Fransız okulları tartışması: Bakan Tekin: Bizim koşullarımıza gelirlerse hayatlarına devam ederler
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Ankara’da bulunan Charles de Gaulle ve İstanbul’da bulunan Pierre Loti Fransız Lisesi ile ilgili açıklama yaptı. Diplomatların ve Fransız vatandaşlarının çocuklarının eğitimi için kurulan ama uzun yıllardır Türk öğrencileri de kabul eden bu okullarla ilgili tartışma sürüyor. Müfredatlarını kendileri oluşturan ve Fransa Eğitim Bakanlığı’na bağlı bu okullar için Milli Eğitim Bakanlığı’nın Türk müfredatının uygulanmasını istediği iddia ediliyordu. Dün ise Fransa'nın Ankara Büyükelçiliği çatısı alkında bulunan Fransız Kültür Merkezi Kültür Etkinlikleri ve İşbirliği Müsteşarı Sylvie Lemasson açıklama yapıldı ve Milli Eğitim Bakanlığı’ndan (MEB) “nota” aldıkları duyuruldu.
TÜRK ÖĞRENCİ KABUL EDİLMEYECEK
Bu açıklamada MEB ile yaptıkları görüşmede önerilenlerin ötesine geçen bir anlaşma taslağı sunulduğu, bunun imzalanmaması halinde Charles de Gaulle ve Pierre Loti okullarının 2024-2025 eğitim-öğretim yılından itibaren Türk vatandaşı öğrenci kabul edemeyeceğini ve kayıtlı Türk öğrencilerin de Türk okullarına nakledilmesi gerektiğinin resmen bildirildiği belirtildi.
BAKAN TEKİN NE DEDİ?
Bu konuyu sorduğumuz Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ise açıklamasını partisinin Erzurum Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda yaptı. Bu okullarla ilgili gerekli adımların atıldığını söyleyen Tekin, “Bizim koşullarımıza gelirlerse hayatlarına devam ederler. Gelmezlerse de biz de gerekli hukuki prosedürü takip ederiz" dedi.
İki Fransız okuluna yazı yazdığını anlatan Tekin, Lozan Anlaşmasına göre Türkiye’de yabancı okullar olduğunu belirterek, bu okullara saygı duyduklarını ve hiçbir sıkıntı çıkarmadıklarını, bu okulların tüm ihtiyaçlarını karşılamak için iletişim halinde olduklarını söyledi.
MÜSTEMLEKE ÜLKELERİNE YAKIŞAN DAVRANIŞ
Tekin bu okullarla ilgili şunları söyledi: “Kim bunlar? Türk vatandaşı olan azınlık mensupları ve Lozan'daki mektup teatileriyle Lozan sonrası mektup teatileriyle kendilerine söz verdiğimiz yabancı okullar var. 12 tane yabancı okul var, Fransız, Alman, İtalyan okulu var. Bunlara biz Lozan'da taahhüt ettiğimiz için hiçbir problem çıkartmıyoruz. Onlarla ilgili hiçbir sıkıntımız da yok fakat enteresan bir biçimde Fransa bu mektuplarda da olmayan sadece müstemleke ülkelerine yakışan şekilde davranarak, Türkiye'de iki tane daha okul açmışlar” dedi.
Tekin bu okulları açarken, sadece Fransızları alacaklarını söylemelerine rağmen öğrenci sayısının yüzde 90’nın Türk vatandaşı olduğunu belirtti. Bu çocukların sistemde görünmediğini ve bu iki Fransız okuluna gittiklerini söyleyerek, “O okullar benim literatürümde resmi olmadığı için bu çocuklar okullaşmamış gözüküyorlar" dedi.
YAPTIKLARI DOĞRU DEĞİL
Tekin, Fransız Büyükelçisi ile görüştüğünü de anlatarak, sözlerine şöyle devam etti:
"Ya bu yaptığınız doğru değil. Ben müsteşarken yazmıştım yazıyı. Oyaladılar bizi, 'ya evet haklısınız, işte düzeltelim', okula müfettiş gönderiyoruz, okula almıyorlar. 'Türk öğrenci var mı' diye bakalım diye almıyorlar müfettişi. Şimdi 'siz bizi denetleyemezsiniz' diyorlar. Sonra çocuklar mezun oluyorlar. Oradan mezun çocuk diplomasının denkliğini bize getiriyor diyor ki diplomamın denkliğini ver. Yani vatandaşla beni karşı karşıya getiriyor. Yetmedi bu çocuklar ayrıcalıklı bir pozisyonda YÖS sınavlarına giriyorlar. Yani yabancı öğrenciler için yaptığımız yükseköğretim sınavlarına giriyorlar. Yani adaletsizlik de var. Bunlara 'gelin konuşalım' diyoruz, yarın öbür gün diyorlar. Büyükelçiyi davet ettik, geldi, ve ilk fırsatta çözeceklerini söyledi. Aralık ayında söyledi. 7-8 ay geçti, hala lütfedip bizi muhatap almıyorlar.
SÖMÜRGE ÜLKE DEĞİLİZ
Ben de diyorum ki ya kardeşim bak biz sizin müstemleke sömürge, sömürdüğünüz ülkeler gibi değiliz. Biz bağımsız ve milli bir devletiz. Dolayısıyla bizim literatürümüze göre burada eğitim vermek istiyorsanız, bizim koşullarımıza göre hareket edeceksiniz. Gelin bu okulları meşru hale getirelim.
BİZİM DE FRANSA’DA TALEBİMİZ OLACAK
Bunun karşılığında da sizden biz de Fransa'daki Türk vatandaşları için bazı taleplerimiz olacak. Sen benim oradaki vatandaşlarımızın taleplerini reddet, Türkçe, Türk kültürü derslerini engelle, burada kafana göre hareket et. Ondan sonra da biz resmi yazı gönderdik, 'okullara Türk öğrenci alamazsınız' diye. Şimdi de büyük köşe yazarlarına yazılar yazdırıyorlar. Öyle saçma sapan bir yazı yazmış ki mesela çok büyük bir gazeteci diyor ki 'Milli Eğitim bu okullarda din kültürü dersi veremediği için okulları kapatıyor' Gerçekten ahlaksızca bir yalan bu.
Bu vesileyle ben bağımsız Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ulusal ve uluslararası hukukunu korumak adına sorumlu davranan bir Milli Eğitim Bakanı olarak bu okullara biz gerekli adımları attık. Bizim koşullarımıza gelirlerse hayatlarına devam ederler. Gelmezlerse de biz de gerekli hukuki prosedürü takip ederiz. Bunu da bu vesileyle paylaşmış olayım."
13-07-2024