Bakan Selçuk: Özel gereksinimli her bir evladımızın eğitim hakkını koruyacağız

Bakan Selçuk: Özel gereksinimli her bir evladımızın eğitim hakkını koruyacağız. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Dünya Engelliler Farkındalık Günü’nde özel öğrenciler ve aileleriyle buluştu.

4. sınıf öğrencileri Alper Samet Dede, Yiğit Alp Yöntem; 5. Sınıf öğrencileri Bekir Balkan Albay, Eyüp Buğra Abacı ve Aslı Yoldaş ile sıcak bir sohbet gerçekleştiren Bakan Selçuk, duyduğu her melodiyi çalabilen “mutlak kulak” olarak isimlendirilen yeteneğe sahip Alper Samet Dede’nin kemanıyla çaldığı “Vardar Ovası” türküsüne eşlik etti.

Selçuk, bu buluşmanın ardından Türkiye’nin dört köşesinden özel öğrencilerin aileleriyle video konferansta bir araya geldi. Aileler eğitim alanındaki taleplerini Bakan Selçuk ile paylaştı, çözüm yolları ele alındı.

“Dünya Engelliler Farkındalık Günü’nde yapmamız gereken en önemli iş, kafalarımızın içinde başlıyor: empati kurmak.” diyen Bakan Selçuk, özel gereksinimi olan vatandaşları daha iyi anlamak ve sosyal çevredeki yaşamlarını kolaylaştırmak, normalleştirmek için ilk önce farkındalığın pekiştirilmesi gerektiğini belirtti.

'YAPTIĞIMIZ TÜM ÇALIŞMALARDA ÖĞRENCİLERİN ÖNÜNDEKİ ENGELLERİ KALDIRMAYI HEDEFLİYORUZ'

Özel eğitim ihtiyacı olan tüm bireylerin eğitim hakkını güvence altına almanın, Bakanlığın asli yükümlülüklerinden olduğunu belirten Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Şu ana kadar yaptığımız ve bundan sonra yapacağımız çalışmalarda engelli öğrencilerimizin eğitimlerinin önündeki engelleri kaldırmayı, eğitim imkânlarını artırmayı hedefliyoruz. Eğitimde adalet temelli bir yaklaşımı güçlendirmek için hayata fiziksel ve zihinsel dezavantajlarla devam eden çocuklarımızın hakkına sahip çıkmak bizim önceliğimiz. Bilmenizi isterim ki biz, sadece bugün değil; her gün, her şart altında, bu farkındalıkla özel evlatlarımıza ve sizlere daha çok ulaşma ve destek sağlama gayretindeyiz. Kafaların içindeki engelleri kaldırmak, özel gereksinimli her bir evladımızın eğitim hakkını korumak için biz buradayız." 

Salgın sürecinde de özel gereksinimli öğrencilere ve ailelerine yönelik özel içerikler hazırladıklarına dikkat çeken Bakan Selçuk, “ÖzelimEğitimdeyim” mobil uygulaması ve “Okuyan Balık” gibi özel olarak hazırlanan etkileşimli dijital ve basılı kaynaklarla özel gereksinimli öğrencilerimizin uzaktan eğitim sürecini sürekli olarak dinamik tutma çabasındayız” dedi.

Bakan Selçuk, TRT EBA kanallarında her derse işaret dili çevirisi eklendiğini, işaret dili eğitimi verildiğini, kanallarda özel gereksinimli öğrenciler için “özel eğitim kuşağı” olduğunu da hatırlatarak uzaktan eğitimdeki etkileşimi güçlendirmek için yeni projeler üzerinde çalıştıklarına da dikkat çekti.

HAYAT BOYU ÖĞRENME KURUMLARINDA 5 ENGEL GRUBUNA YÖNELİK 715 KURS BULUNUYOR

“Özel evlatlarımız; siz anne babalara, bizlere ve öğretmenlerine verilmiş son derece hassas emanetlerdir” diyen Bakan Selçuk, bu emanete sahip çıkmanın ailelerin olduğu kadar Bakanlığının da mesuliyetinde olduğunu belirtti. 

Özel çocukların velilerinin tüm veliler içinde ayrıcalıklı bir yere sahip olduğunu vurgulayan Selçuk, daha fazla duygusal ve maddi yükü sırtlanan anne babaların yalnız ve çaresiz olmadıklarının altını çizdi.

Türkiye genelindeki hayat boyu öğrenme kurumları aracılığıyla özel eğitim ihtiyacı olan öğrencilerin fiziksel, duygusal, akademik ve mesleki gelişimleri için hazırladıkları birçok çalışma olduğunu ifade eden Selçuk, sözlerine şöyle dedi:

“Görme, işitme, ortopedik engelli bireyler ile otizmi olan ve zihinsel engelli çocuklarımız için eğitim öğretim çalışmalarımızı bilimsel veriler doğrultusunda derinleştirerek sürdürüyoruz. Bu kapsamda, özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin hayat boyu öğrenmeye erişiminin artırılması için sistemde 5 engel grubuna ait 715 kurs programı mevcut.” Millî Eğitim Bakanlığı olarak ailelere duygusal destek vermek, bilgilerini artırmak ve işlerini kolaylaştırmak için çalıştıklarını belirten Selçuk, ilk kez özel eğitime gereksinim duyan bireylerin ailelerine yönelik kurslar hazırladıklarını, şu an 12 başlıkta kurs programı bulunduğunu söyledi.

Selçuk, aileler için tanımlanan programların normalde 12 kursiyerle açılabilirken hayat boyu öğrenme kurumlarında bir kişinin talebiyle dahi başlatılabildiğini hatırlattı. Selçuk, kurs almak isteyen velinin, kendisine en yakın hayat boyu öğrenme kurumuna doğrudan başvurması ya da bu kurumun internet sayfasından talebini bildirmesinin mümkün olduğunu belirtti.