Arama sonuçları

Özel okullar ‘devlet desteği’ bekliyor

Özel okullar ‘devlet desteği’ bekliyor

Türkiye Özel Okullar Derneği’nin (TÖZOK) bu yıl 21. kez geleneksel olarak düzenlediği “Cumhuriyet’in 100. Yılı ve Eğitimin Geleceği” temalı, 3 gün sürecek, Antalya Eğitim Sempozyumu başladı. Açılış konuşması yapması beklenen Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, resmi temaslarda bulunmak üzere KKTC’ye gittiği için sempozyuma katılamadı. 

Sempozyumun açılışını TÖZOK Başkanı Zafer Öztürk yaptı. Öztürk, konuşmasında ücretlere getirilen yüzde 65 zam kısıtlamasının, sektörü zora sokacağını söyledi. Öztürk, devletten hem velileri hem de öğretmenleri maddi anlamda rahatlatacak destek beklediklerini belirterek “Özel okul velisine teşvik sektörü rahatlatacaktır” dedi.  Kredi Garanti Fonu (KGF) kapsamına alınan Eğitim Destek Paketi’nin de sektörü rahatlatacağını anlatan Öztürk, KDV indirimi, öğretmenlerin sigortasının devlet tarafından karşılanması gibi desteklerin sektörde yaşanacak krizi önleyebileceğini dile getirdi. 

ÖĞRETMENLERE HAK ETTİĞİ ÜCRET

Zafer Öztürk’ün konuşmasından notlar şöyle:

*   “Okullar öğretmenleri kadar iyidir” düşüncesinden yola çıkarak okullarımız öğretmenlerine hak ettikleri ücretleri verebilmeli ve hak ettikleri yaşam standardını sağlayabilmelidir. 

* Öncelikle velilerin içinde bulundukları ekonomik koşullar göz önünde bulundurmak suretiyle çocuğunu özel okula gönderen her veliye belirli oranda teşvik ve destek verilmesi yerinde olacaktır. 

  • * Okulların yasal ödemeleri olarak tanımlayabileceğimiz vergi, sosyal sigorta primleri ve benzer tüm resmi ödemelerde yapılacak destek ve düzenlemeler, maliyetlerimizi düşüreceğinden, buradan elde edilecek kaynakların eğitim öğretimi iyileştirmek adına öğretmenlerimize aktarılacak kaynaklar olarak öngörülmesi temennimizdir.
  • Bu anlamda son dönemde yapılan KGF (Kredi Garanti Fonu) düzenlemesini, okullarımıza nefes aldıracak bir çalışma olarak görüyor ve yetkililere teşekkür ediyoruz.
  • Ancak unutmamamız gereken bir husus daha var ki; eğitim kurumları bir takvim yılı boyunca bir kez artış yapabilmektedir. Oysa enflasyon bu süre içerisinde farklı farklı oranlarla artış göstermektedir. Bunun sonucunda da eğitim sektörü net ve somut öngörülerle hareket edememekte ve planlama konusunda sıkıntılar yaşamaktadır.

ÖĞRETMENLER KAÇIYOR

Konuşmasında, özel okul ücretlerine getirilen yüzde 65 tavan zam oranının, kurumlara olumsuz yansımalarına dikkat çeken Öztürk, şöyle devam etti:

“On binlerce öğretmenimize, kaliteli eğitim almak için özel okulları tercih eden milyonlarca velimize kulak vermeliyiz. Kaliteli eğitimi ancak mutlu öğretmenle yaratacağımızın bilinciyle hareket etmemiz gerektiğine de inanıyoruz. TÜİK’in enflasyon verileriyle ve yönetmeliğe göre ücret artışlarımızı belirleme hakkımız olmasına rağmen, Bakanlığımız bu hakkı sınırlandırmış olup, önümüzü kapatmıştır. Bunun sonucunda da özel okul öğretmen maaşları, devlet okullarında görev yapan öğretmenlerin maaşlarının gerisinde kalmıştır.  Sakın farklı bir anlam çıkarılmasın, biz de özel okullar olarak eskiden olduğu gibi öğretmenimize asgari ücretin en az 2 ile 5 katı kadar ücret vermek isteriz.

SİYASİ OTORİTE BELİRLEYECEK

 Ne yazık ki, sadece ücret artışının kısıtlanmasıyla da yetinilmedi. Ayrıca bir gecede de yönetmelik değişikliği yapıldı. Yönetmelik değişikliğinin ne anlama geldiğini sizlere 32 yıldır onuruyla hizmet veren bir okulun kapatma kararını velilerine yazdığı mektuptan kısa bir alıntıyla aktarıyorum: ‘Yapılan bu düzenleme ile gelecek yıllarda da özel okul fiyatlarının herhangi bir hesaba dayandırılmaksızın siyasi otorite tarafından siyasi hesaplarla belirleneceği belli olmuştur.’

BİNLERCE ÖĞRETMEN İŞSİZ KALACAK

Daha böyle binlerce okul kapanıp binlerce öğretmen işsiz kalabilir. Bir milyon dört yüz bin öğrenci velisinin sempatisini kazanmak adına, insanlar işinden edilmemelidir. Aynı şekilde, özel okullara haksızca ve tek yanlı saldıran televizyonlar, reyting uğruna kamuoyunu yanlış bilgilendirmekte ve yönlendirmektedir.  Bu televizyonların ekranlarında, sürekli 300 bin lira ücret isteyen okullar gündeme getirilmektedir. Buradan sanki bütün okullar bu ücrete çalışıyormuş izlenimi yaratılmaktadır. Halbuki bu okulların toplam sayısı 12 bin özel okul arasında yüzde 1 oranındadır.”

DAVA AÇILACAK MI?

Bu arada Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği’nde “Ara sınıflara yapılacak ücret artışı TÜFE oranı dikkate alınarak, Bakanlıkça belirlenen oranı aşmayacak şekilde tespit edilecektir” şeklindeki değişikliğe atıfta bulunan Öztürk, bu değişiklikle ilgili dava açılmasının düşünüldüğünü söyledi. Öztürk, dava süreciyle ilgili şu bilgileri verdi: “Yönetmelikte değişiklikle ilgili müzakerelerimiz, ilgili yerlerle halen devam etmektedir. Umudum; bu durumdan en kısa sürede dönülerek, ortak bir uzlaşı sağlanmasıdır. Aksi takdirde, diğer derneklerin de bize katılması durumunda, konuyu Danıştaya taşıyarak yönetmelik değişikliği talep etmek arzusundayız. Bilinmelidir ki; amacımız iki misli, üç misli artışlar değildir. Amacımız ve isteğimiz net ve hiçbir kurumun mağdur olmayacağı bir yönetmelik yapılmasıdır.”

REKABET KURULU SORUŞTURMASI

Öztürk, Rekabet Kurulu’nun dernek için soruşturma açmasına ilişkin ise şu yorumu yaptı: “ Son sözümüz de Rekabet Kuruluyla ilgili: Bizi son 25 yılda 3 kez incelemeye aldılar. Rekabet Kanununa aykırı hareket etmediğimiz tespit edildi, çünkü kanunlara uymak hem görevimiz hem de ilkemizdir.”

 

 

26-01-2023


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş