Uzmanlar uyarıyor: Tercih eden yok, çocuk doktoru bulamayacağız

Ülkede 8 bine yakın pediatri uzmanı bulunuyor. Bu alana ilgi giderek azalıyor. Gençler, çocuk hastalıkları uzmanı olmak istemiyor. Pediatri büyük çıkmazda. Doğu ve Güneydoğu başta olmak üzere Marmara ve Trakya bölgesindeki birçok hastanede pediatri asistanı yok. Bu yüzden pediatri bölümleri kapatılıyor.  BirGün’den Sibel Bahçetepe’nin haberine göre, çocuk sağlığı ve hastalıkları bölümü ciddi çıkmazda. Geçmişte Tıpta Uzmanlık Sınavı'nda (TUS) en yüksek puanla alım yapan çocuk sağlığı ve hastalıkları branşı, son yıllarda hızla kan kaybediyor.

KADROLAR BOŞ KALIYOR

Pediatri bölümünün hem TUS kadroları hem de kamuda açılan kadroları büyük oranda boş kalıyor. Giderek tercihi ve puanı düşen pediatrinin içinde bulunduğu çıkmaz ciddi sorunları da beraberinde getiriyor. Yoğun iş yükü, nöbet fazlalılığı, ekonomik ve özlük haklarının yetersizliği, şiddet, malpraktis (hatalı tıbbi uygulama) davaları gibi pek çok faktörün pediatriye olan ilgiyi azalttığıı söyleyen hekimler "Bu durum kamu hastanelerinde ciddi sorunlara yol açacak. Gençleri bu alana teşvik etmeliyiz" dedi.

Türk Pediatri Kurumu’nun (TPK) Kuzey Kıbrıs'ta düzenlediği 60. Türk Pediatri Kongresi'in bu yılki temasını "Pediatri’nin değişen ve zorlaşan yüzü" oluşturdu. Pediatride artan zorluklara dikkat çekilen kongrede çocuk sağlığını bekleyen tehlikenin boyutları gözler önüne serildi.

ÇOCUK DOKTORU YOK

TPK Başkanı Prof. Dr. Özgür Kasapçopur, son yıllarda TUS'ta pediatrinin gençler tarafından tercih edilmediğine değinerek, şu uyarılarda bulundu: "Birçok yerde asistanımız yok. Pediatride bazı klinikler boş kalıyor ne yazık ki. Gençleri özendirmek lazım. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da hiç asistan olmayan illerimiz var. Bu da önemli bir sorun olarak karşımızda duruyor. Bunu çözmek zorundayız. Sadece Doğu ve Güneydoğu Anadolu değil İstanbul'da da çok iyi bilinen hastanelerde yok. İstanbul'da pek çok hastanenin acillerinde çocuk doktoru yok. Çok ciddi bir sorun bu."

TPK Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Haluk Çokuğraş, sayıları 8 bine yaklaşan çocuk hekimlerinin birçok ciddi sorunu bulunduğunu anımsatarak, şunları söyledi: 

“Ciddi bir hasta yükü ile karşı karşıyayız. Ayrıca hekimlere karşı şiddet dalgasından en fazla etkilenen grubuz. Mecburi hizmet adı altındaki dayatmaya çocuk hekimleri olarak iki kez yaşıyoruz. Önce hekim olarak mecburi hizmet yapıyoruz. Sonra yan dalda uzmanlaşmaya gidince bir kez daha mecburi hizmet yapmak durumunda kalıyoruz. Bu durumda hekimler ne zaman aile kuracak, çocuklarını nerede nasıl yetiştirecek? Dernek olarak etkimiz kısıtlı ama bu konular üzerinde çalışmalarımız devam ediyor."

HEKİM BULAMAYACAĞIZ

Türk Pediatri Kongresi Başkanı Prof. Dr. Nur Canpolat ise Türkiye’de çocuk hekimlerinin sayısında düşüş yaşandığını, hatta hiç tercih edilmeyen iller olduğunu belirterek, şöyle dedi:

"Bu gidişle çocuklarımıza bakacak hekim bulamayacağız. Pediatri, hekim adayları tarafından tercih edilmeyen bir branş oldu. Daha önce yüksek puan alanların tercihi durumundayken şimdi alt sıralara düştü. Gençler pediatriyi çok yorucu buluyor. Emeklerinin karşılığını alamadıklarını söylüyor. 'Hekime karşı şiddeti en çok çocuk doktorları yaşıyor, hekime açılan malpraktis davaları çok fazla' diyorlar. Kuşak değişti. Sonuçta kuşağın öncelikleri değişti."

Prof. Dr. Kenan Barut da Sağlık Bakanlığı'nın da sorunun farkında olduğunu kaydederek "Doğuda bazı tıp fakültelerinin pediatri bölümleri kapanmanın eşiğinde. Sadece birkaç doktor kaldı. Ancak bunun için önce hekimlerin özlük haklarının güvence altına alınması gerekiyor" diye konuştu.

HER 5 ÇOCUKTAN BİRİ BÜYÜYEMİYOR

Türk Pediatri Kurumu'nun 5 bin çocuğu incelediği araştırmaya göre Türkiye’de çocukların yüzde 22’si beslenme bozukluğu yaşıyor. Yani 5 çocuktan biri yanlış besleniyor. Prof. Dr. Özgür Kasapçopur, çocukların entelektüel ve fiziksel gelişiminde hayati öneme sahip ilk 5 yaşta beslenmenin kritik olduğunu belirterek, Türkiye’de beslenme bozukluğu oranının yüzde 16’ya ulaştığını açıkladı. Çalışmada yer alan Prof. Dr. Fügen Çollu Çokuğraş da 1,5 yıl önce başlatılan bu çalışmanın ilk sonuçlarının önümüzdeki hafta yurt dışında paylaşılacağını söyledi. TPK Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ömer Faruk Beşer ise beslenme bozukluğunun yetersiz beslenme ve sağlıksız içeriklere sahip besinlerin tüketimi olmak üzere iki yönü olduğunu belirterek şöyle dedi:

“Biri besini bulamamak, yeteri kadar tüketememek, zayıf kalmak ve büyüyememekle ilgili. Diğeri ise besin bulunsa da içeriğinin uygun olmamasıyla ilgili problemler. Araştırmamız gösteriyor ki Türkiye’de her 5 çocuktan biri malnütrisyon yani yeme bozukluğu yaşıyor, bu oran yüzde 22 seviyesinde. Bunun içinde obezite diye tanımladığımız sorunun oranı yüzde 10-15 arasında ki bu da ABD’deki çocuklarla aynı düzeyde. Deprem bölgelerinde bu oran daha da fazla.”