Arama sonuçları

Yabancı dil en kolay nasıl öğrenilir?

Yabancı dil en kolay nasıl öğrenilir?

Yabancı dil yeterlilik ölçülerinde başta Avrupa olmak üzere Türkiye yeterlilik düzeyi en düşük ülkeler arasında yer alıyor. Özel İzmir SEV İlköğretim Kurumları İngilizce Bölüm Başkanı Jennifer Öztürkeri dil eğitiminde başarısızlığın nedenlerini “Yabancı dil öğrenmeye geç başlanması, dil öğretiminin bir ‘ayrıcalık’ olması ve eğitimin gramer ağırlıklı olması” diye sıralıyor. 

Öztürkeri, yurtdışında dil eğitiminin erken yaşlarda hatta kreş döneminde başladığına dikkat çekerek, ilkokul ikinci sınıfta başlayan dil eğitiminin daha önce de başlatılabileceğini söylüyor. 

Öztürkeri dil öğretimi ile ilgili önerilerini şöyle sıralıyor:

AYRICALIK OLMAKTAN ÇIKMALI 

Bir ülkenin yabancı dil öğrenimi ile ilgili olarak geliştirdiği tutumlar ve politikalar da çok önemlidir. Yabancı dil öğretiminin bir ‘ayrıcalık’ olmaktan çıkartılıp, devletin eğitim kurumlarında bile çok erken yaşlarda başlaması, devlet televizyonlarında bile yabancı dil programlarının altyazılı olarak verilmesi, yön ve bilgi tabelalarının aynı zamanda yabancı dilde yazılması gibi görünürde önemsiz olan detaylar; ülkenin yabancı dil öğrenimine verdiği önemi göstermekte ve eş zamanlı olarak da öğrenimi kolaylaştırmaktadır.

• Türkiye’de gramer ağırlıklı bir dil eğitimi yaygın bir model olarak uygulanmaktadır. Öncelikle bunun iletişimsel bir yaklaşım ile değiştirilmesi gerekir. İletişimsel yaklaşımda esas; öğrencinin gramer alanında hata yapmaktan çekinmeden akıcılığa odaklandığı bir iletişim modeli benimsemesidir. Bu model, öğrencilerin dil öğrenimini bir amaç olarak görmekten çıkartıp, fikirlerini, duygu ve düşüncelerini ifade etmekte kullanacakları bir araç olarak görmelerini sağlamaya dayanmaktadır. 

GRAMER SÜPER, KONUŞMA SIFIR

• Bir dili dilbilgisi kurallarına uygun kullanmak çok önemlidir. Bu sebeple, gramer öğretiminin önemi yadsınamaz. Ancak çoğu okulda, bu alana gereğinden fazla önem veriliyor, kelime öğrenimi ve akıcı konuşma ikinci plana atılmaktadır. Çevremizde tanıdığımız çoğu insan, gramer konusunda kitap yazacak kderecede uzmanlık sahibi olduğu halde, istediği derecede akıcı konuşma becerisine sahip değildir.

• Erken yaşta dil öğreniminin bir avantajı da; gramere çok fazla ağırlık verilmeyen uzun bir sürenin geçirilmesi ve bu evrede o akıcılığın sağlanmasıdır. Küçük yaştaki çocuklara gramer kurallarını öğretemezsiniz. Onlara öğretebileceğiniz kelimeler ve dil kalıplarını birleştiren çocuklar, yabancı dilde diledikleri gibi iletişim kurabilmektedirler. O akıcılığı zaten sağlamış olan öğrenciler, soyut kavram evresine geçmeleriyle birlikte, gramer kurallarını öğrenip, daha doğru konuşmayı ve yazmayı öğrenirler. 

OKULUN DİL EĞİTİMİNİ NASIL ÖLÇEBİLİRSİNİZ?

Kaliteli dil eğitimi veren okul arayışında olan velilerin,okula sormaları gereken sorulardan bazıları:

• Okulunuzda her seviyede kaç tane ‘nativespeaker’ (ana dili olarak konuşan) öğretmen çalıştırıyorsunuz? Bu öğretmenler çocuğumun kaç saat dersine girecekler?

• Yabancı dil derslerinde sınıf mevcudunuz kaç kişidir?

• Her seviyede haftada kaç saat yabancı dil eğitimi veriyorsunuz?

• Yabancı dil öğretmenlerinizi güncel metadolojik gelişmelerden haberdar etmek ve onları tüm dünyada uygulanan farklılaştırılmış eğitim, teknoloji entegrasyonu, metotlar hakkında bilgilendirmek için ne gibi hizmet içi eğitimler veriyorsunuz?

• Yabancı dil programınızın etkinliğini hangi dış kaynaklı sınavlar ile test ediyorsunuz? Bu sonuçları öğretim programınıza nasıl geri döndürüyorsunuz?

• Öğrenilen yabancı dili, ana dili olarak kullanan öğrenciler ile ortak projeler yapıyor musunuz?

YABANCI DİL NASIL KOLAY ÖĞRENİLEBİLİR?

• HATALARINI ELEŞTİRMEYİN: Bazı veliler, çocuklarının yabancı dilde yaptığı hataların üzerinde gereğinden fazla durarak onlarda kaygıya sebep olmaktadır. Çocuğunuzu dil kullanımında yaptığı hatalardan dolayı eleştirmeyin.

• ŞİKAYETİNİZİ OKULLA KONUŞUN: Okuldaki yabancı dil öğrenimini destekleyici ve teşvik edici bir tutum sergileyin. Çocuğunuzun öğretmeni veya okulun dil programı ile ilgili eleştirinizi çocuğunuzun yanında yapmayın.

• BİRLİKTE KİTAPLAR ALIN: Okulda öğrenilenlerin evde tekrar edilmesine olanak sağlayan imkanlar yaratın. Çocuğunuza yabancı dilde kitaplar satın alın veya okulun kütüphanesinden ödünç alın. Birlikte okuyun. Siz o dilde okuyamasanız bile onun okuduklarını dinleyin. Ondan ne okuduğunu size anlatmasını isteyin. Okuma bilmeyen çocuğunuz için CD’li kitaplar alın.Yaş gelişimsel özelliklerine uygun medya araçlarını kullanın.

• BUZDOLABINIZA ALFABE YAPIŞTIRIN: Mıknatıslı alfabelerden iki set alın. Buzdolabınıza yerleştirin. Akşam yemek yaparken; çocuğunuzdan sizin söylediğiniz kelimeleri o dilde yazmasını, cümle kurmasını ve size okumasını isteyin.

• ŞARKI BESTELETİN: Okulda öğrendiği temalar ile veya konular ile ilgili ona sorular sorun. O konu içerisinde öğrendiği kelimeleri size saymasını, çizmesini, yazmasını, onlarla cümle kurmasını veya bir şarkı bestelemesini isteyin.

• TAKİP VAR PANİK YOK: Çocuğunuzun yabancı dil öğretmeni ile işbirliği içerisinde olun. Evde tüm bunlara ilave olarak neler yapabileceğiniz konusunda fikir alın. Gelişimini takip edin ama gereksiz kaygılara kapılmayın. 

• SABIRSIZ OLMAYIN: Anne-babaların beklentileri, çocukların çok kısa bir süre içinde ‘nativespeaker’ (ana dili olarak konuşan) statüsüne ulaşmalarıdır ki bu rasyonel değildir. Unutmayın ki dil öğrenimi uzun bir süreçtir. 

ERKEN DİL ÖĞRENMENİN AVANTAJLARI NEDİR?

• Çok çabuk öğrenirler. Beyin gelişimleri yeni bilgilerin kodlanmasına çok uygundur.

• Dil öğrenmenin en önemli unsuru olan tekrar etme etkinliğini şarkı ve oyunlar ile bıkmadan, zevk alarak yapabilirler.

• Hata yapmaktan korkmazlar, dilde risk alabilirler.

• Kopya etme yetenekleri çok gelişmiştir. Öğretmenlerinin telaffuz ve aksanını kopyalayabilirler.

• İşlemsel hafızaları geniştir, henüz fazla bilgiyle dolu değildir ve böylelikle gelen yeni verileri daha hızlı şekilde işleyebilir ve kalıcı hafızaya aktarabilirler.

 

19-03-2016


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş