YÖKAK, 2027'ye kadar tüm üniversiteleri akredite etmeyi hedefliyor
Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Başkanı Prof. Dr. Muhsin Kar, 2027'ye kadar Türkiye'deki tüm yükseköğretim kurumlarını, Kurumsal Akreditasyon Programı'na almayı hedeflediklerini belirtti. Kar, "Türkiye'nin yükseköğretimde oluşturduğu kapasiteyi akreditasyonla buluşturduğumuz zaman, Türkiye yükseköğretimde hizmet ihracatı yapan bir ülke konumuna gelecek" dedi.
Kar, AA muhabirine, YÖKAK'ın akreditasyon programlarının içeriklerine ve kurumun gelecek hedeflerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
3 TEMEL GÖREVİ VAR
YÖKAK'ın 2015'te kurulduğunu ve 2017'de bağımsız bir kurum olarak çalışmalarına başladığını anımsatan Kar, yükseköğretim kurumlarında, "dış değerlendirme", "program akreditasyonu" ve "farkındalık faaliyetleri" olmak üzere üç temel görevleri olduğunu bildirdi.
Dış değerlendirme programı kapsamında, Türkiye'deki 188 üniversitenin değerlendirmesini yaptıklarını anlatan Kar, 146 üniversiteyi izleme programı kapsamına aldıklarını söyledi.
Kurumsal Akreditasyon Programı (KAP) kapsamına alınan üniversitelerin sayısının arttığına dikkati çeken Kar, 2021 sonu itibarıyla 23 üniversiteyi kurumsal akreditasyon kapsamına aldıklarını aktardı.
Kar, "2023'te akreditasyon programı kapsamına alacağımız üniversitelerimiz için çağrıya çıkacağız. 2027 yılına kadar Türkiye'deki tüm yükseköğretim kurumlarımızı Kurumsal Akreditasyon Programına almayı hedefliyoruz" diye konuştu.
"TÜRKİYE, AVRUPA YÜKSEKÖĞRETİMİNİN BİR PARÇASI"
YÖKAK'ın, Avrupa Yükseköğretimde Kalite Güvencesi Birliğine de üye olduğunu ifade eden Kar, "Tüm çalışmalarını Avrupa'nın yükseköğretim alanında belirlediği ilkelerle yürütüyor" dedi. Kar, YÖKAK tarafından belirlenen kriterleri yerine getiren üniversitelerin akredite edildikten sonra uluslararası görünürlüğü ve tanınırlığının da artacağını vurgulayarak, şöyle dedi: "Kurumsal akreditasyon, üniversitelerimizin stratejik bir akılla, stratejik bir yönetim anlayışıyla yönetildiğini, geri bildirim mekanizmalarının kurulduğunu ve eğitici eğitimleriyle kalite kültürünün bir 'kurum kültürü' olarak oluşturulduğunu ifade ediyor."
Kar, "program akreditasyonu" verdikleri bir bölümden mezun olan öğrencinin, ilgili bölümü bitirdiği zaman ekstra bir kursa veya hizmet içi eğitime ihtiyaç duymadan istihdam edilebilir konumda olmasını hedeflediklerini kaydetti.
DİPLOMANIN TANINIRLIĞI
Kar, kurumsal akreditasyona sahip üniversitelerden mezun olanların, yurt dışında ileri eğitime erişiminin daha rahat olacağına işaret etti. Kar, "Öğrencinin yurt dışında ileri eğitime erişimi anlamında ya da istihdam imkanı olduğunda, diplomalarının tanınırlığını, denklik işlemlerini hızlandıran bir süreç" dedi.
Kar, YÖKAK tarafından akredite edilen üniversitelerin yurtdışındaki kurum ve kuruluşlarca da tanınır olacağını, böylece daha çok yabancı öğrencinin Türkiye'de hizmet veren yükseköğretim kurumlarını tercih etmesini beklediklerini söyledi.
Gelişmekte olan ülkelerde yükseköğretime yoğun talep bulunduğunu, birçok ülkenin bu talebi karşılayamadığını anlatan Kar, şöyle dedi: "Onların öğrencileri yükseköğretim için diğer ülkelere gidiyorlar. Türkiye'de her ilde en az bir üniversitemiz var. Yani yükseköğretimde kapasite artırılmış durumda. Biz akreditasyon faaliyetleriyle bu süreci tamamladığımız zaman, Anadolu'daki birçok üniversitemize uluslararası öğrenciler de gelecek."
Kar, yurt dışından gelecek öğrencilerin, YÖKAK tarafından akredite edilen herhangi bir yükseköğretim kurumundan mezun olup ülkesine döndüğünde, diplomasının tanınırlığı ve denkliği gibi süreçleri kolay yürütebileceğine dikkati çekti. Kar, "Türkiye'nin yükseköğretimde oluşturduğu kapasiteyi akreditasyonla buluşturduğumuz zaman, Türkiye yükseköğretimde hizmet ihracatı yapan bir ülke konumuna gelecek. Bu beni heyecanlandırıyor" dedi.
23-01-2023