Arama sonuçları

CERN’de geçen 30 yılın tecrübesini öğrencilerle paylaştı

CERN’de geçen 30 yılın tecrübesini öğrencilerle paylaştı

Ünlü fizik profesörü ve CERN’in önde gelen bilim insanlarından Dr. Walter Scandale,  TEV İnanç Türkeş Özel Lisesi aracılığı ile Türkiye’ye gelerek üstün potansiyelli liseli öğrenciler ve alanının öncüsü akademisyenlerle buluştu. Parçacık fiziği ve yüksek enerji fiziği alanında yarım asrı aşkın deneyime sahip Scandale, CERN’de 30 yılı aşkın süredir görev yapıyor ve Büyük Hadron Çarpıştırıcısı’nın (LHC) mıknatıs sistemlerinin tasarımı ve ışın dinamiği optimizasyonunda önemli roller üstlenmiş bir fizikçi. 

Scandale, yaptığı sunumda parçacık fiziğinin yalnızca evrenin sırlarını çözmekle kalmayıp tıptan iletişime, günlük hayattan teknolojiye kadar birçok alanda yaşamı nasıl dönüştürdüğünü CERN’de deneyimlediği örneklerle anlattı.

BAŞARISIZ OLABİLİRSİNİZ AMA 

İlimde başarısızlığın kaçınılmaz olduğunu değinen Scandale şöyle dedi: “Yaptığınız işlerin yüzde 90’ı başarısız olabilir. Önemli olan, kalan yüzde 10’u tanıyabilmek ve bu potansiyelden ilerlemeyi bilmek. Çabanızın içinden parlayan o küçük ama kıymetli parçayı fark ederek onun peşinden gitmek, gerçek keşfin kapısını aralar. Bu, ileride bilim yolculuğunuzda karşılaşacağınız kültür. Gerçek ilerleme, vazgeçmeden denemeye devam edenlerin işidir.” 

SANAT VE BİLİM DENGESİ

Lise öğrencilerinden gelen “Sanat ve bilim arasındaki denge hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce sanat bilim için midir, yoksa bilim sanat için mi? Yoksa ikisi eşit midir?” sorusuna CERN’de sanat ve bilimi bütünleştirmeye yönelik bir merkezin olduğu örneği ile yanıt veren Scandale şunları anlattı:  “Bence bu ikisi birbirini tamamlayıcı nitelikte; birinin diğerinden üstün olduğu bir durum yok. Temel fark şu: Bilim, entelektüel çabanın bir ürünü ve bu da yaşam boyu süren bir çaba gerektiriyor. Sanat da böyle bir yapıya sahip ama daha çok sanatçının kendi iç dünyasını ifade etme biçimiyle, bir yetenekle ilgilidir. Bilimde ise anlayışınızı ve bilginizi ifade etmeniz gerekir. Çok çalışmalı, ne yaptığınızı bilmelisiniz ve en önemlisi hata yapmayı da kabul etmelisiniz. 

Einstein’ın genel görelilik kuramı, kendisinden bir asır önce yaşamış bir matematikçinin bilgisine dayanıyordu. Tamamen teorik olan bu geometri olmasaydı, genel görelilik teorisi mümkün olamazdı. Bu örnek bile bilimsel düşüncenin ne kadar birbirine bağlı olduğunu gösteriyor. Bilim, bireysel çabanın yaratıcılığın temeli olduğu bir alan. Ancak aynı zamanda bu bireysel çaba, çoğu zaman sanatta şart olmayan ortak çalışmayla da desteklenmek zorundadır.”

HANGİ ÖĞRENCİLER ETKİLİYOR?

Scandale, kendisini en çok etkileyen öğrencileri ise şu sözlerle anlattı: 

Bilimsel merakları, sorgulayan zihin yapıları ve etkileyici enerjileriyle karşılaştığım öğrenciler beni fazlasıyla etkiledi. Türkiye’de bu kadar genç yaşta, bilime bu denli tutkuyla bağlı bireylerle bir araya gelmek umut vericiydi. Onlarla geçirdiğim vakit, bilimin evrensel bir dil olduğunu ve tutkuyla birleştiğinde dünyanın her köşesinde filizlenebileceğini bana bir kez daha gösterdi.” 

500’e yakın bilimsel yayını olan 35 yüksek lisans ve doktora öğrencisine danışmanlık yapmış olan Scandale, günümüzde CERN’deki UA9 iş birliğinin sözcüsü ve Imperial College London’da bilimsel çalışmalarına devam ediyor.

05-05-2025


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş