Arama sonuçları

Yabancı dile verilen önem Türkçe’yi gölgede bırakıyor

Yabancı dile verilen önem Türkçe’yi gölgede bırakıyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde "Bizim Yunus" Yılı Açılış Töreni'nde konuştu. Erdoğan,  "Yunus Emre'nin 700'üncü vefat yılına istinaden 'Dünya Dili Türkçe' adıyla bir seferberlik ilan ediyoruz" dedi. Erdoğan, dilini kaybeden bir milletin hafızasını, benliğini ve hatta inancını kaybedeceğine dikkati çekti. Erdoğan, "Ana dilleriyle bağları zayıflayan toplumların zamanla sürüleşmesi, sömürgeleşmesi, kimliksiz hale gelmesi kaçınılmazdır. Bunun için Türkçe'mize sahip çıkmalıyız. Sadece kendimiz sahip çıkmakla kalmamalı, Türkçe'mizi dünya dili haline getirmeliyiz” dedi.

Erdoğan, yaklaşık 12 milyon kilometrekarelik bir coğrafyada 250 milyonu tek millet, tek yürek, tek bilek yapan Türkçe'nin dünyada en çok konuşulan 5'inci büyük dil olduğuna işaret etti. Erdoğan, "Bugün 35 ayrı ülkede ya ana dil ya ikinci dil yahut yabancı dil olarak Türkçe ile anlaşılabiliyor. Vatanları, bayrakları, devletleri ayrı olan yüzlerce milyon insanı aynı gönül paydasında buluşturan Türkçe'dir" diye konuştu.

YABANCI DİLE VERİLEN ÖNEM TÜRKÇE’Yİ GÖLGEDE BIRAKIYOR

Bugün Türkçe'de bir çoraklaşma sürecinin yaşandığına vurgu yapan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Yabancı dile verilen önem maalesef  Türkçe'mizi gölgede bırakıyor. Hatta kimi yerlerde yabancı dille eğitim Türkçe eğitimin önüne geçiyor. Üniversitelerde öğrencilerimiz bırakınız Yunus'ları, Fuzuli'leri, Emrah'ları, Reşat Nuri'leri, Refik Halit'leri, Peyami Safa veya Tanpınar'ları bile okumadan hatta adını duymadan diploma alabiliyor. Bunun yanında gazetecilerimizden akademisyenlerimize kadar okumuş yazmış insanlarımızın bir bölümü Türkçe'ye yeterince özen göstermiyor. Özellikle sosyal medya dili gençlerimiz arasında geçerli bir yazı diline, iletişim diline dönüşüyor. Anlamsız kısaltmalar, aralara serpiştirilen yabancı kelimeler, bozuk cümleler, saçma ifadeler günden güne sıradan hale geliyor. Tabelalarda, yazışmalarda ve konuşmalarda şahit olduğumuz yabancı kelime kullanma hastalığı artık geleceğimizi tehdit eder bir boyuta ulaşmıştır. İşte Kızılay Meydanı'ndan şöyle aşağı doğru inin bütün dükkanların tabelaları adeta bizim dilimizi tehdit ediyor. İstanbul'un da öyle her yerde öyle. Dilimizi kısırlaştıran, nesiller arasındaki iletişimi yok eden, Türkçe'den ziyade nevzuhur bir kuş dilini andıran bu çürümeye dur demek mecburiyetindeyiz."

Erdoğan, dilin iletişim aracı olmasının yanında en büyük zenginlik olduğunu belirterek, "İnsan sahip olduğu kelimeler kadar kendini gerçekleştirir. Yüz kelime ile konuşan birisi ile bin kelime ile düşünen birisi aynı değildir. Bin kelime ile ömrünü tüketene nazaran on bin kelime ile yaşayan kişi hayattan on kat daha fazla lezzet alır, hayatın anlamını on kat daha fazla kavrar, insanlığa 10 kat daha fazla katkı verir." ifadelerini kullandı.

MİLLİ BİR SEFERBERLİK

Milli bir seferberlik ruhuyla çalışarak gençlere sözün, dilin, her biri asırlık tecrübelerin taşıyıcısı olan kelimelerin, kavramların, ifadelerin kıymetinin en iyi şekilde anlatılması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, "Kültür emperyalizmine karşı kuracağımız en güçlü savunma hattı öncelikle dilimizi korumaktır." dedi.

Kendi anadilini en doğru ve güzel şekilde konuşamayan bir toplumun başkalarına da katkı sağlayamayacağını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkçe'yi korumadan ne milli kimliğimize sahip çıkabiliriz ne Türk dünyası ile olan bağlarımızı güçlü tutabiliriz ne de küresel hedeflerimize ulaşabiliriz. Dilimiz güç kaybettiği sürece siyasi sınırlarımızın da ortak kültür ve medeniyetimizin de haritalarda yalnızca bir çizgiden ibaret kalmasına mani olmayız. Geleceğimize yapacağımız en önemli yatırımlarından biri, yabancı kavramların istilası karşısında güzel Türkçe'mizi korumak, geliştirmek, zenginleştirmek olacaktır."

ÖĞRETMEN VE AİLELERE GÖREV DÜŞÜYOR

Erdoğan, bu konuda ailelere, öğretmenlere, münevverlere, Türk dili ile ilgili çalışma yapan kurum ve sivil toplum kuruluşlarına önemli görevler düştüğünün altını çizdi.

Yunus Emre'nin "Dil, hikmetin yoludur" sözlerini hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Yitik kaybedildiği yerde bulunur' diyerek hikmet arayışımızı Türkçe'mizden başlatmalı, hep birlikte 'Dünya dili Türkçe' demeliyiz. Bunun için Yunus Emre'nin 700'üncü vefat yılına istinaden 'Dünya Dili Türkçe' adıyla bir seferberlik ilan ediyoruz. Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Politikaları Kurulumuz tarafından hazırlanan 224 etkinliği 2021 yılı içerisinde 18 ayrı bakanlık, kurum, sivil toplum kuruluşu marifetiyle hayata geçireceğiz."

 

16-02-2021


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş