Arama sonuçları

Danıştay kararları yine hiçe sayıldı: Boğaziçi’nde ‘adrese teslim’ ilanlar

 Danıştay kararları yine hiçe sayıldı: Boğaziçi’nde ‘adrese teslim’ ilanlar

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘kayyım’ rektör atamasıyla beraber başlayan Boğaziçi Üniversitesi’nde ‘kadrolaşma’ girişimleri devam ediyor.

Diken'den Ayşegül Kasap'ın haberine göre, üniversite yönetiminden habersiz açılan enstitü için ‘adrese teslim’ açılan ilanların üzerinden daha bir ay geçmemişken yeni ‘adrese teslim’ ilanlar açıldı.

Veri Bilimi ve Yapay Zeka Enstitüsü için açılan ilanlarda fizik ve makine mühendisliği bölümlerinden mezun olma şartı arandı.

KADROLAŞMAK İÇİN KURULDU

Bilgisayar Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Lale Akarun ilanlarla ilgili şunları söyledi: “Bu enstitüyü daha kolay kadrolaşabilmek için kurdular ve bu da onun ispatı aslında. Veri Bilimi ve Yapay Zeka uzaydan inmiş bir konu değil, bunlar bilgisayar mühendisliğinin alt alanları dolayısıyla bu konularda doktora programlarından mezun olmuş insanları işe alırsınız.”

Erdoğan’ın 1 Ocak 2021’de Prof. Dr. Melih Bulu’yu göreve getirmesiyle öğrenciler ve akademisyenler ‘kayyım rektör’ protestolarına başlamıştı. Eylemler sonuç vermiş, Bulu, yine cumhurbaşkanı kararıyla 15 Temmuz 2021’de görevden alınmıştı. Ama yerine yardımcısı Prof. Dr. Naci İnci atanmış, ‘gelen gideni aratmıştı.’  

İnci, 19 Ocak’ta eğitim, fen-edebiyat ve iktisadi ve idari bilimler fakültelerindeki seçilmiş dekanları görevden almış, yerlerine üniversite dışından üç dekan atamıştı.

Yine İnci döneminde ‘veri bilimi ve yapay zeka enstitüsü’ kurulmuş, üniversitedeki akademisyenlerse kararı Resmi Gazete’de yayımlanınca öğrenmişti.

Üniversitede ‘kayyım rektör’ protestolarını aylardır sürdüren akademisyenler, bu gelişmeleri ‘kadrolaşma amacı’na bağlıyor.

"KADROLAŞMAK" İÇİN ALAN DIŞI İLANLAR

Bir ay içinde açılan ikinci adrese teslim ilanlar Boğaziçili akademisyenlerin ‘kadrolaşma’ tezini de doğrular nitelikte.

Veri Bilim ve Yapay Zeka Enstitüsü’nde ‘adrese teslim’ eleştirilerine neden olan şartlar şöyle:

Büyük Veri ve Veri Analitiği: Lisans, yüksek lisans ve doktora derecelerini fizik alanında eğitim dili İngilizce olan üniversitelerden almış olmak. Yüksek kayıplı ve rastsal nanofotonik sistemlerin veri analizleri konusunda son 5 yılda uluslararası saygın dergilerdeki yayınları ile yetkinliğini kanıtlamış olmak; en az bir TÜBİTAK/Avrupa Birliği projesi yürütmüş/yürütüyor olmak.

Bilişsel ve Zeki Sistemler: “Lisans, yüksek lisans ve doktora derecelerini makine mühendisliği alanında eğitim dili İngilizce olan üniversitelerden almış olmak. Yurt dışında önde gelen kurumlarda doktora sonrası araştırma tecrübesi olmak. Yurtiçinde veya yurtdışında öğretim dili İngilizce olan yükseköğretim kurumlarında alanında en az bir yıl ders verme tecrübesi olmak. Akışkan kontrolü uygulamaları, enerji-verimli akıllı binalar ve optimizasyon tekniklerinin teknolojik uygulamaları üzerine yayınları olmak. Pekiştirmeli öğrenme, sistem tanımlama, model öngörülü kontrol ve
optimizasyon alanlarında yüksek lisans/doktora seviyesinde ders verebilmek.”

Yapay Zeka: “Lisans ve yüksek lisans derecelerini fizik alanında eğitim dili İngilizce olan üniversitelerden almış olmak. Doktorasını anadili İngilizce olan bir ülkede ve fizik alanında yapmış olmak. Yurtiçinde veya yurtdışında öğretim dili İngilizce olan yükseköğretim kurumlarında alanında en az 2 yıl ders verme tecrübesi olmak. Yapay zekâ ve Kuantum Mekaniği alanlarıyla ilgili en az bir TÜBİTAK/Avrupa Birliği projesi yürütmüş/yürütüyor olmak.

"KİŞİYİ TARİF EDİYORLAR"

Prof. Dr. Akarun şöyle konuştu: “Fizik ve makine mühendisleri için ilan vermişler. Ve ilanlar öyle ki; her biri belli bir kişiyi tarif ediyor. Çünkü mesela veri bilimi ve yapay zekayla hiç alakası olmayan üç kişi almaya çalışıyorlar. Fizik ve makine mühendisliği bölümü ne alaka? Mesela bir öğretim üyesi için en az bir TÜBİTAK ya da AB projesi yönetmiş olmak diyorlar ama diğeri için demiyorlar.

İnsanların yayınlarını saymışlar, insanların yayınları saymaktan belli bir kişiyi tarif etmek demektir. O kombinasyonda yayını olan kişi bir tanedir zaten yani. Tam bir kişiyi tarif ediyorlar.”

BOĞAZİÇİ YÖK VE DANIŞTAY KARARLARINI HİÇE SAYIYOR

‘Kişiye özel ilan’ konusunda hem Yüksek Öğretim Kurumu’nun (YÖK) hem de Danıştay’ın kararları var.

Dönemin YÖK başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç 2020 yılında Resmi Gazete’de yayımlanan yeni düzenlemeyle ilgili şöyle demişti: “Yaptığımız bu çalışma neticesinde; profesör, doçent ve doktor öğretim üyesi kadrolarının özel şartlarında adaylara ait tez/uzmanlık tezi adlarının bir kısmı veya tamamı yazılamayacak. Ayrıca, ilanın özel koşulunda belirli bir adayı tanımlayan özel şartlara da yer verilemeyecek.”

Danıştay İdari Davaları Daireler Kurulu da başvuru koşullarının kişiye özel olmaması yönünde karara hükmetmişti.

25-05-2022


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş