Bazı velilerimiz okullar paralarını gasp etmiş gibi davranıyor

Bazı velilerimiz okullar paralarını gasp etmiş’ gibi davranıyor. Türkiye Özel Okullar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Nurullah Dal, tüm dünya gibi Türkiye’nin de olağanüstü bir dönemden geçtiğini söyleyerek, bazı velilere sitem etti:

BAZI VELİLERİMİZ OKULLAR PARALARINI GASP ETMİŞ GİBİ DAVRANIYOR

“Bazı veliler sanki okullar paralarını gasp etmiş gibi davranıyorlar. Neden bu kadar yıkıcı oluyoruz? Burada çalışan insanlar var, bunu yapmayın lütfen. Bu bir salgın, okulların elinde olan bir durum değil. Bunu böyle bir olağanüstü dönemde yapmayın lütfen. Bu kurumlar size hizmet vermeye, siz de hizmet almaya devam edeceksiniz.”

Dal, birçok sektör gibi özel okulların da tahsilatın yapılamaması ve önümüzdeki senenin kayıtlarının yapılamamasından dolayı finansal akışlarda ciddi sıkıntılar yaşadıklarını söyledi. Dal, “Uzaktan eğitim ile tasarruf edildiği sanılıyor ama daha fazla maliyet geldi. Bu süreçte çok ciddi teknolojik altyapı ilaveleri gerekti. Öğretmenlere daha çok iş yükü geldi. Ciddi masraflar yapıldı” diyor.

ÖZEL OKUL KRİZİ KAPIDA MI?

Hiçbir dönemde bu kadar finansal sıkıntı yaşanmadığını söyleyen Dal, “Özel okullar için önümüzdeki sene bir kriz olabilir mi?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Şu anda özel okulların çoğunda ekonomik sıkıntı yaşanıyor. Erken kayıt, yeni kayıt planlama için çok önemli. Şu anda belirsizlik var. Her şey durdu.”

LGS, AĞUSTOS’A KALIR DİYE DÜŞÜNÜYORUZ

Biz Liseye Geçiş Sınavı’nın (LGS) ağustos ayı başında yapılacağını düşünüyoruz. Bakanlıktan da izin isteyeceğiz. 8 ve 12’ler için azaltılmış sınıf uygulaması yapmak istiyoduz.”

pervinkaplan instagram hesabından Türkiye Özel Okullar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Nurullah Dal ile canlı yayın yaptık. Dal’a velilerin aklındaki soruları yöneltirken, yayını izleyenler de soruları ile katıldı.

İşte Dal’ın Pervin Kaplan’a açıklamalar:

MİLLİ EĞİTİM BAKANI İLE GÖRÜŞECEĞİZ

Eğitim alanındaki özel öğretim kurumları olarak 5 sivil toplum örgütü olarak birlikte hareket ediyoruz ve bu süreci birlikte yürütüyoruz. Yarın TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun başkanlığında 5 STK temsilcisi Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ile online toplantı yapacağız. Burada özel öğretim kurumlarında telafi eğitiminin detayları konuşulacak.

BAKANLIKTAN SÖZLÜ İZNİMİZİ ALDIK

Bakanlıktan biz bir ay önce telafi eğitim konusunda sözlü iznimizi aldık. Bizim telafi eğitimi vermemizin şart olduğunu söyledik. Uzaktan eğitim, eğitimin bir parçası ama eğitimi bu şekilde yüzde yüz tamamlamak mümkün değil. Telafi eğitiminin bir kısmı uzaktan eğitim ama mutlaka bir kısmı da yüz yüze eğitimden oluşmalı. Yüz yüze eğitimi mutlaka yapacağız. Okulların yüzde 90’ı şu anda uzaktan eğitim yapıyor.

YAZIN TELAFİ EĞİTİMİ OLACAK

MEB de telafi eğitim üzerine çalışma yapıyor. Yazın telafi eğitimi yapılacak. Ama tüm yazın telafi eğitimi ile geçmeyeceğini Bakan Selçuk da açıkladı. Yaz aylarında telafi eğitimi yapılmasına ilişkin kanun da çıktı.

OKULLAR MAYIS’IN ORTASINDA AÇILABİLİR ÜMİDİMİZ VAR

Bilim Kurulu’ndan gelen haberlere göre, Kültür Bakanı’nın, Turizm Bakanı’nın otellerin açılabileceğini yönelik açıklamalarından da yola çıkarak, 15 Haziran’dan sonra normalleşme olacağı beklentisi var. Biz de aynı ümidi taşıyoruz. Biz, yaz tatiline girilmeden önce okulların açılmasını ümit ediyoruz. Mayısın ortasında okulların açılması ümidimiz çok yüksek. Şu anda 30 Nisan olarak belirleniyor ama biz büyük ihtimal bir hafta, 15 gün daha uzayabilir. 15 Mayıs’tan sonra açılsın istiyoruz. Gerçi araya bayram da girecek. Haziran başı olabilir. Bir ülkede okulların kapalı kalması çok karamsarlık yaratıyor. Hem ülkenin hem çocukların psikolojisi için okulların açılması çok önemli. Tabi ki sağlık çok önemli ama psikolojik ve sosyolojik açıdan da düşünmek gerekiyor. Bunlar da önemli.

TELAFİ EĞİTİMİ İÇİN İKİ İHTİMAL VAR

Eğer okullar Mayıs’ın ortasında ya da sonunda açılırsa bu durumda bir telafi talebimiz var. Biz sadece özel okullar olarak bunu talep ediyorduk ama şu anda Milli Eğitim Bakanımız da tüm okullar için hazırlık yapıyor. Bunun zamanlaması belli değil sadece.

İki ihtimale göre hareket ediyoruz. Birincisi; Mayıs sonu okullar açılırsa 1 Haziran-15 Temmuz arasındaki süreçte telafi yapmayı öngörüyoruz. Bu yaz tatiline girmeden önce yapmamız anlamına geliyor. Bu süreye kadar online eğitim yapılacak. Bunu çok arzu ediyoruz. Çünkü Temmuz sonunda üniversite sınavı var.

LGS, AĞUSTOS BAŞINA ERTELENEBİLİR

Liseye Geçiş Sınavı (LGS) da var. Kaldı ki LGS’nin de üniversite sınavından sonraya, Ağustos başında yapılması söz konusu. İzlenimler bu şekilde. Eğer 30 Nisan’da okullar açılamazsa, Haziran’a uzarsa bu doğru bir zamanlama olmaz. Hazırlık için çocuklarımıza bir fırsat tanımak lazım. O yüzden bizim birinci alternatifimiz bu. Böylece sınava hazırlanan çocuklarımız açısından da çok ideal bir tarih olacak böyle yapılabilirse.

OKULLARIN AÇILMASI ÖTELENEBİLİR

Ama bu olmazsa Bilim Kurulu haziranda da izin vermezse ikinci alternatif şöyle: Telafi eğitimin bu sefer bir dahaki senenin önüne konulması. Normalde okulların açılma tarihi 8 Eylül-11 Eylül arası oluyor. Bizim talebimiz, bu önümüzdeki eğitim-öğretim döneminin 2020-2021 öğretim döneminin 1 Ekim sonrasında ki bu da 5 Ekim Pazartesi olarak görülüyor, 5 Ekim’de başlaması. Bu çok büyük bir kayıp değil, 3 haftalık bir erteleme. Ama Eylül ayını kazanmış oluyoruz. Telafi eğitimini tamamlama fırsatı olacak böylece.

İKİ AY TATİL OLABİLİR

Sınavları da düşünürsek, Temmuz’u bir şekilde kesin alacağız çocuklardan. Amacımız, iki ay çocuklara tatil imkanı sağlamak.

8 VE 12’LER İÇİN FARKLI İZİN İSTİYORUZ

Burada şuna dikkat etmek gerekiyor; buradaki telafi eğitimi tüm ara sınıflar için iyi ve yerinde bir karar ama 8 ve 12’nci sınıfları unutmamak lazım. Bu çocuklar lise ve üniversite sınavlarına girecekler. Eğer sınavlar temmuz sonu ve ağustos başı gibi yapılacaksa Temmuz’da her ne olursa olsun 8 ve 12. sınıflar için kurumlarımıza müsaade edilmesini istiyoruz. Seyreltilmiş sınıflarda gerekirse biz 10 kişilik sınıflar halinde düzenleriz bu çocuklarımızın sınav öncesi bir telafi yapmak istiyoruz.

ÖZEL OKULLAR BU SÜREÇTE KAR ELDE ETMEDİ

Bütün okullar telafi yapacak sadece özeller değil. MEB, bunun için bir süre tanımlayacak. Hatta uzaktan eğitim ile ilgili eksiği olanlar da buna göre hazırlanacak. Kaldı ki okulların yüzde 90’ı uzaktan eğitim yapıyor.

Uzaktan eğitim ile tasarruf edildiği sanılıyor ama daha fazla maliyet getiriyor. Bu süreçte çok ciddi teknolojik altyapı ilaveleri gerekti. Öğretmenlere daha çok iş yükü geldi. Ciddi masraflar yapıldı. Bu bizim sorunumuz ama biz eğitimi tamamlamak için üzerimize geleni yapıyoruz.

ÜCRET İADESİ YAPILIR MI?

Bir ücret iadesinin olması gerekeceğini düşünmüyorum. Okullar üzerine düşeni yapıyor. Servis ve yemek günlük hizmet verilir. Bu noktada hizmet veremeyen ve alamayan bir kitle var. Diyelim ki okul 60 okul günü hiç hizmet olmadıysa, telafi yapıldığında dört hafta yapılırsa yirmi güne tekabül eder. Bu durumda 40 gün velinin alacağı olur. Her kurum ya geri ödeyecektir ya gelecek yılın hizmetinden düşerek mahsuplaşılacaktır. Ama süre şu anda belirsiz.

4 AYLIK TAKVİM RİCA EDECEĞİZ

Bakan Selçuk’tan özellikle 30 Nisan’da okulların açılmasına yönelik tarihte uzatma olursa bize dört aylık bir takvim vermesini rica edeceğiz. Biz de ona göre planlama yapacağız. Servis ve yemekte yapılamayan hizmetin karşılığı bu dönemin sonucu ortaya çıkacaktır. O gün de ya mahsuplaşma ya da bir sonraki yılın hizmetine eklenecektir.

TELAFİ EĞİTİMİNE KATILIM ZORUNLU

Telafi eğitimine katılım zorunlu olacak, devamsızlığa bakılacak, sınıfta kalma söz konusu olabilir. Telafi eğitiminin serbest bırakılmaması için Bakan Selçuk’a da öneride bulunacağız. Sınav olmasın ama performans ölçülsün. Çocukların çok ciddi akademik kaybı oluşabilir. Üniversite gibi değil bu, bir dönemi donduramazsanız. Burada yaşıyla ilgili çocukların kaybı olabilir. Çocukların eğitiminin hem akademik hem psikolojik olarak tamamlanacağı tek yer okuldur.

ÖZEL OKULLARDA KRİZ KAPIDA MI?

(Koronavirüs nedeniyle işini kaybeden, maaşı düşen veliler var, özel okullar zam yaparken bunları göz önünde bulunduracak mı?)

En pahalısından en düşük fiyatlısına bütün özel okullar, velinin verdiği ücretle ayakta duruyor. Dışardan bir desteği yok. Biz velilerimizle varız. Velilerimiz bizi terk ederse, bizle yürümezse biz de yürüyemeyiz. Bunun bilincinde bütün kurumlarımız. Gereken neyse üzerlerine düşeni yapacaklardır.

ÖNÜMÜZDEKİ YILIN PLANINI YAPAMIYORUZ

Kurumlar şu anda erken kayıt döneminde ama en büyük sorun şu planlama yapamıyoruz. Kaç öğretmen çalıştıracağız, kaç öğrencimiz olacak bilemiyoruz. Haziran sonuna kadar kurumlarda öğrenci sayımız belli oluyordu. Bu süreye kadar velilerimiz kayıtlarını tazeler, yeni kayıtlarını yapardı. Biz de ona göre temmuz ayında her şeyi planlamış olurduk. Ama şimdi her şey durdu. Normalde 3-5 taksiti kalan veliler var onlar da zorlanabiliyor. Yeni kayıt yapmada soru işareti olan çok veli var. Bekleyim diyen çok veli var.

FİYAT ARTIRMAMA HAZIRLIĞI YAPILIYOR

Genel gözlemim şöyle; birçok okulumuz fiyatını artırmama hazırlığı yapıyor. Birçok okul kendi velilerinin yaşadığı ekonomik sıkıntılar karşısında burs sistemini nasıl daha efektif hale getiririz diye çalışma yapıyor.

HİÇ BU BOYUTTA KRİZ YAŞAMADIK

Bu kadar sene velilerimizle birlikte yürümüşüz. Bu olağanüstü durumda biz de velimizi nasıl destekleriz diye düşünüyor okullar. Biz bu tip krizleri daha önce de yaşadık ama bu boyutta hiç yaşamamıştık.  Şu anda özel okulların çoğunda ekonomik sıkıntı yaşanıyor. Erken kayıt, yeni kayıt planlama için çok önemli. Şu anda belirsizlik var.

VELİLERİMİZ OKULLARINA SAHİP ÇIKMALI

Velilerimizin kurumlarına sahip çıkmalarında çok büyük fayda var. Özellikle bağımsız anaokullarımız çok büyük sıkıntıda. Bu kurumların ayakta kalmasını sağlamaları lazım. Hiçbir gelirleri olmadığı halde tüm masrafları aynı şekilde devam etmekte. Ve 15 Mart’tan itibaren gelirleri neredeyse yüzde 90 durmuş, ama masrafları yüzde 100 devam ediyor. Bakanlıktan da okulöncesi kurumlar için özel taleplerimiz olacak.

Birçok sektör gibi özel okullarda da tahsilatın yapılamaması ve önümüzdeki senenin kayıtlarının yapılamamasından dolayı finansal akışlarda ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Bazı okullarımızda bunu gözlemliyoruz. Sistem olarak erken kayıt çok önemliydi ve planlama için çok önemli. Bizim bütün giderlerimiz minimum 12 ay olmak üzere net ve kesindir. Öğretmen, kira sözleşmeleri 12 aylık taahhüt gerektiriyor. Velimiz de geliyor bu yıl sekizinci sınıf eğitimini sizden almak istiyorum diyor ve ona göre sözleşme yapılıyor veliyle. Veli isterse arada çocuğunu alıp gidebilir ama biz taahhüt ettiğimiz her hizmeti yerine getiriyoruz, getirmek zorundayız.

OKULLAR NE YAPACAK?

Velilerimizin bunu da düşünerek hareket etmesinde fayda var. Eğer okullar tahsilatını yapamazsa, başka bir geliri de yoksa okullar da ne yapabilir? Şu anda kurumların ayakta kalmasını kendi ceplerinden masraflarını karşılamalarından kaynaklanıyor.

Böyle bir ortamda velilerimizden de anlayış bekliyoruz. Siz Mart’ın 15’ine kadar o okuldan hizmet almışsınız, önünüzde iki ay kalmış, bu süreçte salgın nedeniyle okullar tatil edilmiş. 3 gün sonra bazı veliler para derdine düştü. 1 milyon 350 bin velilimiz var, bunların 5-10 bininden bahsediyorum. Hala bunu devam ettiren de bu velilerimiz.

OKULLAR PARALARINI GASP ETMEDİLER

Sanki okullar paralarını gasp etmiş gibi davranıyorlar. Ama mart ayına kadar hizmet almışsın. Üstelik sistem, eğitim devam ediyor, orada öğretmenler var, çalışanlar var. Son iki ay kalmış neden bu kadar yıkıcı oluyoruz? Burada çalışan insanlar var, bunu yapmayın lütfen. Üstelik bu bir salgın, okulların elinde olan bir durum değil. Bunu böyle bir olağanüstü dönemde yapmayın lütfen. Bu kurumlar size hizmet vermeye, siz de hizmet almaya devam edeceksiniz.

SALGINLAR VELİ-OKUL SÖZLEŞMESİNE GİREBİLİR Mİ?

Her şey normale döndüğünde, bütün kanunlar ve yönetmelikler değişecek bence. Bu tür salgınlar okul sözleşmelerine de yönetmeliklere de girecektir. İki tarafı da koruyacak şekilde hem özel okulu hem veliyi koruyacak şekilde düzenlemeler yapılmalı.