Arama sonuçları

Köy Enstitüleri’nin kuruluşunun 80. yılı

Köy Enstitüleri’nin kuruluşunun 80. yılı

Köy Enstitüleri’nin kuruluşunun 80. yılı. Eğitim konusunda dünyaya örnek olan ve tamamen Türkiye'ye özgü bir proje olan köy enstitülerinin kuruluşunun 80. yıl dönümündeyiz. 

Türkiye'de ilkokul öğretmeni yetiştirmek üzere 17 Nisan 1940 tarafında açılan köy enstitülerinin altyapısı, Mustafa Kemal Atatürk'ün fikriyle, 1921'deki Maarif Kongresi'nde çalışılmıştır. Proje, 1938 yılında Milli Eğitim Bakanı olan Hasan Âli Yücel tarafından bizzat yönetilmiştir. Köy Enstitüleri’nin mimarı ise eğitim bilimci, İlköğretim Genel Müdürü İsmail Hakkı Tonguç’tur. Bu projenin temellerini atan bir diğer isim ise 1935-1938 yılları arasında Milli Eğitim Bakanlığı yapan Saffet Arıkan’dır. Saffet Arıkan Mustafa Kemal Atatürk’le çalışmış ve Köy Enstitülerinin temeli olan “Köy Öğretmen Okulları”nı kurmuştur.

‘EĞİTİM İÇİNDE ÜRETİM, ÜRETİM İÇİNDE EĞİTİM’

Köy Enstitüleri, “Eğitim içinde üretim, üretim içinde eğitim” anlayışını benimsemiş, Anadolu’nun en ücra köşesindeki köy çocuklarının okumasına fırsat vermiştir. Yetiştirdiği öğretmenler de yine Anadolu’nun en ücra köşelerine giderek aydınlanma hareketine öncülük etmişlerdir.

Genellikle tarıma elverişli arazilere sahip köylerde ve tren yollarına yakın yerlerde açılan 21 köy enstitüsünde, öğretmenler örgün eğitim veriyor, bir yandan da okuma yazma ve temel bilgileri, modern ve ilmi tarım tekniklerini öğretiyordu. Her köyün kendisine ait tarlaları, bağları, arı kovanları, besi hayvanları ve atölyeleri bulunuyordu. Derslerin %50’si temel örgün eğitim konuları, %50’si ise uygulamalı eğitim olmak üzere ikiye ayrılıyordu.

HEM TEORİ HEM ZANAAT

Öğrenciler sadece ilkokul öğretmeni olmayı değil; ziraatçilik, sağlıkçılık, duvarcılık, demircilik, terzilik, balıkçılık, arıcılık, bağcılık ve marangozluk konularını da uygulamalı olarak öğreniyordu. Öğretmenlere 150 parçaya varan aletler tahsis ediliyor, öğretmenler de bu aletler ve köylülerin işbirliği ile köy okullarını inşa ediyordu. Böylece devletin okul yapmasına da gerek kalmıyordu.

MÜZİK, OKUMA VE SPOR ZORUNLUYDU

Köy enstitülerinin beş yıllık eğitim programı süresince öğrencilere, Türkçe, matematik, fizik, tarih, yurttaşlık bilgisi ile birlikte kültür dersleri, ziraat dersleri ve çalışmaları, teknik dersler ve çalışmalar gibi dersler veriliyordu. Hasan Âli Yücel döneminde dünya klasikleri Türkçeye çevriliyor, öğrenciler her yıl bunlardan 25’ini okumakla yükümlü oluyordu. Öğrencilere en az bir adet müzik aleti çalması öğretiliyordu. Aşık Veysel de öğrencilere bağlama çalmayı öğreten öğretmenler arasındaydı. Her gün zorunlu okuma saatleri yapılıyor, sabahları kız ve erkek öğrenciler zeybek ve halk oyunları oynayarak sabah sporlarını yapıyorlardı.

Köy enstitüleri, Demokrat Parti'nin başa gelmesiyle birlikte 1954 yılında siyasi nedenlerle kapatılmıştır. Köy enstitüleri yaparak öğrenim konusunda dünyada benzeri görülmemiş bir örnek oluşturmuş ve birçok akademik inceleme ve araştırmaya örnek olmuştur. Köy enstitüleri kapatılmamış olsaydı, bugün kuruluşlarının 80. yıl dönümünü kutluyor olacaktık.

Petek SAMATYALI

pervinkaplan.com editörü

17-04-2020


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş