Arama sonuçları

Takvim değişti: Yaz tatili 2 Temmuz’da başlıyor

Takvim değişti: Yaz tatili 2 Temmuz’da başlıyor

Milli Eğitim Bakanı Selçuk’un “Karneleri 2 Temmuz’da verebiliriz” sözleri üzerine 2020-2021 eğitim öğretim yılının takvimi de değişti. Selçum, eğitim yılının 2 Temmuz’a kadar süreceğini açıkladı. Bu durumda da 11 haftalık yaz tatili kısalıyor ve okullar da 18 Haziran’da kapanmıyor.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) 2020-2021 Eğitim Öğretim Yılı takviminine göre 31 Ağustos 2020'de açılan okullar 18 Haziran 2021'de kapanacaktı. 31 Ağustos 2020’de eğitim ve öğretim yılının birinci dönemi uzaktan eğitimle başlamıştı. İlk dönemin ara tatili de 16-20 Kasım 2020'de yapıldı ve birinci dönem 22 Ocak 2021 Cuma günü son buldu. İkinci dönem ise nisan ayında yapılacak bir haftalık ara tatilin sömestr tatiline eklenmesiyle birlikte 15 Şubat’ta başladı.

18 HAZİRAN YERİNE 2 TEMMUZ

Takvime göre okullar da 18 Haziran’da karnelerin verilmesiyle son bulacaktı. Ancak CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın sunduğu Tarafsız Bölge'ye katılan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un açıklamalarıyla birlikte yaz tatilinin tarihi değişti.

Selçuk, okulun uzatılmasıyla ilgili planlamaları olduğunu söyleyerek, “Öğrencilerimizi 2 Temmuz'a kadar okulda tutmakla ilgili planlama çalışmaları var” dedi. Karne konusunun muğlak kaldığını ifade eden Selçuk, "Karneyi 2 Temmuz'da verebiliriz" dedi. Bu sözlerle okulların kapanma tarihi 2 Temmuz 2021 oldu. Bu durumda 11 haftalık yaz tatili de 9 haftaya inmiş oldu.

BİR SONRAKİ YILIN TAKVİMİ NE OLACAK?

Bakan Selçuk, bir sonraki yılın takviminin sorulması üzerine de şu yanıtı verdi:

"Bizim planımız şu, biz bundan 5 ay önce salgının ne olacağını tahmin edemiyoruz ama biz diyoruz ki bir yılın tüm derslerinin video kaydını çekelim, bitirelim. Biz hazırlayıp, bitiriyoruz, masaya koyuyoruz. 2021-2022 için de yapacağız bunu. Henüz 22'ye başlamadım. Ama 21 bitti ve biz okul tam olarak açılsa da EBA televizyonunu, EBA interneti orada tutacağız. Şundan dolayı biz bütün velilere farklı imkanları vermek istiyoruz. Yani isteyen demesin ki 'Ben başka bir hocadan da dinlemek istiyorum, yok.' demesin. Orada imkan var, siz buyurun istiyorsanız orada da var."

UZAKTAN EĞİTİM SÜRECEK Mİ?

 "EBA devam edecek. Ama uzaktan eğitim seçeneği gibi bir hak tanımayı düşünmüyorsunuz herhalde" şeklindeki yorum üzerine Bakan Selçuk, şunları kaydetti:

"Şöyle düşünüyoruz, biz iki sene önce bir şey açıkladık orta öğretim tasarımıyla ilgili. Yani liselerde bütün dünyada yılda 5-6 ders var, bizde niye 14 ders var? Bunun azaltılması lazım. Bir derinleşme olması lazım. Yani her dersten küçük küçük parça alacağına bir yerde uzmanlaşsın, üniversitede tamamen uzmanlaşsın istiyoruz. Fakat hangi ders azaltılsın şeklinde bir tartışma oldu ama bir taraftan da şu oldu, bir çocuğun günde 8, 9, 10 saat teorik ders almasını ben doğru bulmuyorum. Peki ne yapalım? O zaman şöyle bir çözüm önermiştik, salgın yoktu ortada, dedik ki bunun 2-3 dersi uzaktan alınır ve çocuk orada 2-3 saati spor, sanat, kültürle, arkadaşlarıyla birtakım projelerle geçirir. Uzmanlaşacağı alana gider. 'Bunun için uzaktan ders olur mu?' diye birçok tartışma yapıldı. Ama şimdi deniliyor ki 'Sakın bunu bırakmayın.' Biz şimdi yeni bir projeye başladık. Dünya Bankasından 160 milyon dolar kredi aldık ve bu krediyi çok geniş bir platform oluşturmak üzere kullanıyoruz. Yani veli de öğrenci de öğretmen de sertifika biriktirmek, sertifikaları diplomaya dönüştürmek, bu alanda hayat boyu öğrenmenin içeriğini oraya sokmak, öğretmen eğitimini oraya yüklemek, böyle büyük bir eğitim platformu oluşturuyoruz. Seç, beğen, izle ve bunlardan da puan al. Bir puan alacak ve o sertifikalar onun yükselmesinde işe yarayacak." 

UZAKTAN EĞİTİM SEÇENEĞİ Mİ OLACAK?

Bakan Selçuk, "Bitti pandemi, eski normale döndük, siz velilere isteyen çocuğunu uzaktan eğitime devam ettirebilir?" şeklindeki soru üzerine, şöyle dedi:

"Bazı dersler için planlıyoruz. Liselerden başlamak üzere bazı derslerin uzaktan eğitimle verilmesi konusunda bir mevzuat çalışması yaptık ve bu tamamen taslak şu anda. Bunu bilim insanlarıyla, öğretmenlerle, yöneticilerle tartışıyoruz. Çocuklar böyle 10 saat sıranın üstünde teorik ders dinlemesinler, atölyeye girsinler istiyoruz. 10 bin atölye açtık ve hedefimiz 100 bin atölye. Yani her çocuk otomasyonu, robotiği, tarımı, müzik, drama, şiir atölyesini bunları görerek büyümeli ilkokul birden, ana sınıfından itibaren. Yoksa kağıt, kalemle eğitim söz konusu olur. Sadece soru çözer ama sorun çözemez. Sorun çözebilmesi için deneyim kütüphanesini büyütmesi gerekiyor. Bunun için atölyede denemesi gerekiyor. Kendisini izlemesi, arkadaşını gözlemesi gerekiyor. 'Ben neyi yapabiliyorum, ben nerede iyiyim?' Yıllarca bunu binlerce kez tecrübe etmesi gerekiyor. O zaman lise sona geldiğinde kendisinin ne olduğunu zaten bilecektir, yönelmek için 'Acaba hangi bölümü seçsem?' diye asla sormayacaktır. Çünkü okul öncesinden itibaren o tecrübeyi çocukta yaşatmam mümkün. Tasarım, beceri atölyesi meselesine bu kadar vurgu yapmamızın nedeni bu. Bir senede 10 bin atölye açtık."

09-03-2021


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş