Arama sonuçları

Okul öncesi eğitim: Türkiye eşitlikte sonuncu

Okul öncesi eğitim: Türkiye eşitlikte sonuncu

Okul öncesi eğitim: Türkiye eşitlikte sonuncu. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu’nun (UNICEF) yaptığı “Adaletsiz Başlangıç” başlıklı rapora göre Türkiye “okul öncesi eğitimde eşitlik”açısından 41 ülke arasında en son sırada yer aldı.

OKUL ÖNCESİ EĞİTİM: TÜRKİYE EŞİTLİKTE SONUNCU

 
Cumhuriyet'in haberine göre OECD ve/veya AB üyesi 41 ülke verilerinin yer aldığı raporda, Litvanya, İzlanda ve Fransa, okulöncesi eğitimde eşitlik açısından rapordaki bütün ülkeler arasında en yüksek oranlara sahip.

3 ÇOCUKTAN YALNIZCA İKİSİ OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ALIYOR

Eğitimin kalitesi ya da süresi bir yana bırakıldığında hemen her çocuğun ilkokula başlamadan akranlarıyla en azından biraz öğrenme deneyimi yaşadığına dikkat çekilen raporda şöyle denildi:

 “Ancak bir avuç ülkede bu mümkün olamıyor. Türkiye’de üç çocuktan sadece ikisi (yüzde 68) ilkokula başlamadan okulöncesi eğitim kurumuna gidebiliyor.”

EŞİTLİK HOLLANDA, LETONYA VE FİNLANDİYA’DA VAR

Okul öncesi eğitimin en eşitsiz olduğu diğer ülkelerin de ABD ve Romanya olduğu belirtildi. Türkiye’nin, yeterli veri olmadığı için ilkokul ve ortaokul düzeyinde eğitim eşitsizliği açısından yer almadığı raporda, Hollanda, Letonya ve Finlandiya ilkokul düzeyindeki en eşit ülkeler.

Malta, İsrail ve Yeni Zelanda ise bu alandaki en yüksek eşitsizlik oranına sahip. 15 yaş okuma becerisi konusunda Letonya, İrlanda ve İspanya’da en yüksek eşitlik oranları var. Malta, Bulgaristan ve İsrail ise bu alanda en yüksek eşitsizliğe sahip olan ülkeler.

DEZAVANTAJLI ÇOCUKLAR İÇİN

Araştırmayı yapan UNICEF’e bağlı Innocenti merkezi müdürü Dr Priscilla Idele, şunları söyledi:

“Rapor, ülkelerin çocuklarına iki alanda en iyiyi sunabileceklerini gösteriyor: Eğitimde mükemmel standartlar ve mümkün olduğunca en düşük eşitsizlik oranları. Bütün zengin ülkeler, dezavantajlı ailelerden gelen ve çoğunlukla geride kalan çocuklar için çok daha fazlasını yapmak zorunda.

ZENGİN ÜLKE KALİTELİ EĞİTİME ERİŞİM DEMEK DEĞİL

-Okuma testlerinde kızlar bütün ülkelerde önde. Bu fark, çocuklar büyüdükçe genişliyor. Bu konuda ülkeler arasında büyük farklar bulunuyor. Örneğin 15 yaş grubunda, İrlanda’da kızlar yüzde 2 daha iyi ama Bulgaristan’da bu oran yüzde 11’e çıkıyor.

-Zengin bir ükede yaşamak, kaliteli eğitime eşit erişimin garantisi değil.

-Bazı çocuklar, kendilerinden kaynaklanmayan koşullar yüzünden yani nerede doğdukları, hangi dili konuştukları ya da anne-babalarının meslekleri nedeniyle akranlarından daha başarısız oluyor. Bu çocuklar, eğitim yaşamlarına dezavantajlı olarak başlıyor ve gerekli önlemler alınmazsa akranlarından çok geride kalıyor, uçurum giderek büyüyor. Bu eşitsizlik biçimleri çok adaletsiz.

-Çocukların potansiyellerine ulaşma, beceri ve yeteneklerini geliştirme, ilgi duydukları alanda ilerleme yolunda eşit fırsatları yok.

-Düşük gelirli ailelerin çocuklarının okulöncesi eğitim oranı daha düşük. Okulöncesi eğitim alma oranı en düşük çocuklar, en yoksul ailelerin 3 yaş altındaki çocukları.

-41 ülkedeki 10 çocuktan en az 9’u ilkokula başlamadan önceki yıl okulöncesi eğitim alıyor.

-16 ülkede çocukların yüzde 5’inden çoğu, anaokuluna gitmeden ilkokula başlıyor.

-10 yaş civarındaki çocuklar arasında okuma becerileri anlamında büyük farklılıklar bulunuyor. Hemen bütün ülkelerde çocukların yüzde 10’undan çoğu, okuma yeterliliği açısından bu yaşta olması gereken düzeye ulaşamıyor.

RAPOR HANGİ ÖNERİLERİNİ SUNUYOR?

Raporda ülkelere şu önerilerde bulunuldu:

-Yüksek kaliteli erken çocukluk eğitimi ve bakımını garanti edin ve iyi düzeyde beceri kazanmalarını sağlayın.

-Sosyo-ekonomik eşitsizlikleri azaltın.

-Akademik başarıda cinsiyetler arasındaki farkı kaldırın.

-Sadece başarı ortalamalarına değil eşitliğe odaklanın.

-Bilgi farklılığını ortadan kaldırmak için tüm ülkelerde yüksek kaliteli, uzun vadeli çalışmalar yapın.

02-11-2018


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş