MEB’den tehlikeli özel eğitim kararı

Talim ve Terbiye Kurulu’nca alınan kararla okul öncesi öğretmenlerinin formasyon olmaksızın özel destek eğitim uygulayan okullarda çalışmasının önü açıldı. Eğitimci Bozdoğan, kararın sakıncalarına dikkat çekti.

BirGün'den Mustafa Bildircin'in haberine göre, okul öncesi öğretmenlerinin, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri ile özel destek eğitim uygulayan okullarda formasyon olmadan çalışmasının önü açıldı. MEB Tebliğler Dergisi’nde yayımlanan karar kapsamında özel eğitim kurumlarında çalışacak okul öncesi öğretmenlerde yalnızca, “Bakanlıkça düzenlenecek 160 saat teorik ve 80 saat uygulama olmak üzere toplam 240 saat süreli uzman öğretici yetiştirme kursunu başarıyla tamamlama” şartı aranacağı belirtildi.

MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı, özel eğitim kurumlarında uygulanan destek eğitim programları ve modülleri ile destek eğitimi verecek personele ilişkin yeni bir karar aldı. MEB Tebliğler Dergisi’nde yayımlanarak duyurulan karar ile okul öncesi branşı öğretmenlerinin rehabilitasyon merkezleri ile özel destek eğitim uygulayan okullarda görev almasına olanak sağlandı.

Eğitimci Özgür Bozdoğan, kararın özel eğitim alanını ayrı bir ihtisas alanı olmaktan çıkaracağını savunarak, “Okul öncesi öğretmenlerinin bu kurumlarda değil, açıldığı ifade edilen yeni ana sınıflarında istihdam edilmesi gerekir” dedi.

Okulöncesi öğretmenlerinin çalışabileceği bazı programlar ise şöyle sıralandı:

•Zihin yetersizliği olan bireyler için destek eğitim programı

•Otizm Spektrum bozukluğu olan bireyler için destek eğitim programı

•Öğrenme güçlüğü olan bireyler için destek eğitim programı

•İşitme yetersizliği olan bireyler için destek eğitim programı

•Bedensel yetersizliği olan bireyler için destek eğitim programı

"BAKICILIĞA İNDİRGENİYOR"

Eğitimci Özgür Bozdoğan, kararı eleştirerek şunları kaydetti: “Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde okul öncesi ve sınıf öğretmenlerinin formasyon şartı aranmaksızın çalışmalarının önünün açılması özel eğitim alanını ayrı bir ihtisas alanı olmaktan çıkararak adeta bir tür bakıcılığa indirgemektedir. Bu haliyle bu kararın önceliği bu kurumlardan eğitim alan öğrenciler değil, kurum sahiplerinin gereksinimleridir. Bu kararın alınmasında kurum sahiplerinin taleplerinin belirleyici olduğu görülüyor. Finansmanın devlet tarafından karşılandığı bu kurumlar piyasa ilişkilerinin dışına çıkarılmadığı sürece bu tür gelişmeler yaşanacaktır. Ayrıca okul öncesi öğretmenlerinin bu kurumlara değil açıldığı ifade edilen yeni ana sınıfları için MEB’de kadrolu istihdam edilmesi gerekir.”