için katılıyorum seçeneklerinden birini işaretlemiştir.

YAŞAM MEMNUNİYETİ VE HAYATIN ANLAMI

PISA 2018 öğrenci anketinde, öğrencilere hayatlarından ne kadar memnun oldukları sorulmuş ve “0 = hiç memnun değilim” ile “10 = tamamen memnunum” arasında bir seçim yapmaları istenmiştir. Buna göre, 7-10 arasında seçim yapan öğrenciler yaşamlarından memnun öğrenciler olarak belirlenmiştir. Ayrıca, öğrencilere hayatın anlamıyla ilgili üç ifadeye ne derece katıldıkları sorulmuş ve bu yanıtlar kullanılarak hayatın anlamı indeksi hesaplanmıştır.

Öğrencilerin yaşam memnuniyetinin ve hayatın anlamına ilişkin görüşlerinin okul türlerine göre nasıl değiştiği incelendiğinde:

YARIDAN FAZLASI YAŞAMINDAN MEMNUN DEĞİL

Tüm  okul  türlerinde  öğrencilerin  yarısından  fazlası  yaşamından  memnun  olmadığını  belirtmiş  ve ortalama puan memnuniyet düzeyinin (7-10 arası) altında kalmıştır.

Hayatın anlamı indeksi ortalaması tüm okul türleri için pozitiftir ve 0,08 (çok programlı Anadolu lisesi) ile  0,28  (Anadolu  imam  hatip  lisesi)  arasında  değişmektedir.  Buna  göre,  okul  türü  farketmeksizin Türkiye’deki öğrenciler OECD ortalamasındaki bir öğrenciye kıyasla hayatı daha anlamlı bulmaktadır.

“Hayatımın belirgin bir anlamı ve amacı vardır” ifadesi için tüm okul türlerinde yaklaşık her beş öğrenciden dördü katılıyorum seçeneklerinden birini işaretlemiştir.

“Hayatta beni tatmin edecek bir anlam buldum” ve “hayatıma neyin anlam vereceği konusunda net bir fikrim var” ifadeleri için katılıyorum seçeneklerinden birini işaretleyen öğrenci oranı farklı okul türleri için %60 ile %70 arasında değişmektedir.

DUYGULAR: NE KADAR MUTLU, SEVİNÇLİ VE NEŞELİ

Olumlu duygular indeksi öğrencilerin üç olumlu duyguyu (mutlu, sevinçli, neşeli) ne sıklıkla hissettiklerine ilişkin anket maddelerine verdikleri yanıtlar kullanılarak oluşturulmuştur. İndeks değerinin pozitif olması öğrencinin OECD ülkelerindeki ortalama bir öğrenciye kıyasla pozitif duyguları daha sık hissettiğini, negatif olması ise daha seyrek hissettiğini belirtmektedir.

Tüm okul türleri için olumlu duygular indeksi negatiftir ve -0,18 (fen lisesi) ile -0,34 (çok programlı Anadolu lisesi) arasında değişmektedir. Buna göre, okul türü farketmeksizin Türkiye’deki öğrenciler OECD ortalamasındaki bir öğrenciye kıyasla olumlu duyguları daha seyrek hissetmektedir.

Kendisini “bazen” veya “her zaman” mutlu hissettiğini bildiren öğrenci oranının en düşük olduğu okul türü %73,0 ile çok programlı Anadolu lisesi, en yüksek olduğu okul türü ise %87,4 ile fen lisesidir.

Tüm okul türleri için öğrencilerin en seyrek hissettiği olumlu duygu yaşam dolu olmuştur. Bu duyguyu “bazen” veya “her zaman” hissettiğini bildiren öğrenci oranı tüm okul türlerinde %70 civarındadır.

« Fen lisesi, sosyal bilimler lisesi ve Anadolu lisesinde öğrenim gören yaklaşık her iki öğrenciden biri kendisini “bazen” veya “her zaman” endişeli hissettiğini bildirmiştir.

BAŞARISIZLIK KORKUSU NASIL YAŞANIYOR?

Öğrencilerin öz yeterlik algısının ve başarısızlık korkusunun okul türlerine göre nasıl değiştiği incelendiğinde:

Tüm okul türleri için öz yeterlik indeksi pozitiftir ve 0,13 (çok programlı Anadolu lisesi) ile 0,51 (fen lisesi) arasında değişmektedir.

Türkiye’de tüm okul türlerinde ortalama başarısızlık korkusu indeksi pozitiftir ve 0,15 (çok programlı Anadolu lisesi) ile 0,38 (Anadolu lisesi) arasında değişmektedir. Buna göre, Türkiye’deki öğrenciler OECD ortalamasındaki bir öğrenciye kıyasla başarısızlık korkusunu daha güçlü hissetmektedir.

Tüm okul türlerinde, yaklaşık her üç öğrenciden ikisi “başarısız olduğum zamanlarda, diğer kişilerin hakkımda ne düşündüklerini merak ederim” ifadesi için katılıyorum seçeneklerinden birini işaretlemiştir.

GELİŞİM ZİHNİYETİ EN DÜŞÜK OKUL TÜRÜ

Yeni bir kavram olan “gelişim zihniyeti” bir kişinin beceri ve zekâsının zamanla gelişebileceğine dair inancı ifade etmektedir. Karşıtı olan “sabit zihniyet” ise insanların belirli bir beceri ve zekâyla doğduğunu, bunun zamanla ve tecrübeyle çok fazla değiştirilemeyeceğini savunur. Gelişim zihniyetine sahip olmanın özellikle akademik olarak zorluk yaşayan ve dezavantajlı öğrenciler için öğrenme çıktılarında ve davranışlarda iyileşme sağlayabileceği düşünülmektedir.

Gelişim zihniyetine sahip olan öğrenci oranının okul türlerine göre nasıl değiştiği incelendiğinde:

Gelişim zihniyetine sahip (katılmıyorum seçeneklerinden birini işaretleyen) olan öğrenci oranı en düşük olan okul türü %52,5 ile fen lisesidir.

Gelişim zihniyetine sahip olan öğrenci oranının en yüksek olduğu okul türü %61,9 ile Anadolu Lisesidir.

Diğer okul türleri için gelişim zihniyetine sahip olan öğrenci oranları birbirine oldukça yakındır ve %57,0 (çok programlı Anadolu lisesi) ile %59,2 (sosyal bilimler lisesi) arasında değişmektedir.

30-06-2020


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş