Uzaktan eğitim öğrencileri: LGS, YKS’ye nasıl hazırlanıyor, nasıl ders çalışıyorlar?

Uzaktan eğitim öğrencileri: LGS, YKS’ye nasıl hazırlanıyor, nasıl ders çalışıyorlar? Ülke, Anya, Mert ve Defne. 18 milyon öğrenci gibi geçtiğimiz 23 Mart’tan bu yana yaklaşık 50 gündür uzaktan eğitimdeler. Derslerini evden takip ediyorlar. İkisi ise haziran ayında yapılacak Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) ile Liseye Geçiş Sınavı’na (LGS) hazırlanıyorlar. 

Pervinkaplancom instagram yayınımızın konuğu bu kez öğrenciler oldu. Tümü okulu ve arkadaşlarını çok özlediklerini söylüyorlar ve “Evden çalışmada verim okuldaki gibi olmuyor” diyorlar. Sokakta dolaşmak ise yine en çok özledikleri arasında yer alıyor ve “İstanbulKart’ın ne anlam ifade ettiğini anladık” diyorlar.

UZAKTAN EĞİTİM ÖĞRENCİLERİ: LGS, YKS'YE NASIL HAZIRLANIYORLAR, NASIL DERS ÇALIŞIYORLAR?

LGS ve YKS değişikliklerini değerlendiriyorlar. 75, 80, 165, 180 dakikalık bu sınavlar süresinde maske ile sınava nasıl konsantre olacaklarını düşünüyorlar. Sınav tarihine kadar alışmak için de “maskeli deneme sınavı” çözmeyi planlıyorlar. Özellikle YKS tarihinin iki kez değiştirilmesinin ise onları nasıl etkilediğini yine onlar anlatıyor. Koronavirüs dediklerinde akıllarına neler geliyor?

Kısaca söz ‘uzaktan eğitim’ öğrencilerinde diyoruz. Ve işte onların uzaktan eğitim deneyimleri:

ÜLKE ÇINAR İÇİL: 9. SINIF ÖĞRENCİSİ

 Salgını ilk duyduğumda bu kadar ciddi bir hâl alacağını düşünmemiştim. Liseye alışma açısından ciddi bir sorun yaşamadım ancak okulumun düzenlediği çoğu etkinlik doğal olarak bahar aylarına denk geldiği için pek çok etkinlik ertelendi ya da iptal oldu. Buna örnek olarak okulumuzda uzun süredir düzenlenen Kan Bağışı'na 9. sınıfta katılamamam gerçekten beni üzdü. 

AİLEM BANA ORTAM HAZIRLIYOR

Evde ailem bana çok güzel bir ortam kurulmasına yardımcı oluyor. Ders çalıştığım saatlerde sessizlik olmasına özen gösteriyorlar, bulunduğum odaya girmiyorlar. Kısacası ne gerekiyorsa yapıyorlar, bu süreçte bana çok yardımcı oldular gerçekten.

OKULDAKİ GİBİ OLMUYOR

Okuldaki gibi bir konsantrasyon söz konusu değil ancak elimden geldikçe derslerime, çalışmalarıma odaklanıyorum. Ekran başında ders yapmaktan sıkıldığımı ben de söyleyebilirim. Çünkü evde yapılacak çok şey olmadığından zaten ders aralarında da ekran başında oluyoruz. Bu kadar ekran başında olmak rahatsızlık veriyor.

CANLI DERS YAPILIYOR, ÖĞRETMENLERİMİZLE İLİŞKİMİZ SÜRÜYOR

Okulum Zoom uygulaması üzerinden canlı ders yapıyor.Gayet yararlı oluyor. Bu derslerin hepsine katılıyorum. Buna ek olarak TRT EBA TV kanalındaki derslerden bazılarını takip ediyorum. Televizyonda izlemek üzere seçtiğim dersler genelde eksiğim olan dersler.

Öğretmenlerimle ilişkim devam ediyor. Öğretmenler kendi dersleri için WhatsApp grubu açtılar ve oradan sorular, konu anlatımları gönderiyorlar. Aynı zamanda EBA'dan da ödev ve videolar gönderiyorlar.

ARKADAŞLARIMI VE BASKETBOLU ÖZLEDİM

En çok arkadaşlarımla buluşup eğlenmeyi ve basketbol oynamayı özledim. Okulun olmasını isterdim çünkü ilk başlarda dediğim gibi bahar aylarında olan pek çok etkinliği kaçırdım. Lisede okul ve sosyal etkinlikler ayrı tutulamaz bence. Yani okul olmasını isterdim diyebilirim.

OKULLAR TELAFİ İÇİN AÇILABİLİR

1 Haziran'da okulların açılmasını isterim ancak böyle bir durumda sınavların olmaması koşuluyla. Uzaktan eğitim süreci her ne kadar başarısız bir eğitim süreci olmasa da uzaktan eğitim sürecinde işlenen konuların sınavda çıkması mantıklı olmaz. Öğrencilerin gerçek başarılarını tanımlayan notlar ortaya çıkmaz. O yüzden eğer okullar açılırsa bu dönemin sınavlara değil eğitimin telafisine ayrılması gerektiğini düşünüyorum. 

KORONAVİRÜS DEDİKLERİNDE

Koronavirüs dediklerinde benim aklıma, insanlardan uzun ve güzel zaman çalan, bunun yanı sıra pek çok kişiyi işsiz ya da ücretsiz izne çıkmak zorunda bırakan, günümüz koşullarına rağmen yayılması kontrol altına alınamamış bir salgın geliyor.

ANYA KAMALI: 9. SINIF ÖĞRENCİSİ

BIKKINLIK VAR ÇÜNKÜ

Şahsen çoğumuzun bıkkınlığının sadece çevrimiçi derslerden ve ödevlerin varlığından kaynaklandığını düşünmüyorum. Bence şu anki öğrenci kitlesi elektronik ortama alışma, eğitim yılının yarıda kesilmesi, arkadaş ve öğretmen özlemi gibi sayısız sıkıntıyla baş başa kalmış durumda ve bu eğitim hayatımız boyunca hiç karşıladığımız bir durum, bu da okul yılı boyunca sahip olduğumuz akademik yükümlülüğü hissetmeyi ve çalışma alışkanlıklarımızı sürdürmeyi oldukça zorlaştırıyor. 

EBA DEĞİL, OKULUN ÖZEL YAYINI

Okulum özel yayın yapabiliyor. Her gün belirli bir saat aralığında sanal bir ortamda olsa da bir araya gelebilmek gerçekten büyük bir şans. TRT ve EBA’daki içerikler ve eğitim materyalleri hakkında bir bilgim yok.

ÖĞRETMENLERLERİMİZLE GÖRÜŞÜYORUZ

Gerek dersler sırasında olsun gerek tatil günlerinde hem biz hem de öğretmenler sürekli etkileşimde olmak için çaba sarf ediyoruz. Sonuçta bu sadece bizim için veya sadece onlar için zor koşullar değil, dünyadaki herkes insanlarla iletişim kurma, insan yüzü görme ihtiyacını oldukça hissediyor olsa gerek. Birbirimizle okul yılı boyunca kurduğumuz bağları koparmamak da bu uzaktan eğitim sürecinin en önemli yanlarından biri.

‘NORMAL YAŞAMIN’ DEĞERLERİNİN FARKINA VARMAK

Okulu epey özledim. Dürüst olmak gerekirse ilk başta sadece arkadaşlarımdan uzak kalacağım ve rutinimin bozulacağı için panik oluyordum. Sonuçta senelerce süregelmiş ve alışılmış günlük planlarımızı, her gün gerçekleştirdiğimiz âdetlerimizi kaybetmek zorunda kalıyoruz ve bu korkutucu bir yenilik. Zamanla bunların yanında gerçek bir sınıf ortamına ve okulun farkı yerlerine duyduğum hasret de ortaya çıktı. Teneffüsler olsun kulüpler olsun, normal okul yaşamını çok özledim ve değerini ne kadar az bildiğimizin farkına vardım. İstanbulKart’ın ne anlam ifade ettiğini anladım. Bu kart özgürce dolaşmayı simgeliyor artık.

SAĞLIK RİSKİ YERİNE UZAKTAN EĞİTİMİ TERCİH EDERİM

Bu sene herhangi bir geçiş sınavına girmeyecek bir öğrenci olarak okulların 1 Haziran’da açılıp Türkiye’deki en az 20 milyon öğrencinin sadece birkaç hafta uğruna böyle bir sağlık riskine girmesi yerine ya derslerin bitirilmesini ya da uzaktan eğitimin devamını isterim. Tabii ki LGS veya YKS’ye girecek olan kesimi göz önünde bulundurunca uzaktan eğitimin devamı çok daha mantıklı ve pratik bir seçenek. Eğer şartlar bugün olduğu gibi devam ederse Haziran’da okulların açılması büyük ve alınmaması gereken bir risk olur diye düşünüyorum. 

KORONAVİRÜS: CANAVAR TASVİRİ GÖRÜYORUM

Beklediğimden çok daha büyük bir ölçeğe yayılmış bir canavar tasviri görüyorum sadece. Aralık-Ocak arasında medyada ilk haberler yapılmaya başlandığında da konunun takipçisiydim ama bu boyuta varacağını kesinlikle tahmin edemezdim; kimse edemezdi. İşin toplumsal kısmı, ekonomik kısmı, sağlıksal kısmı; hepsi çok acı verici. Diğer ülkelere baktığımızda da yine aynı tablo var: Mart ayında İspanya’da buz pateni pisti morga çevrildi, Amerika’da son altı haftada 30 milyon kişi işsizlik maaşına başvurdu. Bunlar gibi pek umut vermeyen haberleri her gün görüyoruz. Tüm bunlara rağmen aynı zamanda biraz da olsa ufuk açıcı bir dönemde olduğumuzu da düşünüyorum. Artık sadece kendimizin değil ailemizin, komşularımızın, ülkedeki, dünyadaki herkesin sağlığını ve hayatını göz önünde bulundurma sorumluluğuna sahibiz. Bu duygunun bu zaman dilimi ile sınırlı kalmamasını çok isterim.

MERT BORU: 8. SINIF ÖĞRENCİSİ LGS’YE HAZIRLANIYOR

Sınavın tarihinin 20 Haziran’a çekilmesi beni rahatsız etmedi. Aksine, daha çok zamanım olacağı için sevindirici bir haberdi.

KONU SINIRLAMASI ADİL BİR SINAV İÇİN GEREKLİYDİ

Kendi adıma pek bir şey ifade etmiyor ancak daha adil bir sınav olması açısından iyi oldu. Benim okulum Din Bilgisi haricinde bütün konuları bitirmişti, kalan konuları da çevrimiçi bile olsa anlayabileceğimi düşünüyordum ancak bütün okulların durumu aynı değil. Devlet okulunda okuyan öğrenciler sadece birinci dönem konularına hakimler. Bundan ötürü Matematik, Türkçe gibi derslerde yüz yüze olunmayacağı takdirde zorlanabilineceğini düşünüyorum. Ayrıca Elazığ depreminden ötürü birçok öğrenci okullarına gidemedi. Kısaca ülke çapındaki öğrenciler olarak aynı imkanlara sahip değiliz. Bu sayede şartlarımız birbirine yaklaştırılmış oldu.

KONU SINIRLAMASI YÜZÜNDEN SORULAR ZOR OLUR MU?

Aslında öyle olabileceğini düşünüyorum ama özverili bir biçimde çalışan ve eskiden beri deneme sınavlarında başarılı olanlar için bu zorluğun pek bir anlamı olmayacaktır. Ancak deneme sınavlarında hedeflediği başarıyı sergileyemeyenler daha çok çalışmak zorunda kalabilirler.

SPORDAN KOPTUM

Son üç hafta itibari ile evet. Sadece karantina uygulamasının başında derslerimden ve sporumdan, ben yüzüyorum çok kopuk olduğumu hissediyordum ve tüm çalışmaların çevrimiçi yapılması da odaklanmamı bir hayli zorlaştırıyordu. Bugün de hala aynı problemler devam etse de daha azaldıklarını ve psikolojik olarak daha iyi bir durumda olduğumu düşünüyorum.

MASKE BENİ ENDİŞELENDİRİYOR

Açıkçası bu konular hakkında biraz endişeliyim çünkü daha önceden hiç provası yapılmamış bir şeyi ilk kez gerçek sınavda denemiş olacağız. Oturma düzeninin ve maske ile soru çözmenin ben de dahil olmak üzere çoğu öğrenci tarafından garipseneceğini düşünmekteyim. Gerçek sınavla birebir şartlar sağlanamasa da evde soru çözerken maske takmamız sınavda daha rahat olmamız adına öğretmenlerim tarafından öneriliyor.

EVDE VERİMİMİZ DÜŞÜYOR

İlk başlarda günlük tempomun bir hayli düşmesinden ötürü bana çok cazip gelen çevrimiçi derslerin aslında o kadar da iyi olmadığının farkına vardım. Ortam koşulları okula kıyasla çok daha rahat olmasına karşın verimi çok daha düşük buluyorum.

ESKİDEN YAPTIĞIM HER ŞEYİ ÖZLEDİM

Genel olarak eskiden yaşadığım veya yaptığım çoğu şeyi özledim. Artık yüzemiyor, arkadaşlarımla sohbet edemiyor, teneffüslerde onlarla masa tenisi oynayamıyorum. Bu durum beni rahatsız ediyor ama çok da kötü değil. Eskiden yapmaya fırsat bulamadığım aktiviteleri rahatlıkla yapabiliyorum. Daha çok kitap okumak, piyano çalmak ve bilgisayarda oyun oynamak bunlardan bazıları.

OKULLAR AÇILIR VE MEZUNİYET TÖRENİ OLUR MU?

Okulların açılmasını isterim. Çünkü arkadaşlarımla görüşmeyi çok istiyorum. Ayrıca motivasyon depolamamız açısından herkese iyi gelecektir. Mezuniyet törenlerinin yapılmasını çok isterim. Herkes kendine güzel takımlar veya elbiseler almıştı ve çok da heyecanlıydık. Olamaması hepimizi üzecektir.

KORONAVİRÜS: KARANTİNA VE SAĞLIK ÇALIŞANLARI

Koronavirüs denince aklıma karantina ve dünya çapında tüm sağlık çalışanlarının fedakarlıkları geliyor.

DEFNE AKTER: 12. SINIF ÖĞRENCİSİ YKS’YE HAZIRLANIYOR

SANAV TARİHLERİNİN DEĞİŞMESİ ÇOK TALİHSİZ

En büyük sıkıntıyı biz yaşıyoruz demek çok doğru olur mu bilmiyorum, yaşadığımız pandemi çok fazla insanı olumsuz yönde etkiledi. Ama sınav tarihlerinin değişmesi ve içinde bulunduğumuz durum kesinlikle tüm öğrenciler için büyük bir sıkıntı yarattı. Sınav tarihlerinin değişmesi gerçekten çok talihsiz oldu, iki açıklamada da gafil avlandık. İlk açıklamada içinde olduğumuz aşırı stresli dönemin uzaması bizi gerçekten gerdi, alışmamız da biraz uzun sürdü. Geri çekilmesi zaten çok ani bir gelişmeydi, şimdi de bu yeni duruma adapte olmaya çalışıyoruz ve inanılmaz bir panik havası hâkim. Tabii tüm bu gelişmelerin gergin pandemi ortamında yaşandığını ve 1-2 aydır hepimizin dışarı çıkmadan çalışmaya çalıştığını düşününce, psikolojimizin ne kadar bozulduğu daha kolay anlaşılabilir.

SINAV TARİHİ DEĞİŞİKLİĞİ NASIL ETKİLEDİ?

Normalde üniversiteye hazırlanan öğrenciler son bir-bir buçuk aylarını deneme çözmeye ve eksik kapamaya ayırır, biz de haziran-temmuz aylarını buna ayırmıştık. Uzun vadeye yaydığımız ders programı neredeyse yarı yarıya indi, o yüzden aldığımız kitaplar, planladığımız dersler hep 54 günlük bir zaman dilimine sıkıştı. Evdeyken karantinanın, moral bozukluğunun ve yüz yüze ders işlememenin etkisiyle ister istemez çalışma verimimiz düşmüştü. O yüzden şimdi son 1-2 aydaki eksiklerimizi de kapamaya çalışıyoruz.

TYT’DE SÜRE 30 DAKİKA ARTINCA

TYT sınavı bilgiden çok hız ve pratik zekâ ölçen bir sınav. Geçtiğimiz yıllarda öğrencilerin çok büyük bir kısmı yetiştirirken çok zorlanıyordu. O yüzden TYTde daha fazla süre her zaman daha iyi. Ama tabii ki iyi olup olmaması kişiden kişiye değişebilir. Ben paragraf sorularını hızlı çözdüğüm için düşük sürede daha avantajlıydım, o yüzden benim için biraz dezavantajlı oldu. Çok hızlı çözemeyen ama zeki olduğu için yüksek net çıkaracak kişiler içinse çok iyi bir gelişme. Sonuçta bu bir sıralama sınavı. Lisans barajının düşürülmesi daha fazla insana üniversite eğitimi alma fırsatı verdiği için bence güzel bir gelişme.

MASKESİZ OTURMAK BİLE ZORKEN BİR DE MASKE

165 ve 180 dakika maskeli de maskesiz de oturmak için oldukça zor.  Tabii maskeyle oturmak nefes alma zorluğu ve yüzü tahriş etmesi yüzünden performans düşürecek gibi gözüküyor. Ama tabii yapabileceğimiz bir şey yok, herkes aynı şartlar altında sınava giriyor ve içinde bulunduğumuz durumda en mantıklı yöntem bu. Salgın konusunda zaten hâlihazırda endişe içindeyiz hepimiz, daha fazla artacağını düşünmüyorum endişemin. Önemli olan etkilenmeden bu günleri atlatabilmek.