Arama sonuçları

Sınav stresi başarınızın önüne geçmesin

Sınav stresi başarınızın önüne geçmesin

Sınav, öğrencinin bilgi düzeyini belirlemede kullanılan ölçme metotlarından biri. Sınav sonuçları, öğrencinin akademik başarısını büyük oranda etkiliyor. Bu durumun farkında olan öğrencilerde yoğun bir sınav stresi oluşuyor ve sınav, onlar için büyük bir kabusa dönüşebiliyor. "Çocuklar, sınavlara hem psikolojik hem akademik açıdan hazırlıklı olması gerekir, aksi takdirde çocuklar, sınav stresi açısından riskli gruba girer" diyen Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz sınav stresi ile başa çıkma yöntemlerini şöyle anlatıyor:      

SINAV STRESİ NEDİR?

Sınav stresi, sınav öncesinde edinilen bilgilerin, sınav sırasında yoğun stresten dolayı kullanılamaması ya da unutulması olarak tanımlanabilir. Uyku ve yeme bozukluğu, tırnak yeme, saçla veya kalemle oynama sınav stresinde olan çocuklarda görülen davranışlardır.

Sınav stresi çocuklarda duygusal ve fiziksel belirtilerle kendini gösterebilir. Duygusal yönden; ağlama, sinirli davranışlarda bulunma, unutkanlık şeklinde görülebilir. Ayrıca duygusal stres yaşayan çocuklar, etrafındaki insanlarla iletişime geçmek istemez, sürekli yalnız kalmak isterler. Fiziksel stres yaşayanlar da ise kusma, baş dönmesi, aşırı terleme gibi belirtiler mevcuttur. 

 SINAV STRESİ BAŞARIYI DÜŞÜRÜYOR

Öğrencilerde oluşan sınav stresinin başlıca nedeni, öğrencilerin ne kadar çalışırlarsa çalışsın kendilerini sınava hazır hissetmemesinden kaynaklanır. Öğrenciler kafasında "Sınavı kazanamazsam hayatım biter", "Başarısız olursam herkese rezil olurum" düşünceleri, sınav gününe yaklaştıkça oldukça artmaktadır. Çocuklar sınav stresiyle başa çıkmakta zorlanabilirler. Çünkü henüz gelişmeleri devam eden çocuk ve gençlerde bu psikolojik savaş, kolaylıkla başa çıkamayacakları bir hal alabilir. Tüm bunlar çocukların sınav anında panik yapmasına ve bildiklerini unutmasına neden oluyor ve haliyle çocuk, istediği başarıya ulaşamıyor.

SINAV STRESİ NASIL ÖNLENİR?

Hayatımızda birçok şeyi öğrendiğimiz gibi sınav stresini de sonradan öğreniyoruz. Bir duygu sonradan kazanılıyorsa, o duygudan da vazgeçmek mümkündür. Öğrencilerin ilk olarak bu duygunun neden kaynaklandığını irdelemesi gerekir ve gerekli adımları atmaya başlamalıdır. 

Sınav stresinden kurtulmak için sınavdan önce ve sonra yapabilecekleriniz mevcut. Öncelikle gireceğiniz sınava tam anlamıyla hâkim olmaya çalışın, bol bol tekrar yapıp, soru çözerseniz sınav esnasında daha az stres yaşadığınızı hissedeceksiniz. Ayrıca öğrenciler, hayatının devamının bu tarz sınavlara bağlı olmadığını ve önlerinde daha uzun bir yol olduğunun farkına varmalılardır. Öğrenciler, kendi motivasyonlarını düşürecek düşüncelerden mümkün olduğunca uzaklaşmalıdırlar. ’’Hiç çalışmadım, yapamayacağım’’, ‘’Sınavdan iyi not alamayacağım’’ gibi olumsuz düşüncelere girerlerse zaten daha sınava girmeden yenik duruma düşeceklerdir. Bunun yerine kendi motivasyonunu artırıcı, moralini yükseltici düşüncelere yönelmesi gerekir. Sınavın, bir kişilik sınavı olmadığı, sadece bilgi düzeyini belirlemek amaçlı olduğu, öğrenciler ve etrafındakiler tarafından kabul edilmelidir. 

Sınav stresiyle, sınav esnasında da başa çıkabileceğini belirten Dr. Mehmet Yavuz sözlerine şöyle devam ediyor: Öğrenci sınav esnasında tüm konsantrasyonunu sorulara vermelidir. Sınav öncesinde yaşadıkları ya da sınav çıkışında yaşadıklarını kafasından atmalıdır. Daha sonra, öğrenci tüm dikkatini sınava verdiği için vücudunda kasılmalar ve uyuşmalar başlayabilir. Ara ara vücudunuzu rahatlatacak hareketler yapabilirsiniz. Öğrenciler yanında mutlaka su bulundurmalı ve ufak molalar vermelidir.

EBEVEYNLERE TAVSİYELER: 

Çocukların başarısının arkasında huzurlu bir ortam saklıdır. Evde huzuru ve sağlıklı iletişimi yakalayan ebeveynler, çocuklarına en büyük iyiliği yapmış olurlar. Ailelerin öncelikle çocuklarını iyi tanıyor ve iyi analiz ediyor olması gerekir. Çocukları ‘’sınav kaygısı mı yaşıyor yoksa sınava yeterli derecede hazır değil mi?’’ sorusunu mutlaka yanıtlamalılar ve çocuklarına, sorunun cevabına göre yaklaşmalılardır. Ailenin çocuğuyla olan iletişimi çok önemlidir. Akıl vermek ve çocuğun işine karışmak yerine ona doğru soruları sorarak yaklaşabilirsiniz. Örneğin; "Az çalışıyorsun, daha fazla çalışman lazım’’ demek yerine ‘’bir ihtiyacın var mı?, netlerin hedeflerinle uyuşuyor mu?’’ gibi yapıcı sorular sorulmalıdır.

Aileler, yaptığı iyilik ve fedakârlıkları çocuklarının yüzüne vururlarsa, çocuk daha fazla baskı hissedecek ve hata yapma olasılığı artacaktır. Ayrıca çocuğun seçeceği meslekle ilgili yorumlarda bulunmak çocuğa olumsuz yansıyacaktır. ‘’Bak şu mesleği seçersen iyi para kazanırsın, rahat edersin’’ gibi hayatını değiştirecek kararlara ebeveynlerin karışmaması gerekir. Aile, çocuğunu asla başkasıyla kıyaslamamalıdır. Bu tavır çocuğa olumsuz yansıyacaktır ve performansı düşürecektir. Ebeveynlerin, çocukların gireceği sınavlara haddinden fazla anlam yüklememesi gerekir. Anne – baba, sınavı ‘’köprüden önce son çıkış’’ olarak görmemelidir. 

Sınav döneminin yaklaştığı bu hassas dönemde çocuklara ve ebeveynlere ayrı ayrı görevler düşmektedir. Herkes kendi üzerine düşeni layığıyla yaparsa, sınav stresi minimuma iner. Böylelikle tüm aile bu süreci mutlu atlatmış olur. Aile, kendi içinde bu süreci atlatamıyorsa mutlaka bir uzmana başvurmalıdır.

04-05-2017


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş