Arama sonuçları

Toplumsal cinsiyet eşitliği için önce bu algı yıkılmalı

Toplumsal cinsiyet eşitliği için önce bu algı yıkılmalı

Toplumsal cinsiyet eşitliği için önce bu algı yıkılmalı. Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Türkiye Temsilci Yardımcısı Zeynep Başarankut Kan, araştırmalarla çocukların 9-10 yaşlarında belli toplumsal kalıplara girmeye başladığını saptadıklarını belirtti. Kan şöyle dedi: "Kızlarda 'Ben şiddete maruz kalabilirim', erkeklerde de 'şiddet uygulayabilirim.' algısı ve kabulü bu yaşlarda oturuyor. Bu yanlış kalıpları daha küçük yaştan engellemek lazım ki o yangını hiç yaratmayalım."

Başarankut Kan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de 1971'den beri kadınlar ve kız çocuklarının haklarının iyileştirilmesi ve eşit haklara erişebilmeleri konularında çalıştıklarını anımsattı. 

TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ İÇİN ÖNCE BU ALGI YIKILMALI

Kan, bu yıl da sürdürülebilir kalkınma hedefleri çerçevesinde "kimseyi geride bırakmama" taahhüdüyle hareket ettiklerini dile getirdi. Kan, toplumun en kırılgan kesimleri olan göçmen, engelli, genç ve kırsaldaki kadınların güçlenmelerini merkeze alan uygulamalarının bulunduğunu anlattı.  

Kan, aile içi ve kadına yönelik şiddetle mücadelede kamunun önemine işaret etti. Kan, UNFPA olarak şiddete maruz kalma riski olan kadınların doğru hizmetlere erişebilmesi için özellikle İçişleri Bakanlığı, polis ve jandarma birimleriyle iş birliğinde çalışmalar yürüttüklerini söyledi. 

FARKINDALIK KAZANDIRMAK GEREKİYOR

Kan, şiddet mağdurlarına doğru hizmetin verilebilmesi için kişilerin eğitilmesinin, mağdurlara doğru bilgilerin aktarılmasının önemine vurgu yaparak, şu değerlendirmelerde bulundu: 

"Şiddete maruz kalan kişilerin travmatize olmadan sıkıntılarını aktarıp, ihtiyacı olan koruma hizmetlerine erişebilmesi gerekiyor. Esas olan da şiddet olayları gerçekleşmeden önlenebilmesi. Kadın ve erkeğin fırsat, olanak ve kaynaklara eşit erişebilmesi aslında şiddeti de engelleyebilecek bir unsur. Bu toplumsal normun oluşabilmesi için çocuklara çok küçük yaşlarda farkındalığın kazandırılması gerekiyor. Burada Milli Eğitim Bakanlığı’nın da çok önemli bir rolü var." 

9-10 YAŞINDA YANLIŞ KALIPLARA GİRİYORLAR

Kan, UNFPA ile Nüfusbilim Derneği’nce 2013'te yapılan "Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Konusunda İlköğretim İkinci Kademe ve Lise Öğrencilerinin Tutumları" araştırmasını hatırlattı. Kan, şöyle konuştu:

"Yaptığımız araştırmalar, hem Doğu hem Batı hem de Orta Anadolu'da çocukların yaklaşık 9-10 yaşlarında belli kalıplara girmeye başladığını gösteriyor. Yani kız çocuğunda 'Ben şiddete maruz kalabilirim. Bunu kabul edebilirim', erkek çocuğunda da 'şiddet uygulayabilirim' algısı ve kabulü bu yaşlarda oturuyor. 

Benzer şekilde kız ve erkek çocuklarında 'Ben belli meslekleri yapabilirim, ben yapamam', 'Benim yerim ev, benimki dışarısı' gibi kalıplar bu yaşlarda oluşuyor. Bu yanlış kalıpları daha küçük yaştan engellemek lazım ki o yangını hiç yaratmayalım.

ŞİDDETE KARŞI KORUMA

Şiddete karşı koruma hizmetleriyle ilgili kamunun gerçekten ciddi çalışmaları var. Önleme noktasında da biraz daha aktifleşmekte fayda olduğunu düşünüyoruz. Çocuklar zaten tertemiz, eşit haklara sahip olmaları gerektiği bilgisiyle doğuyor ve öyle ilerliyorlar. Engelli çocuk da farklı kesimlerden gelen çocuk da kız ve erkek çocukları da... Fakat bir noktada bu toplumsal algı bozuluyor.

OKULLARDA VERİLEN EĞİTİM ÇOK ÖNEMLİ

Çocuklarda tam da bu yanlış algıların oluşmaya başladığı noktada devreye girilmesi gerek. Okullar çok önemli. Hem insan hakları hem tüm kesimler arası hak eşitliğini vurgulayan bir eğitim sistemine ihtiyacımız var. Müfredatın bu şekilde gözden geçirilmesi, insan hakları ve eşitlik bağlamında desteklenmesi çok önemli. Örneğin, obeziteyle, enfeksiyonlarla mücadele gibi birçok konuda müfredata girişler yapılıyor. Hak, fırsat ve olanak eşitliği konusunda da müfredatta girişler yapılabilir. Bunun çok faydası olacaktır.

HER 10 KADINDAN 4’Ü ŞİDDETE UĞRUYOR

Türkiye'de her 10 kadından 4'ününün şiddete maruz kaldığını gösteren 2013'te en son Aile Bakanlığı’nın yaptığı araştırma var. Bu araştırmanın da tekrarlanmasını bekliyoruz çünkü ulusal temsiliyeti olan çok fazla araştırma yok. Şiddet dünyanın her yerinde var. 10 kadından biri bile çok yüksek bir oran zaten. Burada oranların yanında esas olarak şiddeti besleyen sebepleri ortadan kaldırmak gerekiyor. Bu kısma da kaynak ayrılmalı."

ENGELLİ KADINLARA KARŞI ŞİDDET ARAŞTIRMASI

Kan, yeni bir çalışmayı hayata geçirmeye hazırlandıklarına değinerek, şunları kaydetti:

"Engelli kadınların maruz kaldığı şiddete ilişkin yeni bir çalışmamız olacak. Bu çok daha zor tespit edilebiliyor, hizmet sunumu da çok daha zor olabiliyor. Çünkü zaten birçok konuda hizmete erişimleri sıkıntılı. UNFPA olarak 2021-2025 yıllarını kapsayacak 7'inci Ülke Programımız da hazırlanıyor. 'Kimseyi geride bırakmama' vurgusuyla en kırılgan grupların sağlıklı, şiddetten uzak, güçlenmiş bir hayatları olmaları için çalışacağız. Bu gruplar, engelli kadınlar, göçmen kadınlar, iş yaşamı ve eğitim sisteminde olmayan, çocuk yaşta evlilik riski bulunan genç kızlar, kırsaldaki kadınlar. Bu gruplarla ilgili Bakanlıklarla birlikte araştırma ve pilot çalışmaları yürütüp, yeni bir hizmet sunumu modeli oluşturacağız." 

08-03-2020


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş