Arama sonuçları

LYS'de iki cevap kağıdı olacak

LYS'de iki cevap kağıdı olacak

ÖSYM Başkanı Ömer Demir, adaylarda el yazı karakteri nedeniyle bir sıkıntı kaygısı yaşanmaması için bu yılki LYS'de kısa cevaplı soruların aynı zamanda kutucuklara kodlanacağını hatırlattı. Demir, "Adını ve numarasını kodlayabilen herkesin yapabileceği sadelikte bir kodlama ile cevap olsun istiyoruz. Kısa cevaplı sorular, böylelikle el yazısı ile okuma şeklinde olmayacak." ifadelerini kullandı. 

Demir, küçük çaplı bir sınav olan Kaymakamlık Sınavı'nı tamamen açık uçlu yaptıklarını hatırlatarak, bu sistemde adayların, sorunun cevabını metin olarak yazdıklarını anlattı. Demir, "Bunları yönetebiliyoruz ama 800 bin-1 milyon kişinin girdiği bir sınavda metin okumaya kalktığınızda bunun sonuçlarını açıklama süresi uzayabilir. Sınav takvimi aksayabilir. O nedenle onu gerekli teknolojik gelişmeleri sağladıktan sonra yapacağız. Onun için hazırlıklarımız devam ediyor. Dolayısıyla adaylarımıza şimdilik sadece kısa cevaplı sorular yönelteceğiz." dedi.

LYS'de sorulacak kısa cevaplı sorularda kodlamanın doğru yapılması gerektiğini, yazı ile doğru cevabın yazılmasının adaya kolaylık sağlayacağını belirten Demir, LYS'de kısa cevaplı sorular ve çoktan seçmeli sorular için iki ayrı cevap kağıdı vermeyi planladıklarını da aktardı.

Kaymakamlık Sınavı'ndaki uygulamada yapılan açık uçlu sorularda, el yazısının cevap alanının kesildiğini, soru kitapçığından bağımsızlaştırılarak hangi adaya ait olduğunun bilinmeyecek hale geldiğini anlatan Demir, cevap anahtarına göre puanlama yapıldığını aktardı.

Açık uçlu bu sınav türünde aynı soruyu en az iki kişinin birbirinden bağımsız şekilde okuduğuna işaret eden Demir, iki kişinin de aynı puanı vermesi halinde puanlamanın yapıldığını, ikisi arasında fark olması halinde ise daha kıdemli üçüncü kişinin görüşüne başvurulduğunu, bazı sorular için de heyet oluşturulabildiğini söyledi.

Bu sistemin büyük çaplı sınavlarda uygulanabilmesi ve milyonlarca soru kağıdının okunabilmesi için çok sayıda değerlendirici ve teknik altyapı gerektiğine işaret eden Demir, "Milli Eğitim Bakanlığı da buna benzer açık uçlu soru sorma kültürünü liselerde yaygınlaştırırsa buna ileride geçebiliriz. Yapılamayacak bir şey değil, teknolojisinde şu an bir sorun yok. Sadece sınav alışkanlıklarımızı değiştirirken insanlarımızı kaygıya sevk etmemek, kişilerin kafalarında soru işareti uyandırmamak için aşamalı gitmeliyiz." dedi.

Açık uçlu sorunun amacının kopya çekilmesini engellemek olmadığını kaydeden Demir, açık uçlu sorularla kişilerin muhakeme ve doğru cevaptan emin olma kabiliyetlerinin geliştirilmesinin amaçlandığını söyledi.

Açık uçlunun bir türü olan kısa cevaplı soruların bu yılki LYS'de tecrübe edileceğini dile getiren Demir, gelecek yıllardaki uygulamanın nasıl olacağının da YÖK'ün kararı olduğunu vurguladı.

Demir, yasal bir düzenleme ile sınavın evrağının aslı niteliğindeki belgeyi, elektronik ortamda saklayacak sisteme geçileceğini belirterek, "Dolayısıyla adayların soru kitapçıkları fiziksel olarak imha edilse de kitapçık üzerinde yaptıkları bütün işlemler, elektronik ortamda taranmış ve saklanmış olacak" dedi. Demir, Esenboğa e-Sınav Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, diğer ülkelerde yaptıkları tespitlere göre, 5 bin kapasiteli elektronik sınav merkezinin dünyanın en büyük merkezi olduğunu söyledi. İşte Demir'in açıklamaları: 

SORU KİTAPÇIĞI CEVAP KAĞIDI BİRLEŞİYOR: Cevap kağıdı, soru kitapçığı ayrımını ortadan kaldırmak için soruların altına cevapların kutucuklara işaretlenmesi için çalışmalar yürütüyoruz. Bu yöntemi küçük çaplı 200-300 bin dolayında adayın katıldığı sınavlarda kullanıyoruz ancak daha büyük sınavlarda uygulamak için daha büyük bir alt yapı oluşturmak gerekiyor. Bu durumda kitapçığın tümü taranacak. Dolayısıyla 50 kat tarama yapmak gerekiyor. O yüzden kapasiteyi biraz artırdıktan sonra o sisteme doğru tekrar bütün sınavlarımızı kaydıracağız. 

BU YIL ÜNİVERSİTE SINAVLARINDA AYRI OLACAK: Bu yılki üniversiteye giriş sınavlarında soru kitapçığı ile cevap anahtarı ayrı olacak. Cevap anahtarlarının sorunun altında yer alması ile aynı zamanda tüm kitapçıklar da okuyucularla taranmış olacak. Bu sistem de büyük avantaj yaratacak. Yasal bir düzenleme ile sınavın evrağının aslı niteliğindeki belgeyi, elektronik ortamda saklayacağız. Dolayısıyla adayların soru kitapçıkları fiziksel olarak imha edilse de kitapçık üzerinde yaptıkları bütün işlemler, elektronik ortamda taranmış ve saklanmış olacak. Böylelikle geçmişe doğru herhangi bir şüphe durumunda bakabileceğiz. Şu anda bazı davalar kitapçıkların imha edilmesi ile alakalıydı. Tonlarca, arşivlere sığmayacak kadar sınav kitapçığı oluşuyor. Bunları imha etmeden koruyamazsınız. O yüzden bir yasal düzenleme ile 'İmajı alınmış olan soru kitapçığının imajının saklanması aslı hükmündedir.' şeklindeki bir yasal düzenleme ile imajları alacağız ve onları arşivleyeceğiz. Dolayısıyla aday, daha sonraki aşamada şeffaflık gereği, kendi sınavında görmüş olduğu ve üzerinde düzenleme yapmış olduğu soru kitapçığını da internet ortamından kendisi görebilecek. Şimdi aday, sadece cevap anahtarını görüyor, çünkü tüm kitapçığı taramıyoruz.Adayların, sınavda kullandığı ve kendisinin üzerinde çalıştığı kitapçığı elektronik ortamda görebilme imkanı olacak. 2017 yılı içinde buna başlayacağız.

YENİ TEKNOLOJİLERE UYUM SAĞLAMAYA ÇALIŞIYORUZ: ÖSYM, birbiriyle çelişen iki kavram olan gizlilik ve şeffaflık kavramlarının dengesini kurmaya çalışıyor. Soru hazırlama süreçleri büyük bir gizlilik içinde yapılıyor ancak sınav değerlendirme işlemlerinin şeffaf olması gerekiyor. Hızla, gizlilik ve şeffaflık dengesini kurabilmek için sürekli yeni teknolojilere uyum sağlamaya çalışıyoruz. Elektronik sınavlar 2 yıldır Ankara, İstanbul ve İzmir'de yapılıyor ancak başvuru kontenjanlarının sınırlı olması nedeniyle Ankara Esenboğa Sınav Merkezi'nin inşa edildi.   

BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ SINAVA İMKAN SAĞLANDI: Aralık ayında Resmi Gazete'de yayımlanan yasal düzenleme ile ÖSYM için de birkaç konuda değişiklik yapıldı. Bu kapsamda ÖSYM Ar-Ge Dairesi ile yılda 100 binin üzerinde engelli adaya hizmet veriliyor. Engelli Adaylar Dairesi adıyla yeni birimlerin kuruldu. Kanun ile ayrıca biyometrik verileri kullanmaya yönelik yasa ihtiyacı giderildi ve bireyselleştirilmiş sınava imkan sağlandı. 

GERÇEK ADAYLAR ÜZERİNDEN DENENMİŞ SORULAR: bireyselleştirilmiş sınav, adayın eş zamanlı olarak sınava girmesini gerektirmeyen, farklı adaylara farklı soruların da sorulabildiği bir sınav türü. Bu sınavın yapılabilmesi için gerçek adaylar üzerinde denenmiş ve zorluk düzeyi tespit edilmiş soru havuzunun bulunması gerekiyor. 

SORULARIN KAMUOYUNA AÇIKLANMAMASI GEREKİYOR: Bireyselleştirilmiş sınav yapmak için soruların kamuoyuna açıklanmaması gerekiyor. Ancak Türkiye'de yerleşik sınav alışkanlığı, soruların kamuoyuna açıklanması şeklinde gelişmiş. Herkes sınav sorularını görmek istiyor. Bunun üzerine kanuni düzenlemede Türkiye için yeni bir kavram olan deneme sorusu kavramı getirildi. 

DENEME SORULARI SORULACAK, PUANLAMAYA DAHİL EDİLMEYECEK: Deneme sorularını adaylara soracağız. Adaylar, hangi soruların deneme sorusu olduğunu bilmeyecek. Bu soruların değerlendirmesi puanlamaya dahil edilmeyecek. Ancak daha sonraki sınavlarda sınavların zorluk derecesini eşitlemek için kullanılacak. Her bir adayın deneme sorusu aynı olmayacak. Kitlesine göre, 3-5 bin kişiye deneme soruları sorulabilecek. Böylece bir sınavda çok sayıda deneme sorusu kullanılabilecek. Maksimum bir test için 3-4 soru şeklinde sorulacak deneme soruları için ilave süre vereceğiz. 

DENEME SORUSUNU DIŞARI ÇIKARAN SUÇLU SAYILACAK: Deneme sorularından makul düzeyde biriktirebilirsek, bu soruları kamuoyuna açıklanmadan bir set oluşturabilirsek, o zaman bireyselleştirilmiş sınav yapabilir hale geleceğiz. Şu anda onun ilk adımını atmış olacağız. Bundan sonraki sınavların bir kısmında, başta elektronik sınavlarda olmak üzere deneme sorusu sormaya başlayacağız. Deneme sorusunu ezberlemek suretiyle bile dışarı çıkaran suçlu olacak kanuna göre.

SIRALAMA SINAVLARINDA SORULMAYACAK: Deneme soruları, seviye tespitini amaçlayan sınavlar olan ALES, YDS ve İş Sağlığı ve Güvenliği gibi sınavlarda adaylara sorulacak. Deneme soruları, sıralama sınavları olan KPSS, LYS ve YGS'yi ilgilendiren bir konu değil. Deneme sorularına ilişkin bilgiler kılavuzlarda ilan edilecek.

BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ SINAV NASIL OLACAK?: Adaya, daha önce madde analizleri yapılmış ve seviyesi belirlenmiş diyelim ki 'orta düzey' bir soru soracağız. Bu, orta düzey soruyu bildiğinde bir tane daha soracağız. Bilirse daha sonra zor bir soru soracağız, onu da bilirse daha zor... Diyelim ki bir kişiye 20 soru soruyorsunuz ve sınavı bitiriyorsunuz. Başka birine soruyorsunuz bir tane orta düzey bir soruyu biliyor, zor soruyu bilemiyor diyelim, bu durumda tekrar orta düzeye düşüyor. 20-30 soru ile dereceyi belirleyebiliyorsunuz. Dolayısıyla aynı testi bir kişi 20 soruyu, diğer kişi 30 soru ile cevapladığı zaman yaklaşık aynı sonucu verebiliyor olacağız. Bireyselleştirilmiş sınavın özelliği bu. Bütün adaylara aynı sorular sorulmayacak burada. Adayın düzeyi 'A' düzeyine gelmiş diyorsunuz, bu düzeyden tekrar 4-5 soru sormanıza gerek yok. Bu uygulamayı da ilk kez Yabancı Dil Sınavı için yapmış olacağız. Adaylara internet ortamından deneme YDS yapmış olacağız.

BİYOMETRİK KİMLİK DOĞRULAMA SİSTEMİNE DE GEÇECEĞİZ: Sınavlarda biyometrik verilerin kullanılması için hazırlıkları yapıyoruz. Bu e-sınav merkezinde yüz tanıma ile başlıyoruz. Ama şu anda, parmak, damar izi bulunan yeni TC kimlik belgelerinde bulunan biyometrik bilgilerin de kullanılabildiği sistemlere entegre ederek, mükerrer işleri kaldırmak için bir girişimde bulunacağız. Daha geniş kitlelerin kullandığı yöntemleri kullanarak biyometrik kimlik doğrulama sistemine de geçeceğiz. Bunun da yasal alt yapısı düzenlenmiş oldu.

 

ÖSYM’YE EK SERVER KURULACAK: Bütün adaylara girdiği sınavın kitapçığına tek tek ulaşma imkanı verildiğinde çok büyük bir depolama ve internet hattı açmak gerektiğine işaret eden Demir, bunun için ÖSYM'de ilave bir server sistemi kuracaklarını bildirdi.

TEKNİK PERSONELİN YÜZDE 30’U İHRAÇ EDİLDİ: (15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ÖSYM'den ihraç edilen personel sayısına ilişkin) Tüm kurumlarda olduğu gibi ÖSYM'de de ihraçlar oldu. Toplam personel içinde teknik işlerle uğraşan personelden yüzde 30 civarında ihraç oldu. Toplam olarak bakarsak, 20 kişi kamu görevinden çıkarıldı kadrolu personel içerisinden. Bir de teknik işlerimizi yapan sözleşmeli personelimiz var onlar içerisinden de 17 kişi var. Toplam 37 kişi, teknik personelin yüzde 30'una tekabül ediyor. Destek hizmetlerinde çalışan, firma üzerinden çalıştırılan kişiler bu sayılara dahil değil. Burada asıl olan bilişim ve soru irtibatlı birimlerde çalışan teknik personel. 

HERHANGİ BİR GÜVENLİK KAYGISI TAŞIMIYORUZ: Soruşturmaların devam ettiğini kaydeden Demir, "Savcılar bizden belgeler istiyorlar, çok değişik yönleriyle ihbarları değerlendiriyorlar. Biz büyük bir merakla bu konulara ilişkin suçluların ortaya çıkarılması için adli mercilerin işlemlerini kolaylaştırmak için elimizden ne gelirse yapıyoruz. Şu aşamada sınavlarımız için gerekli tedbirleri almış durumdayız. Herhangi bir güvenlik kaygısı taşımıyoruz." ifadelerini kullandı.

12-01-2017


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş