Arama sonuçları

Vakıf Üniversitesi emekçileri, eşit özlük hakkı talep ediyor

Vakıf Üniversitesi emekçileri, eşit özlük hakkı talep ediyor

Vakıf Üniversiteleri Dayanışma Meclisi, yılbaşı zammının birçok üniversitede uygulamadığını, akademisyenlerin bir sonraki sözleşme dönemine kadar önceki yılın ücretine mahkum edildiğini söyledi.

Evrensel'de yer alan habere göre, Vakıf Üniversiteleri Dayanışma Meclisi (VÜDAM), yazılı bir açıklama yaparak vakıf üniversitesinde yaşananları gözler önüne serdi. Yılbaşı zammını birçok vakıf üniversitesinin uygulamadığını aktarıldığı açıklama da, akademisyenlerin bir sonraki sözleşme dönemine kadar önceki senenin ücretine mahkum edildiğine dikkat çekildi. Açıklama da, YÖK Kanunu’ndaki değişikliklerin uygulanmasını ve bu çerçevede üniversite emekçilerinin, devlet üniversitesi-vakıf üniversitesi ayrımı olmaksızın eşit özlük haklarına sahip olmasının garanti altına alınması talep edildi.

"Vakıf üniversitelerinde yasayı uygula! Eşit işe eşit ücret" başlığıyla yapılan açıklama da, "Türkiye 2021’in son ayında (resmi rakamlara göre) %36,08 ile son yirmi yılın en yüksek yıllık enflasyon oranını gördü. Gıda harcamalarından faturalara kadar tüm temel tüketim kalemleri zamlardan nasibini aldı. Çalışanlar için her geçen ay daha boğucu ve düşündürücü günlerin kapısı aralanırken işverenlerin reel ücretleri düşürme ve hakları kısıtlama yarışı son hız devam ediyor. Vakıf üniversiteleri de bu yarışın birincisi olmaya aday bir performansla 2022 senesine girdi. Vakıf üniversitesi çalışanlarının her gün konuştuğu konular arasında düşen ücretler, baskı ve mobbing yer almaktadır. Dolayısıyla ekonomik krizin ve güvencesizliğin örgütsüz ve güçsüz bıraktığı üniversite çalışanları emek sömürüsünü olanca şiddetiyle hissediyor" denildi.

ÜCRET EŞİTLİĞİ

Yükseköğretim Kanunu’nda yapılan değişiklik uyarınca 15 Nisan 2020’de kabul edilen 7243 sayılı kanundaki ilgili maddesinin hatırlatıldığı açıklama da, "Vakıf yükseköğretim kurumlarında çalışan öğretim elemanlarına, unvanlarına göre devlet yükseköğretim kurumlarında ödenen ücret tutarından az ücret verilemez. Fakat YÖK, 5 Mayıs 2020 oturum tarihli 2020.27 sayılı kararında vakıf patronlarının 'devlet yükseköğretim kurumlarında ödenen emsal ücretin net veya brüt ücret miktarından birisini esas alabileceklerine' karar vererek ücretlerin brüt üzerinden eşitlenebilmesinin önünü açtı. Devlet üniversitelerindeki brüt maaşların bir kısmını oluşturan [gelir vergisinden istisna olan] birçok tazminat ve ödeneğin vakıf üniversitelerinde olmaması, ödenen net maaşlara bakıldığında büyük farklara yol açmaktadır. Aynı kanun maddesinin gerekçesinde 'Madde ile, vakıf yükseköğretim kurumlarında çalışan öğretim elemanlarının mali haklarının Devlet yükseköğretim kurumlarında çalışan emsalleri ile eşitlenmesi öngörülmektedir' denilmektedir. Mali haklar görüldüğü gibi eşit değildir, dolayısıyla brüt ücreti esas almak eşitliği sağlamamaktadır. Ocak 2022 itibariyle memur maaşlarına yapılan ek zamlar neticesinde devlet üniversitelerinde araştırma görevlisi ücretleri (net) 10.000 lira civarına ulaşmışken bazı vakıf üniversitelerinde araştırma görevlisine bu ücretin yarısının ya da yarısından biraz fazlasının ödendiğini biliyoruz" ifadeleri yer aldı.

"HEPİMİZ AYNI GEMİDEYİZ"

Açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı:

Dahası, vakıf patronlarının devlet üniversitelerinde gerçekleşen ek zam dönemlerini görmezden gelmeleri ve yalnızca sözleşme yenilenirken (senede bir kez) zam yapmaları aradaki makasın iyice açılmasına neden olmaktadır. Yılbaşı zammını birçok vakıf üniversitesi uygulamamakta, akademisyenleri bir sonraki sözleşme dönemine kadar önceki senenin ücretine mahkum etmektedir. Kısacası YÖK Kanunu’nda yapılan değişiklik uyarınca gerçekleşmesi beklenen ücret eşitliği yılan hikayesine dönmüş, ücret eşitsizliği daha da derinleşmiştir. Öyle ki Ocak ayı zammı isteyen Nişantaşı Üniversitesi akademisyenlerine, yönetim 'zam yapmayacağız ama ayrılmak isterseniz size referans oluruz' cevabını verebilecek pişkinlik düzeyine ulaşmıştır. Aynı sorunun yöneltildiği Esenyurt Üniversitesinde verilen cevap şudur: 'Hepimiz aynı gemideyiz.'

Vakıf üniversitelerindeki hak ihlalleri akademisyenlerle de sınırlı değildir. Önceden asgari ücretin biraz üzerinde ücret alan idari kadrodaki çalışanlar yeni yılda asgari ücrete mahkum edilirken birçok yerde yetersiz sayıda istihdam edilen, üniversitenin omurgası olan yemekhane ve temizlik işçilerinin sırtına daha fazla yük binmektedir. Kısacası üniversitenin tüm bileşenleri için durum benzerdir. Krizin faturasını emekçiler ödemektedir."

08-02-2022


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş