Tam gün eğitime geçerken hangi sorunlar yaşanacak?

Tam gün eğitime geçerken hangi sorunlar yaşanacak? Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) 2019 yılına kadar tüm okullarda normal eğitime geçileceğini açıkladı. Hem Başbakan hem de Milli Eğitim Bakanı yaptığı açıklamalarda ikili eğitimin kaldırılarak, tam gün eğitime geçileceğini açıklarken, yaklaşık 77 bin dersliğe ihtiyaç duyulduğunu da belirtildi.

Derslik açığının kapatılması için MEB çalışmaların sürdürüldüğünü açıklarken, tam gün eğitimle ilgili bir de uyarı geldi. Maarif Müfettişi Doğan Ceylan tam gün eğitim için birçok okulun bahçesine yeni binalar yapıldığını belirterek, öğrencilerin nefes alacak alanlarının yok edildiğini vurguladı. Ceylan'ın bakanlığa önerisi ise 32 derslikli yeni okullar yerine butik okulların yapılması.  

TAM GÜN EĞİTİME GEÇERKEN DİKKAT 

Ceylan'ın tam gün eğitim ile ilgili uyarıları ve önerileri şöyle: 

HAZIRLIKSIZ GEÇİŞLER SORUN YAŞATIYOR: Bakanlık, birçok okulda ikili eğitimyapılmasına rağmen 5 yıl önce ortaokullarda, 30 olan haftalık ders saatini artırmıştı. Öğrenciler çok erken derse başlayıp, çok geç çıktı. Hazırlıksız yapılan her geçiş sorun yaratıyor. Apar topar yapılan 8 yıllık kesintisiz eğitime geçişte de 4+4+4 sisteminde de sıkıntılar yaşandı. Bu nedenle normal eğitime geçiş hedefine en doğru şekilde ulaşabilmek için en ince ayrıntısına kadar hesaplanmış bir geçiş süreci planlanmalı.

YENİLENEN OKULLAR TEKRAR YIKILIYOR:  Geçiş sürecinde kaynaklar israf edilmemelidir. Geçen öğretim yılında birçok okulda onarımlar yapıldı. Örneğin bir okulun yıllardır yeni bina talebi yerine getirilmediği için eski binası onarıma alındı önce tüm çatısı aktarıldı daha sonra öğrenci tuvaletleri kırılarak tamamı yenilendi, öğretmen tuvaletleri yapıldı, tüm derslik kapıları sökülerek yenilendi. Bu kadar bakım onarım ve masraftan sonra 8 ay sonra binanın yıkılarak yerine yeni bina yapımına karar verilmiş. Ülkemizin birçok yerinde benzer durum söz konusu. 

OKUL BAHÇELERİNE YENİ BİNALAR YAPILIYOR: Okul bahçelerine yapılması planlanan yeni binalar zaten dar olan okul bahçelerinde oyun alanı bırakmayacak.  Apartmanlarda dört duvar arasında ezilen çocukların tek nefes alma yeri olan teneffüs alanları da ellerinden alınacak.

ÇOCUK BAŞINA DÜŞEN ALAN AZALIYOR: Somutlaştırmak için bir örnek vereyim. 1400 öğrencisi olan bir okulda bahçe 1400 m2 olsun. Bu okulda ikili eğitim olduğu için bahçede her dönem 700 öğrenci bulunur.Yani çocuk başına 2 m2 bahçe alanı düşer. Normal eğitime geçmek için Okulun bahçesine 32 derslikli yeni bir bina yaptığınızda geriye muhtemelen 400-500 m2 alan kalır. Üstelik okul normal eğitime geçeceği ve aynı anda 1400 öğrenci okulda olacağı için öğrenci başına yarım metrekare bile yer kalmaz. Normal eğitime geçişle tüm öğrencilerin okulda olacağı ve buna göre bahçe ihtiyacı olacağı gözden kaçırılmamalıdır.

ÖĞRENCİLER BAŞKA OKULLARA TAŞINACAK: Okul yıkım ve yapım sürecinde öğrencilerin önümüzdeki öğretim yılında başka okullara taşınması gerekecektir. Ancak bazı mahallelerde öğrencilerin gidebileceği yakın okul bulunmadığı veya yakın okullarda da bina yapımı olduğu için sorun yaşanacak. Bu taşımayı velinin kendi imkanıyla yapması istenecek birçok aile servis tutmak zorunda kalacak. İmkanı olmayan veliler sıkıntı yaşayacak.

ŞUBE BİRLEŞTİRMELERİ YAPILIYOR: 20 şubeli bir okulun şube mevcutları 40 civarında,normal eğitime geçiş sürecinde bu okula 16 derslikli bir okula taşınması düşünülmüş. Bu durumda şube birleştirme zorunluluğu doğacak ki şube başına öğrenci mevcudu 50 ye çıkacak. 

ÖĞRETMENLER NORM FAZLASI OLACAK: Bu durum eğitim-öğretimi olumsuz etkileyecek. Aynı zaman öğretmen normunda da değişikliğe neden olacak ve bazı öğretmenler norm fazlası duruma düşecek.

ÇALIŞAN KADIN NE YAPACAK: Kadınların işgücü piyasasında daha fazla yer aldığı günümüzde ikili eğitim yapan çocukların bakım sorunu genellikle yarım günlük bakıcılarla çözülmektedir. Çalışan anneler özellikle ikili eğitim yapan okullara çocuklarını göndermektedirler. Normal eğitime geçişle birlikte anne işe gittikten bir saat sonra okula gidecek olan çoğun bakımı, öğle arasındaki beslenmesi ve bir saati aşan bu süredekigüvenliği, ders bittiğinde annesi işten gelmeye daha 2 saat kalan çocuğun bu süreyi nerede nasıl geçireceği iyi düşünülmeli ve buna ilişkin çözümler bulunmalıdır. Çünkü birkaç  saatliğine bakıcı bulmak mümkün değildir. On binlerce ailenin yaşayacağı bu sorun iyi hesaplanmalıdır. Bakanlık Etüt  Eğitim Merkezlerini de kapattığı için veliye  çocuğunu böyle bir kuruma gönderme alternatifi de kalmamıştır.

BUTİK OKULLAR YAPILSIN: İlkokul ve ortaokul binaları ayrıldığı için artık 8 sınıfın bir arada bulunduğu devasa binalara ihtiyaç kalmadı. 4 sınıfa göre küçük ilkokul ve ortaokul binaları yapılmalı. Ama Bakanlık hala eski okul projeleriyle 32 derslikle okullar yapmaya devam ediyor. Bu tür binalar içinse özellikle yerleşik mahallelerde yeterli arsa bulunamıyor. Zorla yapılırsa da çocuklara oyun alanı kalmıyor. Oysa 12- 16 şubenin öğrenim göreceği butik okullar açılmalı. Bu tür okullar 2-3 daireli bir bina arsasına sığabilecek şekilde tasarlanmalı.  Bu tür okulları yapılması arsa bulamama sorununu ortadan kaldıracak. Bakanlık okul olabilecek tarzdaki binaların kiralanması yoluna da gidebilir. Nitekim birçok özel okul bu şekildeki binalarda açılmakta.