Arama sonuçları

Okul öncesi eğitim kimlere emanet?

Okul öncesi eğitim kimlere emanet?

Gelişimin en hızlı olduğu okul öncesi eğitimin gelecekte çocukların akademik başarısının yanı sıra onların gelişimlerini etkilemede de çok önemli olduğu araştırmalar ortaya koyuyor. Bu dönemde çocuklara sağlanan nitelikli eğitim onların fiziksel, bilişsel, sosyal ve duygusal gelişimlerine önemli katkı sağlıyor. 2023 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nda yer almasına karşın Ekim 2023 itibarıyla 5 yaşta okulöncesi eğitim henüz zorunlu değil. 

14 Ekim 2023 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik okulöncesi ve ilköğretim kurumlarında mescit açılmasının zorunlu kılarken, okul öncesi eğitimi de ücretsiz olmaktan çıkardı.

OKUL ÖNCESİ EĞİTİME KATKI PAYI

Bu da yönetmelikte “Okul öncesi eğitim hizmeti resmi okul öncesi eğitim kurumlarında ücretsizdir” maddesi, “Okul öncesi eğitim hizmeti resmi okul öncesi eğitim kurumlarında ücretsizdir. Ancak okul öncesi eğitim kurumlarında çocukların okulda geçirdikleri süredeki temel ihtiyaçlarını, öz bakım süreçlerini ve eğitim programının uygulanmasını desteklemek amacıyla katkı payı alınır” şeklinde değiştirildi. Böylece katkı payı ile birlikte okul öncesi eğitim de ücretsiz olmaktan çıktı. Sivil toplum kuruluşları ise bu durumun özellikle sosyoekonomik olarak dezavantajlı çocukların okulöncesi eğitime erişimini ortadan kaldıracağını belirterek, daha önce hedeflendiği gibi 5 yaştan başlayarak okulöncesi eğitim zorunlu ve ücretsiz eğitim kapsamına alınması gerektiğini belirtiyor. 

BAKANLIK DIŞINDA KURUMLAR

Diğer eğitim kademelerinin aksine ise erken çocukluk eğitimininde Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı olmayan kurumlar da eğitim ve bakım hizmeti veriyor. Eğitim Reformu Girişimi (ERG) Eğitim İzleme Raporu 2023’e göre  Türkiye’de okulöncesi eğitim hizmetleri, kurum çeşitliliğinin en fazla olduğu kademe. Diğer kademelerin aksine okulöncesi eğitimde kurumlar sadece özel ve resmi kurumlar olarak değil, MEB’e bağlı olan ve olmayan kurumlar olarak da ayrılıyor. 

Ayrıca yaz döneminde eğitim veren resmi yaz anaokulları ve anasınıfları da bulunuyor. 2022-23’te okulöncesi eğitim veren kurum listesine Çocuk Destek Eğitimi Kurs Programı’nın eklendiği, önceki yıllarda eğitim hizmetleri sağlayan MEB'e bağlı olmayan resmi ve özel kurumlarda yaz eğitiminin ve özel yaz anasınıflarının listede olmadığı görülüyor.

HANGİ KURUMLARA GİDİYORLAR?

Yine raporda 2021-22 eğitim-öğretim yılında öğrenciler en yüksek oranda %46,4’le ilköğretim okullarına bağlı resmi anasınıflarında öğrenim görürken 2022-23’te bu oranın %29,4’e düştüğü belirtiliyor. Raporda bu konuyla ilgili veriler şöyle yer alıyor: 

Bir önceki sene %22,8 olan resmi anaokullarının oranı ise %40,3’e yükselerek en çok öğrencinin eğitim aldığı kurumlar haline geldi. Resmi anasınıfı ve anaokullarını %10,7’yle özel anaokulları ve %7,5’le “toplum temelli kurumlar” takip ediyor.

2023 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nda, 5 yaşta okulöncesi eğitimin zorunlu eğitim kapsamına alınması için ilave derslikler yapılacağı ve esnek modeller geliştirileceği belirtilmişti. 

TOPLUM TEMELLİ KURUMLAR NEDİR?

Öğrenci sayısı dikkate alındığında, bahsi geçen esnek modellerin başında toplum temelli kurumlar geliyor. MEB’e bağlı olmayan bu kurumlar örgün eğitim istatistiklerinde “Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı 4-6 yaş kurslar, belediyelerce açılan kreşler, derneklerce açılan kreşler” şekilde tanımlanıyor.

2022-23 eğitim-öğretim yılında toplum temelli kurumlarda öğrenim gören öğrenci sayısı bir önceki eğitim-öğretim yılına kıyasla %21,3 artarak 154 bin 417 oldu. Öte yandan Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün Ocak 2023’te yaptığı açıklamaya göre 4-6 yaş Kur'an kurslarına kayıtlı 193 bin 564 öğrenci bulunuyor. Bu, resmi belgelerde ve açıklamalarda bir süredir devam eden veri tutarsızlığının 2022-23’te de sürdüğü anlamına geliyor. Diyanet İşleri Başkanlığı’yla MEB’in uygulamalarında eğitimin ve eğitmenlerin standartlarının uyumlu hale getirilmesi, başta öğrenci sayısı olmak üzere tutarlı veri toplanması ve bu verilerin açıklıkla paylaşılması acil ve elzemdir.

OECD ÜLKELERİ VE TÜRKİYE 

Türkiye’nin OECD ülkelerinin gerisinde olduğuna dikkat çekilen raporda 2020 verilerine göre OECD ortalamasında 3-5 yaş grubu okullulaşma oranı %87,1, bu oran 5 yaşta %95,7’ye kadar yükseliyor. Birleşik Krallık, Fransa ve İrlanda’da ise 3-5 yaş grubu okullulaşma oranı %100. Türkiye ise OECD ülkeleri arasında son sırada yer alıyor

COVID VE OKULLAŞMA ORANLARI 

COVID-19 salgınının eğitim sistemi üzerindeki kısıtlamalarının kalkmasıyla birlikte her yaş grubunda okullulaşma oranları artış eğilimine geri döndü ve 2022-23’te son 10 yılın en yüksek seviyesine çıktı. 2022-23’te 3-5 yaş grubunda net okullulaşma oranı %51,4, 4-5 yaşta %63,6, 5 yaşta ise %85,0. 5 yaşta cinsiyete göre net okullulaşma oranının durumuna bakıldığında kız çocukların net okullulaşma oranının %84,7, oğlan çocukların oranının ise %85,2 olduğu görülüyor.

Okullulaşma ortalamalarındaki artışlar önemli olmakla birlikte, değerlendirmelerin yalnızca artış üzerinden yapılması okulöncesi eğitime erişimdeki eşitsizliklerin görmezden gelinmesine sebep olabiliyor

BÖLGELER ARASI EŞİTSİZLİKLER 

Örneğin, tüm bölgelerde artış görülmesine karşın bölgeler arasında farklar devam ediyor. 5 yaş için net okullulaşma oranının en yüksek olduğu Batı Marmara (%94,5) ile oranın en düşük olduğu Güneydoğu Anadolu (%78,1) arasında 16,4 yüzde puan fark bulunuyor.

29-11-2023


Etiketler

Paylaşın arkadaşlarınızı da bilgilendirin

Paylaş