Arama sonuçları

Türkiye Maarif Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Akgün: Dünyanın eğitimle ilgili sorunlarının tartışılmasını istiyoruz

Türkiye Maarif Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Akgün: Dünyanın eğitimle ilgili sorunlarının tartışılmasını istiyoruz

Türkiye Maarif Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün, her ülkenin ihtiyacı olan nitelikli insanın yetiştirilmesi konusunda ilgili ülkelerle bu konuda müzakere ettiklerini söyledi.

Akgün, Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen, Anadolu Ajansının Global İletişim Ortağı olduğu 2. İstanbul Eğitim Zirvesi'nde, ikincisi düzenlenen zirvenin uluslararasıeğitim alanına önemli katkılar sunmasını diledi.

Katılımcılara teşekkür eden Akgün, Cumhuriyet'in 99'uncu yılını da kutlayarak, şöyle dedi: "Cumhuriyetimizin banisi olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarını saygıyla anıyorum. Cumhuriyet olarak 100'üncü yılımıza girerken, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu, 'Türkiye Yüzyılı' vizyonu doğrultusunda ülkemizin 2023, 2053, 2071 hedeflerine güçlü ve kararlı ilerleyişinde Türkiye Maarif Vakfı olarak üzerimize düşen rolün idrakiyle uluslararası eğitimde bir marka olmanın gururunu yaşadığımızı ifade etmek isterim."

Türkiye Maarif Vakfı'nın Türkiye'nin uluslararası eğitim alanında dünyaya açılan penceresi olduğunu dile getiren Akgün, vakfın TBMM tarafından kabul edilen özel bir kanunla, 2016'da kurulduğunu anlattı.

ÖRGÜN VE YAYGIN EĞİTİM HİZMETİ

Vakfın amacının Türkiye adına yurt dışında örgün ve yaygın eğitim faaliyetleri vererek, Türkiye ile ilgili ülke halkları arasında sosyal ve kültürel alanda insani bağları derinleştirmek olduğunu belirten Akgün, şöyle devam etti:

"Vakfın bunun dışında gizli bir siyasi, ideolojik veya dini bir ajandası yoktur. Vakfımızın misyonu ve faaliyetleri esasen BM'nin kuruluş tüzüğünde ifade edilen tüm dünyada kalıcı barışı korumak ve BM 2030 Vizyon Belgesi'nde deklare edilen 'Sürdürülebilir Kalkınma İçin Kaliteli Eğitim' hedefleriyle ve OECD'nin 'Eğitim 2030' belgesinde belirtilen hedeflerle örtüşmektedir. Bu anlamda Türkiye Maarif Vakfı, eğitim yoluyla daha adil ve yaşanabilir ve bir dünyanın kurulmasına ve dünya barışına hizmet etmektedir. Halihazırda 51 ülkede 440eğitim kurumumuz bulunmaktadır. Bunların 418'i K-12 seviyesindeki okullardan oluşmaktadır. Ayrıca Arnavutluk'ta bir üniversitemiz ve 12 farklı ülkede 21 farklı etüt merkezlerimiz deeğitim vermektedir. Vakfımız uluslararası alanda faaliyet gösteren diğer tüm eğitimkurumları, eğitim otoriteleri ve akademisyenlerle de eğitimde iş birliği yapmaktadır. Bu bağlamda şu an dünyanın 105 ülkesiyle yakın temas halindeyiz. 55 ülkede ofislerimiz vardır. 51 ülkede ise yetkin öğretmenleri ve idarecileriyle 6 kıtaya yayılmış eğitim kurumlarımızla 50 bini aşkın öğrenciye kaliteli ve nitelikli eğitim hizmeti vermekteyiz."

TÜRKİYE ADINA ÖZGÜN ULUSLARARASI EĞİTİM MÜFREDATI

Akgün, okullarda uyguladıkları müfredatı ilgili ülkedeki eğitim bakanlığının onayıyla kullandıklarına dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Maarif Okulları'nda çoğunlukla bulunduğumuz ülkenin yerel müfredatı esas alınmakta ve kullanılmaktadır. Bunun dışında ilgili hükümetlerin izniyle uluslararası eğitim programları da okullarımızda uygulanabilmektedir. Bu kapsamda kuruluşumuzun 6. yılını geride bırakırken 51 ülkede edindiğimiz eğitim tecrübesi ve çalışmalar ile Türkiye'nin eğitim tecrübesinin bir araya gelmesi sonucunda vakfımıza özgün bir uluslararası eğitim programı oluşturmak için de gayret içindeyiz. International Maarif Programme olarak isimlendirdiğimiz ve IM olarak kısalttığımız programımızı büyük ölçüde tamamlamış olup, eğitim materyalleri öğretmeneğitimleriyle önümüzdeki yıllarda Türkiye adına özgün uluslararası eğitim müfredatı olarak insanların hizmetine sunulacaktır."

Vakfın eğitim stratejisinde hangi müfredat olursa olsun, öğrencilere 5 temel sütunda çağdaş eğitim verdiklerini dile getiren Akgün, şunları kaydetti:

"Bunlar modern fen bilimleri alanında güçlü bir eğitim vermek, sosyal bilimler alanında kritik analitik düşürebilecek insan yetiştirmek için metodolojimizi bunu göre uyarlamak, teknolojik becerilerde öğrencilerimizi güçlü şekilde inşa etmek, dil eğitimini öncelemek. Aynı zamanda öğrencilerimizi içinde yaşadığı ülkedeki fiziki her sosyal çevreye duyarlılıklarını da güçlendirmektir. Bu temel esaslar çerçevesinde özetle yabancı dil olarak Türkçe'nin 51 ülkedeki okullarımızda doğru metodoloji ve uygun içerikle üretilmesi konusunda da bünyemizde oluşturmuş olduğumuz Yabancı Diller Daire Başkanlığı çerçevesinde çok önemli çalışmalar yapıyoruz. Bu konuda yabancılara Türkçe'nin öğretilmesi konusundaki müfredat programımız, Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Başkanlığınca da onaylanmış olup ders kitapları büyük ölçüde tamamlanmıştır. Dijital dünyaya aktarımda devam etmektedir."

"DÜNYANIN EĞİTİMLE İLGİLİ SORUNLARININ TARTIŞILMASINI İSTİYORUZ"

"Her ülkenin ihtiyacı olan nitelikli insanın yetiştirilmesi konusunda ilgili ülkelerle bu konuda müzakere ediyoruz." diyen Akgün, "Aynı zamanda farklı ülkelerde edindiğimiz tecrübeleri bugünkü programda yaptığımız gibi uluslararası bir platform oluşturarak dünyanın eğitimleilgili sorunlarının tartışılmasını da arzu ediyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

İstanbul Eğitim Zirvesi'ni uluslararası eğitim sorunlarının tartışıldığı bir eğitim platformu haline getirmeye çalıştıklarına değinen Akgün, şöyle devam etti:

"Geçen sene küresel anlamda eğitimdeki genel trendleri tartışırken, bu yıl pandemi sonrasında ilk defa yüz yüze eğitimin tam zamanlı olarak başladığı bir dönemde karşılaşılan sorunların tartışılmasını istedik. Bu amaçla zirvemizin ana konusunu, pandemi sonrasında okul, öğrenci ve geleceği üzerine konumlandırdık. Zira bu dönemde yaşanan pek çok konu pek çok sorun, özetle bizim literatürde 'Kovid nesli' dediğimiz iki yılda neredeyse aralıklı olarakeğitimi devam eden, yüzeysel eğitim aldığını iddia eden ve bu konuda yapılan pek çok uluslararası akademik araştırmada da bulgularla desteklenen sorunlar var. Bunları görmezden gelme imkanımız yok."

Türkiye Maarif Vakfının kuruluşundan itibaren eğitim öğretim sistemleri alt yapısına önemli yatırımlar yaptığını aktaran Akgün, uzaktan eğitim ve LMS programları konusunda ciddi bir kapasite ve tecrübe sahibi olduklarını söyledi.

Akgün, 2019'dan itibaren bu konudaki teknolojileri incelediklerini, öğretmen kadrolarını hızlı bir şekilde eğiterek salgınla mücadeleyi en az hasarla atlatmak için gayret gösterdiklerini ifade etti.

Okulun kıymetinin salgın döneminde çok daha iyi anlaşıldığını belirten Akgün, salgın sonrası öne çıkan iki konunun okuldan uzun süre ayrı kalan öğrencileri yeniden okul ortamına ısındırmak ve salgının bıraktığı psiko-sosyal etkileri olduğunu söyledi.

 

04-11-2022


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş