Yanıtsız sorular: Bu şekilde sonuç almak mümkün mü?

Yeni eğitim-öğretim dönemiyle birlikte öğrenciler ders başı yaparken veliler, eğitimciler ve sağlıkçılar kaygılı. CHP Balıkesir Milletvekili Fikret Şahin, "Bilim Kurulu toplantısı sonrası bakanlardan sadece tavsiye dinledik. Bu tavsiyelerle hiçbir şekilde sonuç almak mümkün değildir" dedi.

Cumhuriyet'ten Sarp Sağkal'ın haberine göre, yüz yüze eğitim döneminin, koronavirüs salgınında günlük vefat sayılarının geçen yıla oranla 6 kat fazla olduğu bir dönemde başladığına dikkat çeken Şahin, şöyle dedi:

“1593 sayılı Umumi Hıfzıssıha Kanunu 72. maddesi çerçevesinde zorunlu aşı mümkün olduğu halde, Sağlık Bakanı, Milli Eğitim Bakanı ve Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı’nın sadece PCR testinden söz etmekle yetinmesi, çocuklarımızı ve öğrencilerimizi bile bile tehlikeye atmaktır.”

"BU TAVSİYELERLE SONUÇ ALMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR"

Yeni eğitim-öğretim süreci bugün itibarıyla yüz yüze başlarken, pek çok velinin, sağlık çalışanının ve eğitimcinin yeni dönemde alınacak tedbirlere ilişkin kafasında oluşan sorular, Milli Eğitim Bakanı, Sağlık Bakanı ve YÖK Başkanı’nın katıldığı Bilim Kurulu toplantısında da yanıt bulamamıştı.

Salgının şu anda geçen yıla göre daha kötü bir durumda olduğuna dikkat çeken CHP Balıkesir Milletvekili Fikret Şahin, şöyle dedi: “Geçen yıla göre vaka sayılarının 4 kat, vefat sayının 6 kat arttığı bir dönemde yüz yüze eğitime başlıyoruz. PCR testinin salgını önlemede etkili olmayacağı bilinen bir gerçek” dedi. Yurttaşların aklında, “Sınıflardaki öğrenci sayıları azaltıldı mı? Soğuk kış aylarında sınıfların havalandırılmaları nasıl yapılacak? Yurtlarda kalacak öğrenciler için ne gibi tedbirler alınmıştır?” gibi sorular olduğuna dikkat çeken Şahin, “Bilim Kurulu toplantısı sonrası bakanlardan sadece tavsiye dinledik. Bu tavsiyelerle hiçbir şekilde sonuç almak mümkün değildir.”

"HIFZISSIHA KANUNU İLE AŞI ZORUNLU"

Okullarda salgın nedeniyle oluşabilecek olumsuzluklardan Milli Eğitim Bakanı ve Sağlık Bakanı’nın sorumlu olacağını vurgulayan Şahin, şöyle devam etti: “Sağlık Bakanlığı, kanunların kendine verdiği yetkileri kullanarak bilimin emrettiği tüm tedbirleri almak zorundadır. Bir kişinin elbette aşı olmama hakkı vardır ama bunu kullanırken başka bireylerin sağlığını tehlikeye atmaması gerekir. 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıha Kanunu’nun 72. maddesi çerçevesinde zorunlu aşı mümkün olduğu halde, Sağlık Bakanı, MEB ve YÖK Başkanı’nın, öğretmenlerin sadece PCR testinden söz etmekle yetinmesi, çocuklarımızı ve öğrencilerimizi bile bile tehlikeye atmaktır.”

Şahin’in işaret ettiği yasa maddesine göre; kolera, veba gibi salgın hastalıkların olması durumunda kişilere “zorunlu aşı” uygulanabiliyor ve serum tedavisi yapılıyor.