Psikolojimiz enkaz altından nasıl çıkacak?
Kahramanmaraş merkezli olan 9 saat arayla vuran iki şiddetli deprem herkeste korku ve dehşet uyandıran duygulara neden olurken, yarattığı olumsuz etkiler bireyleri psikolojik olarak da etkiledi. Işık Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Merkezi’nden Uzman Klinik Psikolog Gözde Ceylan Pehlivan depremlerin bireylerde sebep olabileceği travmatik etkilere dikkat çekti.
Pehlivan, depremin, ani ve beklenmedik olmasından dolayı travmatik etkileri olabilecek bir doğal afet olduğunu dile getirdi. Pehlivan, “Kişinin doğal afeti doğrudan yaşaması, olaya tanıklık etmiş olması, bir yakınını kaybetmesi, bir yakınının yaralanmış olması, olaylara yardım eden (müdahale eden) kişi olması, video izlemesi ile de olumsuz etkilenmesi doğaldır” diye konuştu.
PSİKOLOJİK DESTEĞE İHTİYAÇ
Deprem felaketi yaşayan bir kişinin, yaşadığı travmanın şiddeti ile ilişkili olarak farkında olmasa da ruh sağlığı uzmanı tarafından psikolojik desteğe ihtiyaç duyacağını vurgulayan Pehlivan, deprem felaketine maruz kalan kişilere nasıl destek olunabileceğine ilişki şu bilgileri paylaştı:
MAĞDURLARI DİNLEYİN
Kişi yaşadığı olumsuz durumu tüm ayrıntılarıyla paylaşmak isteyebilir veya hiç bu konu hakkında konuşmak istemeyebilir.
ŞEFKAT İLE YAKLAŞIN
Deprem sonrası insanlar kendilerini dinleyen, güven veren, anlamaya çalışan, şefkatli birinin yanında olmasını ister. Kişiler iyi hissetmediklerini söylediklerinde şefkat ile yaklaşılması gerek. Afetzedelere yakın arkadaşları ve sevdikleri ile ilişki kurmalarında destek olmaya çalışın Aileyi, çocukları, ana-babaları, diğer yakınlarını mümkün olduğunda bir araya getirin.
TEMEL İHTİYAÇLARINI GÖZETMELERİ İÇİN DESTEK OLUN
Kişilerin kendi ihtiyaçlarını karşılamakta kendine yeterli hissetmeleri için cesaret verilmesi gerek. Mağdurları yemek, su, dinlenme gibi temel ihtiyaçlarını gözetmeleri noktasında desteklemek önemli.
BUNLARI YAPMAYIN
Depremden olumsuz etkilenen kişilerin kayıplar sebebiyle öncelikle şok tepkileri gösterebileceklerini akabinde depresif bir süreç yaşayabileceklerini unutmayın. Tüm bu süreçlerin içerisinde öfke de açığa çıkabilir. "Her şey iyi olacak", "en azından sen hayattasın" gibi söylemlerde bulunmak hata. Mağdurlara ne hissedeceğini söylemek de hatalı bir davranış olacaktır.
Depremden olumsuz etkilenen kişilerin yanında destek olma çabasındaki hizmetleri ve kurtarma aktivitelerini eleştirmemek gerekir. Bu eleştirileri duyuyor olmak yalnızlık, çaresizlik duygularını oluşturabileceği gibi en çok ihtiyaç duyulan umut duygusunun da zedelenmesine zarar verecektir.
DEPREME İLİŞKİN KONUŞMALAR
Sık sık deprem anı ve sonrası hakkında konuşmak ve deprem anı ya da sonrasına ait görüntüleri sık sık izlemek de önermediğiniz davranışlardır. Bu davranışlar ile depremden olumsuz etkilenen kişiler tekrar tekrar travmatik anları tetiklenecektir. Ek olarak deprem bölgesinde birebir depreme maruz kalmaksızın gelişmeleri takip etmek amacı ile sürekli deprem anı ve sonrası hakkında konuşmak ve deprem anı ya da sonrasına ait görüntüleri sık sık izlemek de kişilerde üstlenilmiş travma dediğimiz “ikincil travmaya neden olabilmektedir. İkincil travma, aslında adından da anlaşılacağı gibi travmatik olaya doğrudan maruz kalan değil, olaya şahit olan ya da yazılı-görsel medya aracılığıyla olayı izleyen kişilerin ‘travmatize’ olduğu ifade eder. Tam da bu noktada belirtmek gerekir ki doğrudan travmatik yaşantıya maruz kişilerin verebileceği psikolojik ve fizyolojik tepkileri verebilirler. Son olarak ikincil travmanın oluşmaması ya da gelişmemesi adına dikkat edilecek hususlardan ilki de yazılı-görsel medya aracılığıyla görüntülere maruz kalmamaktır.
18-02-2023