Arama sonuçları

LİSELERİ TANIYORUZ: ALKEV Özel Anadolu ve Fen Lisesi

LİSELERİ TANIYORUZ: ALKEV Özel Anadolu ve Fen Lisesi

Alman Liseliler Kültür ve Eğitim Vakfı (ALKEV) Anadolu ve Fen Lisesi hangi yüzdelik dilim ve başarı sırasından öğrenci alıyor? Kontenjanı nedir? Nasıl burs verecek? Hangi uluslararası programları uyguluyor? Pervinkaplancom instagram yayınına konuk olan Alman Liseliler Kültür ve Eğitim Vakfı (ALKEV) Anadolu ve Fen Lisesi Müdürü Elif Durukan sorularımızı cevapladı,

İşte sorular ve cevapları: 

PUANLAR NASIL BELİRLENİYOR?

-2025-2026 eğitim öğretim yılı için hem Anadolu hem de Fen lisesine LGS puanıyla öğrenci alacaksınız. Puanınızı nasıl belirliyorsunuz?

Her yıl olduğu gibi 2025–2026 eğitim öğretim yılı için de öğrencilerimizi benzer yüzdelik dilimlerden kabul etmeyi planlıyoruz. Sınav sonuçlarının açıklandığı gün, ALKEV olarak üyesi olduğumuz Özel Okullar Birliği Kayıt Mevzuat Komisyonu ile birlikte kapsamlı bir değerlendirme toplantısı yapıyoruz. Bu toplantıda, farklı okullardan gelen LGS sonuçları analiz edilerek, yüzdelik dilim–puan karşılıkları belirleniyor.

Yüzdelik dağılımdaki yoğunluklar ve yığılmalar detaylı biçimde inceleniyor; bu sayede o yılın sınav verilerine göre adil ve şeffaf bir taban puan belirlemesi yapılıyor.

Biz de ALKEV olarak, öğrencilerimizi bu analizler doğrultusunda belirlediğimiz yüzdelik aralıklardan kabul ediyor; oluşturduğumuz taban puanları resmi olarak web sitemizde yayımlıyoruz. Bu yaklaşım, hem öğrenciler hem veliler için öngörülebilir ve güvenilir bir başvuru süreci sağlıyor.

EN DÜŞÜK PUANLA GİREN ÖĞRENCİ

-Geçen sene Anadolu ve fen liselerinize en düşük puanla giren öğrencilerin yüzdelik dilimleri ve puanları ne olmuştu?

Geçen yıl Anadolu Lisesi için kayıtlı son öğrencinin puanı 432, 0927 yüzdelik dilimi ise 7,33 idi. Fen Lisesi için ise 461,7903 yüzdelik dilimi ise 2,79 idi. Tabi bu yıl Anadolu Lisesi kontenjanımız 66’ya düştü. Fen Lisesi kontenjanımız ise 66’ya çıktı. Geçtiğimiz yıl kontenjanlarımız, Anadolu Lisesi için 88 öğrenci, Fen Lisesi için ise 44 öğrenci idi. Bu yıl yüzdelik dilimlerimizde değişiklikler olabilir. 

ARA SINIFLARA ÖĞRENCİ ALIMI

-Lisede ara sınıfa öğrenci alıyor musunuz? Sınav mı yapıyorsunuz? Taban puan mı?

Ara sınıflara öğrenci kabulünde öncelik öğrencinin kayıt olmak istediği sınıfın girdiği LGS sınavının sonuçlarına göre belirlenmiş taban puan. Ardından, öğrencinin Almanca biliyor olması gerekiyor. Sınıf düzeylerine göre farklılaşan seviyelerde dil yeterliliği aranıyor. Bunun da mutlaka belgelendirilmesi gerekiyor. Elbette, kontenjanın da olması gerekiyor. Bunlarla birlikte öğrencinin geldiği okuldan getireceği ders başarı durumlarını görebileceğimiz transkript ve her hangi bir disiplin cezası almamış olduğuna dair okul müdürlüğünden imzalı belge istiyoruz.

İLKÖĞRETİMDEN GEÇİŞ NASIL OLUYOR?

-Aynı zamanda ilköğretiminiz de var. İlköğretimden gelen öğrenciler doğrudan liseye geçebiliyor mu?

ALKEV Ortaokulu’ndan liseye doğrudan ve koşulsuz bir geçiş bulunmamaktadır. Geçtiğimiz yıla kadar Anadolu Lisesi için 8. sınıf öğrencilerimizin LGS puanlarına göre, kontenjan dahilinde ve yalnızca puan üstünlüğü esas alınarak geçiş sağlanıyordu. Fen Lisesi’nde ise dışarıdan başvuran öğrencilerde olduğu gibi, iç kaynaktan gelen öğrencilerimiz için de belirlenmiş bir taban puan aranıyordu. Ancak bu yıl, iki yıldır üzerinde çalıştığımız yeni bir sistemi uygulamaya koyduk. LGS’ye bağımlı kalmadan, daha çok öğrencimizin potansiyelini ortaya koyabileceği adil bir geçiş modeli geliştirdik. Artık geçişler;

  • Ortaokul yıllık başarı puanlarının belirli yüzdeleri,
  • Mayıs ayında gerçekleştirdiğimiz kurum içi sınav sonuçları
    doğrultusunda oluşturulan karma bir yerleştirme puanı ile belirleniyor. Bu yerleştirme sistemi hem Anadolu hem de Fen Lisesi için geçerli ve her yıl açıklanan bir taban puan barajı bulunuyor. Bu puanı geçen öğrencilerimiz liseye geçiş hakkı kazanıyor. Üstelik bu puan doğrultusunda, başarı bursları da veriyoruz.

Bu sistemi geliştirmemizdeki temel nedenlerden biri, son yıllarda LGS'nin öngörülemez hale gelmesi. Biz, öğrencilerimize test merkezli ve sadece sınav başarısına odaklı bir model dayatmak istemedik. Onların çok yönlü gelişimlerini sürdürdüğü, akademik olduğu kadar kültürel ve dilsel becerilerini de koruyabildikleri bir sistem tasarladık.

Bu yeni modelle:

  • Öğrencilerimiz 8. sınıfta dahi Almanca, İngilizce ve uygulamalı tüm derslerini tam olarak alabiliyorlar.
  • Kulüp ve proje çalışmaları devam ediyor.
  • Akademik başarılarını sadece sınav yılına değil, 5. sınıftan itibaren kademeli şekilde artırarak liseye hazırlanıyorlar.

Yani öğrencilerimiz artık sadece bir sınav sonucuna değil; dört yıllık eğitim süreçlerine dayanan çok boyutlu ve sürdürülebilir bir başarıya göre liseye geçiş yapıyorlar. Bu da hem motivasyonlarını artırıyor hem de aldıkları eğitimin niteliğini yukarıya taşıyor. Çünkü biz yalnızca sınava değil, liseye öğrenci yetiştiriyoruz. Öğrencilerimizin liseye hazır bir akademik donanımın yanı sıra, dil, kültür, disiplin ve sorumluluk bilinciyle yetişmelerini önceliyoruz.

HAZIRLIK SINIFI VAR MI?

-Anadolu lisesinde hazırlık sınıfı var, fen lisesinde de var mı?

Evet, ALKEV’de hem Anadolu Lisesi’nde hem de Fen Lisesi’nde Almanca hazırlık sınıfı bulunmaktadır. Özellikle belirtmek isteriz ki, ALKEV Özel Fen Lisesi, Türkiye’de ilk ve halen tek Almanca hazırlık sınıfına sahip fen lisesidir. Bu yapı, öğrencilerimizin fen ve mühendislik alanlarında ilerlerken aynı zamanda güçlü bir yabancı dil altyapısıyla uluslararası akademik fırsatlara da açık olmalarını sağlar.

Hazırlık sınıfı, yalnızca dil eğitimi değil; akademik disiplin, çok dillilik ve üniversiteye hazırlık açısından da güçlü bir temel sunar.

-Hazırlık sınıfı zorunlu mu? Yeterlilik sınavıyla geçiş oluyor mu? Geçen çok oluyor mu?

Zorunlu değil, yönetmelikler çerçevesinde geçişler oluyor. Bir yeterlilik sınavımız var, bu sınavdan başarılı olan öğrenciler kontenjan var ise 9.sınıfa geçebiliyorlar. Bu kontenjanda öncelik kendi ortaokul öğrencilerimiz oluyor. Bu yıl için 3 Fen Lisesi, 7 Anadolu Lisesi olmak üzere 10 kişi geçebilecek. 

YABANCI DİL EĞİTİMİ

-Haftada kaç saat Almanca görülüyor, bu tüm sınıflarda aynı mı? 

Okulumuz Türkiye’de sayılı okullardan biri olarak, Almanya tarafından akredite edilmiş, ZfA’ya bağlı bir DSD okuludur. Yani Alman Dili Diploması verebilme yetkinliğine sahip bir okuluz.  Bu doğrultuda lisemizde Almanca eğitimi, sınıf düzeyine göre yapılandırılmış, yoğun ve hedef odaklı bir programla yürütülmektedir:

  • Hazırlık sınıfında haftada 20 saat Almanca,
  • 9. ve 10. sınıflarda haftada 9 saat,
  • 11. ve 12. sınıflarda ise haftada 6 saat Almanca dersi verilir.

Bu güçlü dil eğitimiyle öğrencilerimiz, Almanca’nın dört temel becerisinde (okuma, yazma, konuşma, dinleme) ileri düzeye ulaşır.
12. sınıfın sonunda öğrencilerimiz DSD II sınavına girerek B2 veya C1 düzeyinde Almanca yeterlilik diploması almaya hak kazanırlar. Bu diploma, Almanya başta olmak üzere Almanca konuşulan ülkelerdeki üniversiteler için geçerli bir dil belgesidir.

Programın temel amacı yalnızca dil öğretmek değil; öğrencilerimizi uluslararası akademik ortamlarda kendilerini ifade edebilecek düzeyde donanımlı bireyler olarak yetiştirmektir.

SAYISAL DERSLER NASIL

-Sayısal dersler Almanca veriliyor mu? 

Hayır, sayısal derslerimizi Türkçe, yani öğrencilerimizin ana dilinde veriyoruz. Çünkü ALKEV olarak yalnızca yurt dışı yükseköğretim hedeflerine değil, Türkiye'deki üniversite sınavlarına da etkin şekilde hazırlık yapıyoruz. Okulumuza kabul edilen öğrenciler, eğitim yaşamlarının başında henüz yurt içinde mi yoksa yurt dışında mı üniversite eğitimi alacaklarına karar vermemiş olabiliyor. Bu nedenle biz, bu geniş öğrenci profiline uygun bir sistem kurguluyoruz.

Sayısal dersleri Türkçe işleyerek öğrencilerimizin hem YKS'de yüksek başarı elde etmesini sağlıyor, hem de yurt dışı hedeflerine yönelik hazırlık programlarını (IB, DSD gibi) eş zamanlı yürütüyoruz.

Bu yaklaşım, öğrencilerimize yönlerini belirlerken zaman kazandırıyor, onlara esneklik ve her iki sistemde de başarıyı yakalayabilecek güçlü bir altyapı sunuyor.

-İkinci yabancı dil nedir? Haftada kaç saat veriliyor?

ALKEV’de ikinci yabancı dilimiz İngilizce. Dil

 eğitimimiz CEFR (Avrupa Dil Çerçevesi) ile uyumlu, kademeli ve öğrenci seviyesine göre düzenlenmiş bir yapıda sunuluyor:

  • Hazırlık sınıfında haftada 7 saat,
  • 9. ve 10. sınıflarda 5 saat,
  • 11. sınıfta 2 saat İngilizce dersi veriliyor.

Öğrencilerimiz, İngilizce derslerinde kendi dil düzeylerine göre oluşturulan kurlarda eğitim alıyorlar. Bu sayede her öğrenci ihtiyaç duyduğu hız ve derinlikte ilerleyebiliyor.

Dil gelişimini uluslararası geçerliliği olan belgelerle desteklemek amacıyla öğrencilerimiz her yıl Cambridge English sınavlarına giriyor; 11. sınıfa geldiklerinde ise büyük çoğunluğu IELTS sınavında C1 düzeyine ulaşıyor.

ÖĞRENCİ VE ÖĞRETMEN SAYISI

-Okuldaki toplam öğrenci sayınız nedir?

201 Fen Lisesi, 480 Anadolu Lisesi olmak üzere toplam 681 öğrencimiz var.

-Okulda toplam öğretmen sayısı ve bunlar arasındaki yabancı öğretmen sayısı nedir?

Okulumuzda toplam 108 öğretmen görev yapmaktadır. Bu öğretmenlerimizden 25’i Almanca derslerinde ve Almanca verilen branşlarda görev yapan, büyük bölümü Türk vatandaşı olsa da, tamamı Almanca’yı ana dili gibi konuşanAlmanya’da doğmuş, büyümüş ve eğitimini Alman eğitim sisteminde almış kişilerden oluşmaktadır.

DSD DİL DİPLOMASI NEDİR?

-DSD dil diploması veriyorsunuz. Öğrencilerin tümü mezun olurken bu dil yeterlilik sertifikasını alıyor mu? Ne avantaj sağlıyor?

Bu bir dil diploması aslında ve dolayısıyla da ömür boyu geçerli. İki aşaması var. DSD I ve DSD II dil diplomaları. DSD I B1 düzeyinde Almanca’ya sahip olunduğunu; DSD II ise B2 ya da C1 düzeyinde Almanca yeterliliğe sahip olunduğunu belirlemektedir. Bunun için Almanya tarafından bir çerçeve program sunulmaktadır. Tüm öğretmen kadromuz ve derslerimiz bu çerçeveye hizmet etmelidir. Bunun için öğretmen eğitimleri düzenli olarak yapılmaktadır. Almanya’daki ya da Almanca konuşulan ülkelerdeki üniversite yerleştirmelerinde DSD I yeterli değildir. DSD II diploması olması gerekmektedir. Bunun da mühendislik, temel bilimler, ekonomi gibi bölümler için B2 düzeyinde olması yeterlidir. Ancak, sağlık bilimleri, psikoloji, hukuk gibi bölümler için C1 düzeyinde olması gerekmektedir. Bu diploma sayesinde öğrencilerimiz eğer uluslar arası diploma programına girmedilerse yani IB yapmıyorlarsa, Türkiye’deki üniversite sınavına hazırlanarak, elde ettikleri puanla Türkiye’de yerleştikleri bölümün aynı ya da benzeri olmak koşuluyla Almanya ya da Almanca konuşulan ülkelerdeki yüksek öğretim kurumlarına başvurabiliyorlar. Örnek verecek olursam, Almanya’da mühendislik okumak isteyen bir öğrencimiz, YKS’ye girerek devlet ya da vakıf üniversitelerinin mühendislik fakültesine yerleşmesi gerekiyor. Örneğin öğrenci Kimya mühendisliği bölümüne yerleşti ise, bu belge ile pek çok mühendislik alanına DSD II diploması ile başvurabiliyor. 

KİMLER ALABİLİYOR?

Hedefinde Almanya’da okumak olan tüm öğrencilerimiz DSD II diplomalarını almaktadırlar. Ancak elbette kolay bir süreç değildir. Bu diploma, Almanca ana dil düzeyinde okuduğunuzu, duyduğunuzu anladığınızı, yazdığınızı ve konuştuğunuzu belgelemektedir. Bunun için disiplinli çalışmak son derece önemlidir. Bir de bunun yanına Almanca’nın kolay bir dil olmadığını da koyarsak, disiplinli ve prensipli çalışmanın önemi bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Kaldı ki Almanya’da üniversite okumak da sanıldığı kadar kolay değildir. Ancak, şunu özellikle belirtmeliyim ki bu çalışma disiplinini yakalamış tüm mezunlarımız şimdi çok güzel üniversitelerde, hatta mezun dahi oldular. 

Bu genel hatlarıyla böyle. Kendi mezunlarımız için pek çok avantaj da var. Çünkü pek çok mezun vermiş olduğumuz ve alanında çok iyi çalışan kendi bünyemizde  bir yurt dışı eğitim danışmanlık birimimiz olduğu için öğrencilerimizin başvuru ve kabul süreçleri oldukça rahat ilerliyor. Bu arada şunu da eklemek isterim, Almanya başvuru sürecini 15 Temmuz’da kapatır. Ancak kontenjan kısıtlı olmayan bölümler için -biz buna “NC Frei” diyoruz-bu süreyi bizler için uzatabiliyorlar. Üniversite yerleştirmeleri ülkemizde Ağustos ayında oluyor. Bu da Almanya için geç bir tarih. Ancak öğrencilerimize kolaylık tanıyorlar. Yerleştirme belgelerini sonradan gönderebiliyoruz ya da sisteme ekleyebiliyoruz. Ancak NC kısıtı olan bölümlerde kanun gereği hiçbir farklılık yapılamıyor. Tıp fakülteleri bu kapsamda mesela. Almanya’da tıp okumak için bir sömestir ya da bazen bir yıl beklemek gerekiyor. Ayrıca bir de farklı bir sınava da girmeleri gerekiyor öğrencilerin. Tabi şunu da eklemek isterim, bazı üniversiteler bazı bölümler için TestAs sınav sonucunu da mutlaka istiyor. Bunun için bizim okulumuz TestAs ve TesfDaf sınav merkezi olmuştur. Kendi öğrencilerimiz dahil yurt içi ve dışından pek çok öğrenci okulumuzda yapılan bu sınavlara girebiliyorlar. 

TIP OKUMAK İSTEYEN ÖĞRENCİLER

Bizim tıp okumak isteyen öğrencilerimiz uluslar arası programdan ziyade ulusal program tercih ederek YKS hazırlık sürecine giriyorlar. Okulumuzda bu anlamda 10.sınıfta önemli bir yol ayrımı oluyor. Hem Fen lisesi hem de Anadolu lisesinde hazırlık, 9 ve 10.sınıfta her iki yol için de çalışmalar yapılıyor. Bu süreçte tüm öğrencilerimizin pek çok akademik ve sosyal becerilerinin geliştirilmesi üzerine kurulu bir sitemimiz var. Hazırlık sınıfı itibarıyla öğrencilerimizin yabancı dil gelişimlerinin yanında yüksek öğretim için gerekli tüm becerileri kazanmaları için pek çok farklı zenginleştirme çalışmaları yapmaktayız. 10.sınıfa gelindiğinde öğrencilerimiz ulusal programda mı ilerleyecekler yani YKS hazırlık sürecinde mi devam edecekler yoksa IBDP’ye mi dahil olacaklar onun kararını veriyorlar. Eğer öğrenci fen lisesinde ise IBDP’programına dahil olabilmek için Anadolu lisesine geçiş yapıyor. Dediğim gibi tüm bu üç yıl boyunca bu karar aşaması için çalışılmış olunuyor zaten. Öğrenci ve velilerimizle yaptığımız görüşmeler neticesinde eğer öğrencimiz, IBDP’de devam edebilecek kriterleri karşılıyorsa bu programda ilerleyebiliyor ve YKS hazırlık sürecini pas geçiyor. Burada hedefi sadece yurt dışında okumak olan öğrencilerimizin olması oldukça önemli. Çünkü IB final sınavları bizim okulumuzda mayıs ayında gerçekleşiyor. Yani öğrencinin hem YKS’ye hem de IB final sınavlarına hazırlanabilmesi IB’nin gerekliliklerini yerine getirebilmesi pek mümkün olmuyor. Ama tabii ki imkansız da değil. Öğrenciye bağlı bir durum neticede. 

GIB DİPLOMA PROGRAMI NEDİR?

-Aynı zamanda GIB diploma programı uyguluyorsunuz. Bu program nedir? IB ile arasında ne fark var? IB-GIB dediğimizde aynı uluslararası bakalorya programından mı söz ediyorsunuz? Bize ikisi arasında ne fark var anlatır mısınız? 

Evet Anadolu Lisemiz, 2018 yılında otorizasyonunu almış, 5 yıllık denetim sürecini de başarıyla tamamlamış bir uluslararası okul aynı zamanda. Okulumuzun 1. Yabancı dili Almanca olduğu için GIB programına da dahiliz. Bu program aslında IB Diploma Programının ta kendisi. Yalnızca öğrencilerin Almanca dilinde almaları gereken bazı dersler oluyor. Almanya’nın eğitim ve kültür bakanlığı KMK ile IB Organizasyonun yapmış oldukları bir anlaşma gereği, bazı dersler Almanca olarak verilebiliyor. Bu dersler, Biyoloji, Kimya, Matematik, Fizik ve Tarih dersleri. Bu anlaşmaya göre öğrenciler, en az 3 dersi Almaca dilinde almalı ve yine en az üç tanesini ileri düzeyde almalı. IB programı, 6 ana ders grubu sunmaktadır. Bu gruplardan en az birer ders seçilmelidir. Seçilen bu derslerin iki yıl içinde tüm gereklilikleri yerine getirilmeli ve 12.sınıfta öğrenciler seçtikleri derslerin final sınavlarına girmelidirler. Bununla beraber yine seçtikleri bir dersten onun dilinde bir kısa makale yazmalıdırlar. CAS sürecini de tamamladıktan sonra bir diploma puanı elde ederler. Öğrencinin diploma alabilmesi için diploma puanının en az 24 olması gerekmektedir. En fazla da 42 puan alabilirler. Ancak EE ve CAS’den ek puan aldıklarında en fazla alabilecekleri puan 45 olabilmektedir. 

Okulumuz öğrencileri çoğunlukla GIB yapmayı tercih etmektedirler. Ancak Almanya için GIB yapma şartı bulunmamaktadır. Dil diploması olduğu müddetçe yalnızca diploma puanı ile öğrenci yine istediği yere başvurabilmektedir. Almanya yalnızca diploma puanına bakmaktadır, öğrencinin seçtiği derse değil. Öğrencinin diploma puanı Abitur puanına çevrilir ve başvuru ve kabul süreci bu şekilde tamamlanır. 

GIB değil IB yapmış yani Almanca ders seçmemiş öğrencilerimiz de Almanya’ya başvurabilmektedir. Her iki programdan da Amerika, Birleşik Krallık, İtalya, Hollanda gibi ülkeleri tercih eden öğrencilerimiz de olmaktadır. 

-GIB diploması olan öğrenci doğrudan yurtdışı üniversiteye başvurabilir mi? 

Evet, IB diplomasına sahip öğrenciler YKS’ye girmek zorunda olmadan doğrudan yurt dışındaki üniversitelere başvuru yapabilirler. IB, uluslararası geçerliliği olan bir program olduğu için özellikle Avrupa, Kanada, ABD ve İngiltere başta olmak üzere pek çok ülkede kabul edilmektedir.

Buna rağmen bizim öğrencilerimiz, hem yurt dışı hem Türkiye alternatiflerini değerlendirebilmek için çoğunlukla YKS’ye de girerler. Ve sınav performansları da oldukça güçlüdür. IB mezunlarımız yalnızca dünya sıralamasında üst sıralarda yer alan üniversitelere değil, Türkiye’nin önde gelen vakıf ve devlet üniversitelerine de rahatlıkla yerleşebilecek düzeyde donanımla mezun olurlar.

YURTDIŞINA GİDEN ÖĞRENCİLER

- Son yıllarda yurtdışına yükseköğretim için giden öğrenci sayısı artıyor. Sizde durum nedir? Öğrencilerinizin ne kadarı yurtdışını tercih ediyor, sayı artıyor mu? Geçen sene-bu sene kaç mezun verdiniz ve kaçı yurtdışına gitti?

Evet, bizde de yurt dışına yönelen öğrenci sayısında son yıllarda belirgin bir artış söz konusu. Bu artış özellikle IB Diploma Programı’nı tamamlayan öğrencilerimizin, dünya sıralamalarında ilk 500, hatta ilk 100 içinde yer alan üniversitelere kabul almalarıyla birlikte daha da belirginleşti.

2023 yılında mezun ettiğimiz 58 öğrencinin %60’ı,
2024 yılında ise 59 öğrencinin %56’sı yurt dışında yükseköğretime başladı.

2018–2024 yılları arasında toplam 306 mezun verdik. Bu öğrencilerimizin 107’si (%35) yurt dışındaki üniversitelere yerleşti. Bu 107 mezunun da 73’ü IBDP, 34’ü YKS ve DSD II diplomalarıyla yerleşti. En çok tercih edilen ülkeler arasında %83 ile Almanya, sonrasında ABD, Kanada, İtalya ve Birleşik Krallık, İsviçre ve Hollanda bulunuyor.

Yurt dışını tercih etmeyen öğrencilerimiz ise Türkiye’deki seçkin vakıf ve devlet üniversitelerinde, yüksek başarı sıralaması gerektiren bölümlerde eğitimlerine devam ediyor.

Bu tablo, öğrencilerimize hem ulusal hem de uluslararası yükseköğretim fırsatlarını değerlendirebilecek güçlü bir donanım kazandırdığımızın en somut göstergesi.

2025 yerleştirme sonuçları henüz açıklanmadı ancak, erken kabullerimizden de bahsetmek isterim. 

2025 mezunlarımız, Almanya dışındaki üniversitelere yaptıkları başvurularda erken kabul sürecinde önemli bir başarı elde etti; 6 farklı ülkede, 45 üniversite ve 57 farklı bölümden kabul aldılar ve toplamda 146.700 dolarlık burs kazandılar. Bu ülkeler, Amerika, Birleşik Krallık, Hollanda ve İtalya. 

HANGİ ÜLKELERE GİDİYORLAR?

-Yurtdışında özellikle hangi ülkeler, üniversiteler ve bölümleri tercih ediyorlar? 

Mezunlarımız, yurt dışında en çok Almanya, Hollanda, ABD, Kanada, Birleşik Krallık ve İtalya gibi akademik açıdan güçlü ülkeleri tercih ediyor.

Bu ülkelerde, dünya sıralamasında ilk 500 – hatta ilk 100 içinde yer alan üniversitelere yerleşen çok fazla sayıda mezunumuz bulunuyor. Özellikle TU München, RWTH Aachen, Technische Universität Berlin,Karlsruher Institut für Technologie, Technische Universität Darmstadt, University of Toronto, University of Amsterdam, , University of Groningen, King’s College London, Politecnico di Milano, University of British Columbia, University of California gibi kurumlar, mezunlarımızın kabul aldığı saygın üniversiteler arasında yer alıyor. Mezunlarımızın %90’ı dünya sıralamasında ilk 500’de olan üniversitelere yerleşiyor.

HANGİ BÖLÜMLERİ TERCİH EDİYORLAR?

Bölüm tercihleri ise öğrencilerin ilgi ve yetkinlik alanlarına göre çeşitleniyor. En çok tercih edilen alanlar:

  • Mühendislik (özellikle bilgisayar, elektrik-elektronik ve makine mühendisliği)
  • Psikoloji
  • İşletme ve ekonomi
  • Mimarlık
  • Uluslararası ilişkiler
  • Sanat ve tasarım

Yurt dışını tercih eden öğrencilerimizin büyük bölümü IB Diploma Programı mezunu ve bu program sayesinde hem akademik yeterlilik hem de üniversiteye hazırlık açısından ciddi bir avantajla mezun oluyorlar. Bu tercihler, öğrencilerimizin yalnızca akademik başarılarını değil, aynı zamanda küresel bakış açılarını ve kişisel hedeflerini de yansıtıyor.

ALMANCA İLGİSİ 

-Son yıllarda Almanca öğretim yapan okullara ilgi artıyor, bu hem devlet hem özel okullar için geçerli sizce nedir bu ilginin sebebi?

Evet, son yıllarda Almanca öğretim yapan okullara yönelik ilginin belirgin biçimde arttığını biz de gözlemliyoruz. Bunun birkaç temel nedeni var:

Birincisi, Almanya’nın yükseköğretimde sunduğu olanaklar. Özellikle devlet üniversitelerinin büyük bölümünde öğrenim ücretinin olmaması ya da çok düşük olması, kaliteli eğitime erişim açısından aileler için çok cazip hale geliyor. Aynı zamanda Almanya’daki üniversitelerin birçoğu dünya sıralamalarında üst sıralarda yer alıyor.

İkinci olarak, Almanca bilgisi yalnızca Almanya için değil; Avusturya, İsviçre gibi ülkelerdeki üniversitelere başvurularda da avantaj sağlıyor. Avrupa’da çok dilli eğitim modellerinin artmasıyla birlikte, Almanca bilgisi farklı ülkelerde de akademik ve profesyonel kapılar açabiliyor.

Üçüncüsü ise, Türkiye’de ailelerin çocuklarına sadece akademik değil kültürel ve çok dilli bir gelecek sağlama arzusu. Öğrencilerin İngilizcenin yanında ikinci bir güçlü yabancı dili, özellikle Almanca gibi Avrupa’da akademik ve endüstriyel karşılığı yüksek bir dili, öğrenmeleri uzun vadeli bir yatırım olarak görülüyor.

Biz de bu artan ilginin farkındayız ve Almanca öğretimini yalnızca bir yabancı dil dersi değil, bir kültür ve akademik gelecek yatırımı olarak yapılandırıyoruz.

HANGİ ULUSLARARASI PROJELER VAR?

-Uygulanan uluslararası projeler nedir?

ALKEV’de öğrencilerimizi yalnızca sınavlara değil, dünyaya hazırlıyoruz. Bu doğrultuda, bilimden sanata, sosyal sorumluluktan liderliğe uzanan çok sayıda nitelikli projeyi sistemli biçimde yürütüyoruz. Öğrencilerimiz, TÜBİTAK tarafından düzenlenen fen ve matematik yarışmalarında fizik ve kimya dallarında Türkiye dereceleri kazanarak özgün araştırmalarını bilimsel platformlarda temsil ediyor.
Uluslararası robotik (FRC)Destination Imagination ve matematik olimpiyatları gibi organizasyonlarda başarı elde eden ekiplerimiz, yıl boyunca disiplinler arası üretim ve takım çalışması yürütüyor. MUNmünazara ligleriTEDx Youth gibi platformlarla öğrencilerimiz eleştirel düşünme, hitabet ve liderlik alanlarında kendilerini geliştiriyor.
Ayrıca, öğrenci değişim programlarımız sayesinde özellikle Almanya’daki partner okullarla kültürel ve akademik etkileşim sağlıyoruz.
Sanat ve sosyal sorumluluk projeleri ise yaratıcılığı, duyarlılığı ve toplumsal katkıyı teşvik eden önemli bir alanı oluşturuyor.

Bu iş birlikleri ve akademik yetkinlikler sayesinde öğrencilerimiz, Almanya’nın en prestijli burs programlarından biri olan DAAD bursuna da kabul alarak eğitimlerine yurt dışında burslu olarak devam etme fırsatı elde ediyor.

Tüm bu çalışmalarla ALKEV, öğrencilerine yalnızca güçlü bir akademik zemin değil, aynı zamanda evrensel vizyon, sorumluluk bilinci ve üretkenlik kültürü kazandırıyor.

**DAAD (Deutscher Akademischer Austauschdienst) — Almanya Akademik Değişim Servisi, dünyanın en saygın ve kapsamlı burs kuruluşlarından biridir.

DAAD bursları; lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencilerine, ayrıca araştırmacı ve akademisyenlere Almanya’da eğitim ve araştırma yapma imkânı sunar. Burs, yalnızca maddi destek değil; aynı zamanda akademik rehberlik, dil kursları ve Almanya’daki üniversitelerle güçlü bir ağ da sağlar.

YKS SONUCU YERLEŞMELER

-Yükseköğretimde Türkiye’yi tercih eden öğrenciler hangi bölümlere yerleşiyor?

ALKEV Lisesi mezunlarının bir kısmı üniversite eğitimlerini Türkiye’de sürdürmeyi tercih etmektedir. Bu öğrencilerimiz, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçları doğrultusunda, her yıl başta mühendislik, hukuk, tıp, psikoloji, işletme ve mimarlık gibi prestijli ve yüksek puanlı bölümlere yerleşmektedir.

Mezunlarımızın bir diğer önemli kısmı ise, IB Diploma Programı’nı tamamladıktan sonra yurt dışındaki saygın üniversitelere doğrudan kabul almakta, bu nedenle Türkiye'deki sınav sistemine dahil olmamayı tercih etmektedir. Ya da YKS’ye girerek kazandıkları bölüm ile birlikte DSD II belgeleriyle yine Almanya’daki üniversitelerin ilgili bölümlerine yerleşmektedirler. Dolayısıyla ulusal program listelerimizde yer almayan bu öğrencilerimizin sayısı her yıl artmaktadır.

Bu durum, web sitemizdeki üniversite yerleştirme listelerinde yalnızca YKS ile yerleşen öğrencilerin öne çıkmasına neden olabilmekte ve bu da “Türkiye’de başarı yok” gibi hatalı bir algı oluşturabilmektedir. Oysa tam tersine, öğrencilerimiz Türkiye’de eğitim almayı seçtiklerinde çok güçlü bölümlere ve üniversitelere yerleşebilmekte; yurt dışını tercih ettiklerinde ise dünya sıralamalarında ilk 500, hatta ilk 100’de yer alan üniversitelere kabul almaktadır.

-YKS hazırlık kursu bulunuyor mu? 

Okulumuzda hafta sonu kurs programı uygulamıyoruz. Ancak bu, üniversite hazırlığının ikinci planda olduğu anlamına gelmiyor. Aksine, YKS hazırlık süreci okul programımızın doğal ve planlı bir parçası olarak yürütülüyor.

Özellikle 11. sınıftan itibaren yoğunlaştırılmış akademik hazırlık başlıyor. Üniversite hazırlığı alanında deneyimli, sınav odaklı çalışan öğretmenlerimizle dersler yürütülüyor; konu tarama testleri, deneme sınavları, bireysel takip ve rehberlik destekleriyle öğrencilerimize sistemli bir hazırlık ortamı sunuluyor.

Bu yaklaşım sayesinde öğrencilerimiz ek zaman veya dışarıdan kurs desteğine ihtiyaç duymadan, okul içinde güvenli ve verimli bir hazırlık süreci geçirebiliyor.

LGS BURSLARI NEDİR?

- LGS ile gelen öğrenciler için nasıl bir burs sistemi var? Burs tüm lise yaşamlarını kapsayacak mı? Sadece öğrenim bursu olarak sınırlı mı?

LGS puanına göre yerleşen öğrencilerimize %20 ile %100 arasında değişen oranlarda başarı bursu imkânı sunuyoruz. Bu burs, yalnızca eğitim-öğretim ücretini kapsar; yemek, servis gibi diğer ücret kalemlerine uygulanmaz. Burs, öğrencinin yıl sonu not ortalamasının 80’in altına düşmemesi ve disiplin cezası almaması koşuluyla lise öğrenimi boyunca devam eder. Kapsayıcı bir burs sistemiyle başarılı öğrencileri uzun vadeli destekliyoruz. Buna ek olarak, ALKEV’de öğrenimine devam eden öğrencilerimiz için her yıl "Başarı Devam Bursu" sistemi uygulanmaktadır. Bu burs, yıl sonu akademik başarısı yüksek olan öğrencilere sunulur ve bir sonraki yıl geçerli olur. Böylece hem LGS ile gelen öğrenciler hem de iç kaynaktan gelen öğrenciler için başarıyı teşvik eden adil ve sürdürülebilir bir burs sistemi oluşturulmuştur.

-Toplam öğrencileriniz içinde burslu öğrenci oranı nedir?

2024–2025 eğitim-öğretim yılında ALKEV Lisesi’nde öğrenim gören 681 öğrencinin yaklaşık %15,7’si, farklı oranlarda burs desteğiyle eğitimine devam etmektedir.

Bu burslar, her yıl hazırlık sınıfına kabul edilen öğrenciler arasından belirlenen ve LGS başarı puanlarına göre şekillenen %100 ila %20 arasında değişen oranlarda verilmektedir. Ayrıca yıl içindeki akademik performansa bağlı olarak uyguladığımız Başarı Devam Bursu ile burs kapsamı genişlemektedir.

Burs sistemimiz, hem yüksek başarıyı desteklemeyi hem de eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirmeyi hedeflemektedir.

04-07-2025


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş