Uzmanlar, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer'in açıklamalarına karşılık verdi: Eğitimin en zor yılı

Bakanlık: 160 milyon ücretsiz yardımcı kaynak yarattık. Mesleki eğitimi güçlendirdik. Köy yaşam merkezleri açtık. Gerçekler: Ders kitapları yetersiz. Öğrenciler örgün eğitimden koparıldı, “işçi” yapıldı. Köy okulları harabeye döndü, izlediniz.

Cumhuriyet’ten Figen Atalay’ın haberine göre, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), “2022 hedeflerinin tamamını yaptık” dese de uzmanlar, bu yılı “eğitim en kara yıllarından biri” olarak niteledi.

Okul dışında olan yüz binlerce çocuk var. Onları okula göndermeyen aileleri için hiçbir yaptırım uygulanmıyor, çocukların takibi yapılmıyor. Milyonlarca çocuk okula aç gidiyor. İkili eğitim, kalabalık sınıflar gibi sorunlar devam ediyor. 

SÖMÜRÜ DEVAM ETTİ

Çocukların eğitim hakları ihlalinde artış yaşanan 2022, üniversite mezunları açısından da umutsuzluk dolu bir yıl oldu. Yeni mezunlar, öğrenim gördükleri alanda değil, buldukları her işte çalışmaya başladı. Ekonomik kriz nedeniyle binlerce genç üniversiteyi kazansa da kayıt yaptıramadı. 

Eğitim İş Sendikası Başkanı Kadem Özbay, “Bakanlığın söylemlerinin aksine 2022, eğitim emekçileri başta olmak üzere eğitimin tüm paydaşları için kara bir yıl olarak tarihe geçti” dedi. Sözleşmeli ve ücretli öğretmen sömürüsünün devam ettiğini, ataması yapılmayan öğretmen ordusunun daha da büyüdüğünü vurgulayan Özbay, şunları söyledi:

“Bilimin yuvası olması gereken üniversitelerde siyasi baskı arttı, antidemokratik yöntemlerle rektörler atandı; üniversitelerimizin uluslararası eğitim arenasındaki saygınlığı ve gelişmiş ülkelerdeki üniversitelere kıyasla başarı oranı düştü. İkili ve taşımalı eğitim garabetleri ile kalabalık sınıflarda eğitim sorunu devam etti. Öğrencilerin pandemi sürecinde yaşadıkları öğrenme kaybı giderilmedi. Derin yoksulluk yaşayan veli ve öğrenciler, sosyal devlet ilkesine uygun politikalar belirlemeyen yöneticiler yüzünden çok zor bir yıl yaşadı. Çocuklarımız musluklardan su içti, aç karnına derslere girdi. Ayyuka çıkan onca skandala rağmen dernek/vakıf maskesi takmış tarikatlar eğitimde cirit atmaya devam etti; mesleki eğitim adı altında yüzbinlerce öğrenci eğitimden koparılıp sermayeye ucuz işgücü oldu.”

HANGİ HEDEFE ULAŞILDI? 

Özbay, bakanlığın “2022’de tüm hedeflerimize ulaştık” açıklamasıyla ilgili de şu değerlendirmeyi yaptı: 

• Okulöncesi eğitim yaygınlaşacaktı. Maddi durumu olmayan ailelerin birçoğuna Diyanet’in ve tarikatın eğitim adı altında musallat olmasının ana aktörü olan MEB, kendisini bu konuda başarılı ilan ediyor!
• MEB, “Okullaşma oranı hedeflerini de yakaladım” diyor. Yasalarında “zorunlu eğitim diye bir kavram” bulunan bir ülkede okullaşma oranı yüzde 100 olmadıkça bir başarıdan söz edilemez. 
• Mesleki eğitimin güçlendirilecekti. MEB, mesleki eğitim adı altında çocukları örgün eğitimden kopardı. 
• MEB,160 milyon yardımcı kaynağı ücretsiz dağıtmakla övündü. Bu kadar yardımcı kaynağa ihtiyaç duyulması ders kitaplarının ne kadar yetersiz olduğunu ortaya koymaktadır.
• “Köy yaşam merkezleri açtık” diyen bakanlık, “Peki köy okullarını neden kapattınız? Bunca yıl o okulların viraneye dönmesine neden seyirci kaldınız” sorularını hâlâ görmezden gelmektedir.

"SORUNLAR DEVASA BOYUTLARA ULAŞTI"

Eğitim Sen Genel Başkanı Prof. Dr. Nejla Kurul’un “2022’de Eğitim” değerlendirmesi de şöyle:

“2022’de laik eğitimden uzaklaşıldı. Dinci vakıf ve derneklerle protokollerin yapıldı, okullar yaz aylarında bu tarikat ve cemaatlere verildi, karma eğitim ilkesi okullarda ihlal edildi; çocukların istismar ve ihmali haberleri sıkça gündem oldu. 2022’de eğitim hakkı ihlalleri arttı. Kalabalık okullar, ikili eğitim, kalabalık sınıflar sorunu büyüdü.”