Arama sonuçları

Üniversitelerin patent tescil sayısı 428'e yükseldi

Üniversitelerin patent tescil sayısı 428'e yükseldi

Üniversitelerin patent tescil sayısı 428'e yükseldi. Bu yıl 5’incisi düzenlenen Avrasya Yükseköğretim Zirvesi’nde (EURIE) konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye’yi yükseköğretimde global bir marka haline getirmek istediklerini söyledi. Varank, “2009’da üniversitelerimiz tarafından yapılan patent başvuru sayısı sadece 91’di. 2019’da bu sayı 921’e ulaştı” dedi.

ÜNİVERSİTELERİN PATENT TESCİL SAYISI 428'E ULAŞTI

Üniversitelerin patent tescil sayısının 10 yıl önce 13 iken geçen yıl 428’e çıktığını aktaran Bakan Varank, şunları söyledi:

“Türkiye’yi yükseköğretimde global bir marka haline getirmek istiyoruz. Bunun için üniversitelerimizin kapasitelerini, yetkinlik düzeylerini ve bölgesel ihtiyaçlarını dikkate alarak daha da güçlendiriyoruz. Bölgesel kalkınma misyonu çerçevesinde seçilen pilot üniversitelerimize ihtisaslaşma desteği veriyoruz. Bu uygulamayı sürdürmeye dikkat edeceğiz."

"YAKLAŞIK 200 MİLYON LİRA BÜTÇELİ 10 PROJEYE KAYNAK AKTARACAĞIZ"

Varank, yenilikçi bir bakış açısıyla tasarladıkları Mükemmeliyet Merkezi Programı'yla, akademi ve sanayinin birlikte iş yapmasını sağlayacak bir yapı oluşturduklarını belirtti. Varank, buna göre araştırma altyapılarının koordinatörlüğünde özel sektör ve kamu Ar-Ge merkezleri ile üniversitelerin bu programın paydaşı olacağını söyledi.

Varank, şöyle dedi:

220 MİLYON LİRA BÜTÇELİ PROJELER

"Program dahilinde bu sene yaklaşık 200 milyon lira bütçeli 10 projeye kaynak aktaracağız.  Bu sayede, araştırma üniversitelerimizin, kritik teknolojilerde geliştirdikleri ürünlerin özel sektöre aktarımını hedefliyoruz.  Ayrıca, üniversiteyle sanayi arasında önemli bir köprü görevi gören araştırma altyapılarını da destekliyoruz.  Bu altyapılar, özel sektörle iş birlikleri kurarak ulusal Ar-Ge ekosistemimizin dinamosu olabilecek niteliğe sahip. Şu anda 4 tane ulusal araştırma alt yapımızla yeni değerlendirmeleri yapıyoruz. Bu sayıyı yakında artıracağız ve buradan çıkacak buluşların dünyada ses getireceğini bu kürsüden ifade edebilirim."

Bakan Varank, ilk defa geçen sene uygulamaya başladıkları "Sanayi Doktora Programı'yla" akademide yetişen insan kaynağının bizzat sahaya inmesini de planladıklarını belirtti.

 Bu programda gençlerin, eğitimleri boyunca burs almanın yanı sıra, mezun olduktan sonra sanayide istihdam edilirlerse 3 sene boyunca maaş desteği de alacaklarını dile getiren Varank, şunları söyledi:

"Yine geçen sene uygulamaya başladığımız hem beyin göçünü tersine çevirmek, hem de beyin göçünü engellemek adına güçlü programlar var. 

Bakınız bu programa sadece dünya üniversite sıralamasında ilk 100 üniversite, dünyada en çok Ar-Ge harcaması yapan ilk 2 bin 500 şirket, dünya araştırma enstitüleri sırlamasında ilk 250 araştırma enstitüsünde çalışmış araştırmacılar başvurabildi. Bu kapsamda, 98’i Türk 29’u yabancı uyruklu 127 araştırmacı desteğe hak kazandı.  Gelen araştırmacılar; akademik birikimlerini ve saha tecrübelerini ülkemizin ekosistemine aktaracaklar, doktora öğrencileri yetiştirecekler ve pek çok gencimize rol model olacaklar.

ÜRETİM VE ARGE ARASINDAKİ BAĞLANTILARI GÜÇLENDİRECEĞİZ

Bir yandan yurtdışındaki üniversitelerin Türkiye’de, buradakilerin yurtdışında faaliyet göstermesini teşvik ederken farklı üniversitelerle işbirliği yapmasını destekliyoruz. Türkiye’nin son 18 senede kat ettiği mesafeyi bu gözle değerlendirdiğinizde gelinen nokta elbette büyük bir başarı hikayesi. 182 milyar dolar ihracat yapan bunu da hemen hemen her sektörde gerçekleştirebilen bir üretim altyapısına sahibiz. Bakanlık olarak önceliklerimizden bir tanesi üretim ve ARGE arasındaki bağlantıları daha da güçlendirip yüksek katma değer öncülüğünde yapısal bir dönüşümü gerçekleştirmek. Ancak bu sayede 18 senelik kazanımlarını bir üst seviyeye çıkarabilir, Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokabiliriz. Buradan hareketle akademiyle olan ortak projelere her zaman büyük önem veriyoruz. Pek çok alanda akademisyenlerimizden aktif katkı alıyoruz. Bilginin pratik hayata geçirilmesi için özel sektör ve akademinin tamamlayıcı adımlar atması lazım.

HİBE DESTEĞİ VERİYORUZ

2012’den bu yana teknoloji transfer ofislerini destekliyoruz. Gerekli yetkinliklere sahip 34 üniversitemizin teknoloji transfer ofisine personel, danışmanlık, eğitim ve patent masraflarını karşılamak üzere hibe desteği veriyoruz. 2009’da üniversitelerimiz tarafından yapılan patent başvuru sayısı sadece 91’di. 2019’da bu sayı 921’e ulaştı. 10 sene önce üniversitelerimizin yıllık patent tescil sayısı 13 iken geçen sene bu rakam 428 oldu. En fazla patent başvurusu yapan üniversitelerimizin ilk 10’u İstanbul’da olmakla beraber bu listeye Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’dan üniversitelerimiz de girdi.”

'ÖNCEKLİ ALANLARDA DOKTORALI ÖĞRENCİ YETİŞTİRİYORUZ'

Avrasya Yükseköğretim Zirvesi’ne katılan Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Vekili Prof. Dr. Rahmi Er de öncelikli alanlarda doktoralı öğrenci yetiştirmeyi hedefleyen 100/2000 projesinde öğrenci sayısının 4 bini aştığını belirtti. Er sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yeni YÖK olarak temel çabamız yükseköğretim sistemimizdeki olağan süreçleri yani rutini sürdürmekten ziyade yükseköğretimi tedrici bir şekilde yeniden inşa etmek. Yüzyıllar boyu farklı kültürlerin üretmiş olduğu bilimsel gelişmeleri değerlendirerek daha ileriye taşıyan, Türk bilim tarihini yükseköğretim mirasını sahiplenerek öğrenen, tartışan bir bilim anlayışını yükseköğretim anlayışımızın merkezine yerleştirmeye çalıştırmaktayız. Ülkemiz bugün dünyada küresel bir aktör. Büyük bir yarışın içinde. YÖK olarak Anadolu’nun her köşesindeki üniversitelerimizin eğitimin yanı sıra topluma hizmet noktasında da işlev görebilmeleri için devletimizin diğer kurumlarıyla birlikte tüm imkanlarımızla destekliyoruz. Araştırma üniversitelerimizde yeni programlar açmak suretiyle hem gençlerimizi, hem de ülkemizi geleceğin mesleklerine hazırlıyoruz. Bu kapsamda olmak üzere Türkiye için prestij projesi olan öncelikli alanda doktoralı öğrenci yetiştirmeyi hedefleyen 100/2000 projesi başarıyla devam ediyor. 2017’de yaşama geçirdiğimiz bu proje kapsamında öğrenim gören doktoralı öğrenci sayısı 4 bin 250’yi aştı.”

'ÜLKELER ARASI İŞBİRLİĞİ ARTMALI'

EURIE Başkanı Mustafa Aydın ise ülkeler arası işbirliğinin öneminin arttığını belirterek şöyle konuştu:

“Üniversiteler bu çağın ön gördüğü yenilikleri, özümseyip gelecek nesillere en üstün düzeyde aktarmak zorunda. Biz önce kendimizi sorgulamak zorundayız. Çağımız bireysellikten öte bir çağa dönüştü. İletişim, algı, işbirliği kavramları tüm sektörlerde en önde yer alıyor. O zaman biz güçlü bir bilgi birliği yaparak,  el ele vererek yeni yaklaşımlar ortaya koymak zorundayız. Çin’de ortaya çıkan virüs ile neler oldu görüyoruz. Kriz ilan edildi ama çözüm yok. Depremler, terör... Dünyanın birçok noktasında mülteci sorunu var. Sadece bir ülke ve coğrafyanın değil dünyanın sorunu oldu. Tek bir üniversite ve bir ülke yapacak değil. İşbirliği önemli. Küçük büyük demeden herkes el atmalı. Bilgi birikimleri ve örnekleri oldukça önemli.”

19-02-2020


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş