Arama sonuçları

Rehber öğretmenler 'taslak' isyanında

Rehber öğretmenler 'taslak' isyanında

Rehber öğretmenler 'taslak' isyanında. Günlerdir rehberlik ve psikolojik danışmanlık görevini yürüten öğretmenler Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) hazırladığı taslak yönetmelik ile ilgili eleştiri ve endişelerini dile getiriyor. Yeni yönetmelik taslağı ile çalışma koşullarının değişeceğini, öğrenci ile ast-üst ilişkisine sokulacaklarını, bunun da öğrencilerin sorunları için kendilerine gelmesini engelleyeceğini söylüyorlar. Rehber öğretmenler öğrencilerin başka cinsel olarak yaşadıkları istismarları da "güven ilişkisi" nedeniyle çıkarabildiklerini söyleyerek, "Öğrenci ile otorite ilişkisine sokulursak bu çocuklar bize güvenip, gelmez" diyor. Bir başka eleştirileri ise hazırlanan taslak ile bu görevin alanın uzmanı olmayan kişilere de açılacak olması.   

Eğitim İş Sendikası da yaptığı açıklamada MEB'in Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri taslak yönetmeliği hazırlandığını, ilgili yönetmeliğin imza aşamasında olduğuaçıkladı. Bu yönetmelik taslağına göre de Rehber Öğretmenlerin çalışma saatlerinin arttırılacağı, Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri biriminin Rehberlik Hizmetleriolarak değişeceği bilgisini paylaştı. Bunun yanı sıra taslak ile birlikte bu göreve alan mezunu olmayan kişilerin de atanmasının önünün açılacağı ifade edildi.                   

"MEB yeni düzeni kurmaya rehber öğretmenlik ile mi başlıyor?" başlıklı açıklama yapan Eğitim İş taslakla ilgili şu açıklamayı yaptı: 

OKULLARDA SORUN OLUŞMASINI ÖNLER: Rehberlik ve Psikolojik Danışma servisleri okullarda sorun oluşmasını engelleyen, bu nedenle önleyici tedbirler alan, sorun yaşandığında ise en az hasarla sürecin tamamlanmasını sağlayan birimlerdir. Eğitim sisteminin özel ve ana hizmet birimidir. Bu açıdan değerlendirildiğinde okulların Rehberlik ve Psikolojik Danışma servislerinin kadrosu, alan mezunlarından oluşturulması gerekmektedir.

UZMAN OLMAYAN KİŞİLER ATANACAK: Hazırlanan taslak yönetmeliğin yürürlüğe girmesi halinde; Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetlerine alanında uzman olmayan kişilerin atanmasının önü açılacaktır. 

DÜZENLEME HUKUKA AYKIRI: Anayasa Mahkemesi, “hukuk devleti” ilkesini; hukuk güvenliği, kamu yararı, yasaların öngörülebilir olmaları ölçütleriyle birlikte açıkladığı kararında şu tespitlerde bulunmuştur: “Anayasa'nın 2. maddesinde belirtilen hukuk devleti, her eylem ve işlemi hukuka uygun olan, her alanda adaletli bir hukuk düzeni kurup bunu güçlendirerek sürdüren, Anayasa'ya aykırı durum ve tutumları benimsemeyen, hukuku tüm devlet organlarına egemen kılan, yasaların üstünde Anayasa’nın ve yasa koyucunun da bozamayacağı temel hukuk ilkeleri bulunduğu bilincinde olan devlettir.” demektedir. (Anayasa Mahkemesi’nin 28.1.2004 Tarihli ve 2003/86 Esas, 2004/6 Karar sayılı Kararı, Anayasa Mahkemesi Kararlar Dergisi, Sayı:40, 2. Cilt, Ankara-2005, sh.486).

Yapılacak yeni düzenlemenin hukuk devleti ilkesine aykırılık teşkil etmemesi ve alan uzmanı olmayan branşlardan Rehber Öğretmenliğe atama yapılmaması, liyakat ilkesinin göz önünde bulundurulması gerekmektedir.

NİTELİK KAYBINA UĞRAYACAK: Eğitim öğretim hizmetlerindeki birçok sorun ve sıkıntıya rağmen, görevlerini nitelikli yapan eğitimcilerin çabaları ile olumlu çalışmalar yapan Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri birimleri nitelik kaybına uğrayacaktır.

MESLEKLERİ SIRADANLAŞACAK: Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri mesleğinin genel disiplininin değiştirilmesi, ayrıca mesleğin asıl amacı ve içeriği ile bağdaşmayan otorite figürü verilmesi, mesleği sıradanlaştıracak ve amacı dışında uygulamalara yönlendirecektir. Öğretmen ve öğrenciyi karşı karşıya getirecektir. 

ZORLA ÇALIŞTIRMA ANAYASA'YA AYKIRI: Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri biriminde çalışan eğitimcilerin çalışma şartları ve özlük hakları korunmalı ve yasal düzenlemelere aykırılık teşkil etmemesi temel şart olmalıdır. Bütün bunların yanı sıra Anayasa'nın "Zorla çalıştırma yasağı" başlıklı 18. maddesi şöyledir;

 "Hiç kimse zorla çalıştırılamaz. Angarya yasaktır. Şekil ve şartları kanunla düzenlenmek üzere hükümlülük veya tutukluluk süreleri içindeki çalıştırmalar; olağanüstü hallerde vatandaşlardan istenecek hizmetler; ülke ihtiyaçlarının zorunlu kıldığı alanlarda öngörülen vatandaşlık ödevi niteliğindeki beden ve fikir çalışmaları, zorla çalıştırma sayılmaz." 

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE AYKIRI: Ayrıca; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin "Kölelik ve zorla çalıştırma yasağı" başlıklı 4. maddesi şöyledir:

"1. Hiç kimse köle ya da kul durumunda tutulamaz.

 2. Hiç kimse zorla çalıştırılamaz ve zorunlu çalışmaya tabi tutulamaz….”  

Yapılacak düzenlemelerin hukuksal düzenlemelere aykırı olması kabul edilemez. Anayasa Mahkemesi defaten “zorla çalıştırma ve angarya” hususunda çeşitli kararlara imza atmıştır.

İSTİSMAR VAKALARINI ONLAR ORTAYA ÇIKARIYOR: Ülke genelinde son yıllarda yaşanan istismar vakaları Rehberlik ve Psikolojik Danışma birimleri tarafından ortaya çıkarılmış ve önleyici tedbirler alınmıştır. Psikolojik Danışma Hizmetlerinin evrensel düzeyde belli ilkeleri (gizlilik vb.) vardır. Bu hizmetlerin sadece yönlendirme ile sınırlandırılması doğru değildir. Rehberlik ve Psikolojik Danışma, öğretmenlik dışında alan uzmanlığı gerektirmektedir. Rehber öğretmenlere otorite rolü verilmesi güvenilirliğini zedeleyecektir.

MESLEK TANIMLARI DEĞİŞMEMELİ:  Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayımlanması planlanan yönetmeliğin mevzuata uygun olması, Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetlerinde görev yapan öğretmenlerin meslek tanımlarının değiştirilmemesi ve öğrencilerin üzerinde otorite figürü rolü verilmemesi gerekmektedir. Aksi bir düzenleme nitelik kaybına yol açacaktır. Okullarda oluşan çalışma iklimini bozacaktır.

YÖNETMELİK İÇİN DAVA AÇACAĞIZ: Milli Eğitim Bakanlığı düzenlemeyi yürürlüğe koymamalıdır. Eğitim-İş olarak düzenlemenin yürürlüğe girmemesi için Bakanlık nezdinde her türlü girişimde bulunacağız, dayatmacı yaklaşım devam ettiği taktirde sendikal ve hukuki mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz.

REHBER ÖĞRETMENLER NE DİYOR?

Taslak yönetmelikle ilgili çok sayıda gelen mesajlardan bazıları şöyle: 

ÖĞRENCİ İLE AST ÜST İLİŞKİSİNİN ÖNÜ AÇILIYOR 

 Yönetmelikte açıkça nöbet görevi verilebilmesinin önü açılmış ve mevcut yönetmelikte ki etüt/ders/sınav gibi görevleri yerine getiremeyeceği maddeleri kaldırılıyor. Mevcut yönetmelikte bu maddenin konulmasının amacı öğrencilerle bir ast-üst ilişkisi içerisine girmemesi, Okul Rehber Öğretmeninin disipline edici rollerde bulunmaması ve öğrencilerin rahatlıkla gelip problem ve sıkıntılarını dinleyebilmelerine olanak sağlamak içindi.  

ÖĞRENCİ YOKKEN NEDEN OKULDA OLACAKLAR?

Haftalık mesai saatinin 40 saate uzatılması düşünüldüğü de sızan bilgiler arasında. Bakanlığın 2019’da ikili öğretimleri kaldırmayı planlaması ve birçok okulun 08:30-15:30 gibi ideal saatlerde eğitim yapıyor olmasını düşününce bu 40 saatle ne amaçlanmaktadır? Diğer öğretmenlerin haftalık çalışma saatinin 30 saat olması göz önüne alınınca ve Okul Müdür Yardımcılarının bile haftalık 20 saat ek ders alıyor olması da düşünüldüğün de Rehber Öğretmenlere 25 saat haftalık çalışma saati getirilecek olmasının arkasında nasıl bir düşünce yapısı olabilir? Diğer bir açıdan eğitim saati 09:00-15:30 olan bir okulda, Okul Rehber Öğretmenleri (08:00-17:00 arasında) öğrencinin olmadığı saatlerde ne yapacaktır?

PSİKOLOJİK DANIŞMA KAVRAMI KALDIRILIYOR

Psikolojik Danışma kavramı kaldırılması planlanıyor. Çağdaş eğitim de 3. bir boyut olarak ele alınan ve öğrencilerin Ruh Sağlığını gözeten kavram olan ‘Psikolojik Danışma’ kavramı yeni yönetmelikte kaldırılması bu alanı Sosyoloji/Sosyal Hizmetler gibi içeriği eğitimle bağdaşmayan bölümlere açık hale getirebilir. Bu da öğrencilerimizi yeteri kadar pedagojik formasyonu olmayan ve insan psikolojisiyle ilgili olmayan bölümlerin hedefi haline getirebilir. 
Çağdaş eğitimde üçüncü boyut olan Rehberlik Hizmetleri işlevsellikten çıkarılmaya ve ucube bir duruma getirilmeye çalışılmaktadır.

ÖĞRENCİ SORUNUNU ANLATMAKTAN KAÇINACAK

Nöbet tutan bir Rehberlik Personeli uyumsuz öğrenciyi nöbet görevi gereği disipline vermesi veya uyarması aynı öğrencinin ( ve okul öğrencilerinin) Rehberlik uzmanına koşulsuz kabul ile gitmesine engeldir.

TACİZİ BU ÖĞRETMENLER ORTAYA ÇIKARIYOR

Bugün ülkemizde gerçekleşen birçok öğrenci tecavüz, istismar ve ihmalinin Okul Rehberlik Personeli sayesinde ortaya çıkarıldığı da aşikardır. Bunun temel nedeni de Rehberlik/ Danışmanlığın ‘görevde koşulsuz kabul’ ilkesidir. Rehberlik personelinin görevinde en önemli done iletişimdir. İletişim ise Rehberlik Personeline öğrencinin koşulsuz kabul, empati, güven ve saygı çerçevesinde oluşan karşılıklı anlayış esasına dayanmaktadır. Oysa ki nöbet, Etüt, ve benzeri nitelikte ki  görevler bu ilişkiyi zedeleyebilir, dolayısıyla da Rehberlik Hizmetleri işlevini yok edecektir.

ÖĞRETMENİN MESAİSİ 30 SAATTİR 

Öğretmen mesaisi 30 saattir, 40 saat yapılması kanunlara aykırıdır, ayrıca fazladan eklenen 10 saatin karşılığı ücret ve diğer hakları nasıl karşılanacak belirtilmemektedir. Yapılan düzenleme Anayasa ve kanunların eşit işe, eşit hak ilkelerine aykırıdır.

EĞİTİM POLİTİKALARI DAİRE BAŞKANI HAZIRLIYOR

Bu çalışmanın bizzat Genel Müdürlüğe bağlı, Eğitim Politikaları Daire Başkanlığı tarafından yapıldığı yine bizim şahsi çabalarımız sonucu ortaya çıkarılmıştır. İlgili daire başkanlığının görev alanlarına baktığımız zaman bu konuyla ilgili yeterliliğinin olmadığı zaten yeterince açıktır. Ayrıca Türk PDR Derneği üyesi arkadaşlarımızın Alo 147 ve Bimer gibi resmi sitelere konuyla ilgili talep oluşturulmuştur. Taleplerimize yönelik verilen cevap bizzat Eğitim Politikalar Daire Başkanlığı tarafından cevaplandırılmış ve de yönetmelik çalışması yalanlanmamıştır. Ancak konuya taraf olabilecek Üniversiteler, STK ve ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından görüş alındığı belirtmişlerdir. Bizlerin mesleki dayanışmamızı sağlayan Türk Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Derneği niçin bu görüş alınan STK’lar arasında yoktur. Hangi STK'lardan görüş alındığı  sorumuza "güvenlik nedeniyle açıklayamayız" deniliyor. 

OKULUN JOKER ÖĞRETMENİ OLACAK

Mevcut 2001 yönetmeliği eksikleri olsa dahi rehberlik ilke ve yöntemleri açısından işlevseldir.
Şu an imza aşamasına gelmiş olan taslak yönetmelikle, Rehberlik Personeli okulun joker öğretmeni veya idare yardımcısı gibi bir role dönüştürülmüştür. Bu yönetmelik değişikliği ile ne planlanıyor? 

MESLEĞİMİZ İŞLEVİNİ KAYBEDECEK:.Okullarda profesyonel bir şekilde çalışan, belli uzmanlıklar gerektiren bu alan gereksiz ve ucu açık görevlerle tamamen işlevini kaybedecek. Okullarda bir çok vakanın (cinsel istismar,şiddet,intihar,ruhsal sorunlar vb.)ortaya çıkarılması ve çözülmesinde başrol oynayan bu uzmanların bir memur,idareci ya da öğretmen şeklinde görev yapmaları okullardaki kriz durumlarını ve sorunları daha da arttıracak ,çözümsüz hale getirecektir.

PSİKOLOJİK DANIŞMA KAVRAMI NEDEN ÇIKARILIYOR? Bu taslağın hazırlanırken; sahada çalışan uzmanlardan da görüş alınmasının son derece önemli ve faydalı olacağı görüşündeyim. Maalesef rehberlik alanının olmazsa olmazı psikolojik danışma kavramının duyumlara göre bu taslakla yok olması çok isabetsiz bir karardır.Rehber öğretmene idari işlerin verilmesi,nöbet tutturulması,boş ders ,etüt vb. işlerin yaptırılması bu alanın işlev ve amaçlarına uymamaktadır.

ÖĞRENCİLERİMİZ TENEFFÜSTE BİZE ULAŞIR: Yönetmelikte rehber öğretmenlerin çalışma saatlerinin 8.00-17.00 yapıldığı ve yönetmelikte yer alan rehber öğretmenin ( okul psikolojik danışmanı) yapamayacağı görevler kısmının çıkarılarak, rehber öğretmene(okul psikolojik danışmanı) nöbet, etüt gibi görevlerin verildiği duyumu alınmıştır.  Öğrencilerin bizlere tenefüslerde ulastığı aşikardır. Biz öğrenciler için okulllardayız. Nöbet tutacak öğretmen bulunabilir ancak öğrenciyi koşulsuz kabul, empatik anlayışla dinleyecek psikolojik danışmanları bu şekilde alandan soğutmanın, çalışma koşullarını verimsizleştirmenin zararını yine öğrencilerimiz görecektir. 

ÖĞRENCİ KENDİNİ BİZE AÇMAZ: Nöbet tutan, disiplin sembolü  bir psikolojik danışman olamaz. Öğrenci bize kendini açmaz, güvenip sorunlarını paylaşmaz.  Bilindiği üzere okullarda cinsel istismar,fiziksel istismar vs. durumlar psikolojik danışman ve rehber öğretmenler aracılığıyla ortaya çıkıyor. 

UZMANI KİŞİLERE SORUN: Milli Eğitim Bakanlığı'nın yapması gereken, Psikolojik Danışma ve Rehberlik Hizmetleri Yönetmeliği'ni bu mesleğin eğitimi almış kişilere yazdırması ve alandan akademisyenlerin görüşünün alınmasıdır. Bizim alanımızda unvan problemi yaşanıyor, bizler Milli eğitim bünyesinde rehber öğretmen olarak anılıyoruz oysa bizlerin unvanı okul psikolojik danışmanı olmalı. Çünkü biz eğitim vermiyoruz. Bizler öğrencilerin kişilik hizmetlerinden sorumlu, ailevi, arkadaş ve okul sıkıntılarında onlarıdinleyen, anlayan ve çözüm yolları bulmaları için onları yönlendiren,  psikolojik danışma yapan meslek elemanlarıyız. Çalışma koşullarımız öğretmenlerden bu yüzden farklı. Çünkü biz nöbet tutarsak o öğrenciye bağırır, disipline gönderir konumda olursak bize tekrar asla aynı şekilde güven ilişkisiyle gelip yaşadığı problemleri anlatamaz. 

 

27-04-2017


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş