Üniversiteli uzaktan eğitimde neler yaşıyor?

Üniversiteli uzaktan eğitimde neler yaşıyor? ODTÜ öğrencileri tarafından 4 bin 500’den fazla öğrenci üzerinde yapılan anket sonuçları, ODTÜ öğrencilerinin uzaktan eğitim sırasında yaşadığı problemleri ortaya koydu.

ÜNİVERSİTELİ UZAKTAN EĞİTİMDE NELER YAŞIYOR?

ODTÜ öğrencilerinden Alperen Keleş'in hazırladığı anketin sonuçlarına göre, öğrencilerin %13'ü kendisi Covid-19 geçirmiş, %27'sinin yaşadığı hanede Covid-19 geçirmiş bireyler mevcut. Öğrencilerin %32'si ise Covid-19 temaslısı olmaları sebebiyle 14 günlük karantinaya girmiş.

HER 3 ÖĞRENCİDEN 1'İ ETKİLENİYOR

Her 3 ODTÜ Öğrencisinden biri salgından direkt olarak etkilenmiş, diğer tüm öğrenciler de her gün dolaylı şekilde etkilenmeye devam ediyor.

Öğrenciler bu süreçte, derslere katılamadıklarını, katıldıkları dersleri anlayamadıklarını ve çalışmalarından da verim alamadıklarının altını çiziyor. Covid-19’a yakalandıkları süreçte katılım gösteremedikleri ödev, ders ve sınavları kapatmanın da zorlayıcı bir süreç olduğunu söylüyorlar.

ÖĞRENCİLERİN YÜZDE 65 İNTERNET BAĞLANTISI YÜZÜNDEN SINAVLARDA PROBLEM YAŞIYOR

Öğrencilerin %65'i internet erişimi yüzünden sınavlar esnasında problem yaşadıklarını ortaya koyarken derslere katılımda sıkıntı yaşayanlarda bu oran neredeyse %75'e kadar yükseliyor.

Dersler esnasında duraklamalar ve dersten düşmeler, internet ve elektrik kesintileri, düşük internet hızı sebebiyle ekranda yazılanları görmede problemler, aynı evde birden fazla kişinin ders için internet kullanması gerekmesi ve bu durumda interneti yalnızca bir kişinin kullanabilmesi gibi senkron derslere katılımda çok ciddi problemler, çok yüksek bir oranda görülüyor.

Senkron derslerin pek çok derste kaydedilip asenkron olarak sunulmasına karşın bu standardın okul genelinde oturtulamamış olması sebebiyle, ders kaydına sonradan ulaşılamayan pek çok ders de, öğrencilerin bilgiye ve öğrenime ulaşımını önemli ölçüde kısıtlıyor.

ÖĞRENCİLERİN YÜZDE 6’SININ KENDİSİNE AİT BİR BİLGİSAYARI YOK

Öğrencilerin %6'sının kendisine ait bir bilgisayarı dahi olmamakla birlikte, %38'i kendilerine teknolojik imkanlarını uzaktan eğitimdeki ihtiyaçları için yeterli görmediklerini belirtti.

Bunlara ekstra olarak çeşitli derslerde gerekli görülen çift kamera/cihaz sistemleri de öğrenciler üzerinde yeri geldiğinde ekstra ihtiyaçlara dönüşebiliyor, bunlar da öğrenciler üzerinde teknolojik imkansızlık olarak ekstra bir yük oluşturabiliyor.

ÖĞRENCİLERİN YÜZDE 51’İ MADDİ SIKINTIDA

Teknolojik imkansızlıklar ya da ek internet paketi satın almak gibi masraflar öğrenciye ek bir yük oluştururken, bu süreçte öğrencilerin maddi imkanları artmıyor, hatta azalıyor. Burs alan öğrencilerin %33’ü burslarının kesildiğini söylerken %51’i ise salgın döneminde maddi sıkıntılar yaşadığını belirtti.

ÖĞRENCİLERİN YÜZDE 62’Sİ UZAKTAN EĞİTİMİ KÖTÜ BULUYOR

Uzaktan eğitimin kalitesi öğrencilere sorulduğunda, %1’den daha az bir kısmı çok iyi cevabını verirken, öğrencilerin %7’si de uzaktan eğitimin iyi olduğunu düşünüyor. Öğrencilerin yaklaşık %30'u orta cevabını verirken, geriye kalan %62, eğitimin kötü olduğunu düşünen %40, ve çok kötü olduğunu düşünen %22 şeklinde ayrılıyor.

ÖĞRENCİLERİN YÜZDE 79’U NORMALDEN DAHA YOĞUN

Uzaktan eğitim dönemindeki ders yükünü karşılaştırdığımız durumda ise, öğrencilerin %79'u normal bir döneme göre daha yoğun olduklarını belirtirken, %10'u ise aynı derecede bir yoğunluk tecrübe ettikleri cevabını veriyor.

Ankete katılan öğrenciler, “Normal dönemde bizi deşarj eden, motive eden pek çok etkenden yoksun, beraber çalışma imkanları kısıtlanmış, stres oranı çok daha yüksek bir dönem geçiriyoruz. Belki de aynı derecede ders yükümüz var, ama pozitif etkenlerin yokluğu öğrencilerin pek çoğunda bu yoğunluğun algısını arttırıyor” ifadelerini kullanıyor.

PASS/FAIL UYGULAMASI

Pass/Fail, harf notlandırması sisteminin bir ya da daha fazla ders için geçme/kalma şeklinde 2 notun olduğu bir sisteme dönüştürüldüğü, o dersin ortalamasının ise not ortalamalarına katılmadığı bir sistem.

Geçtiğimizi dönem ODTÜ öğrencilerine, tüm dönemin derslerinin pass/fail olarak sayılabilmesi gibi bir şans verildi. Bu dönemin başında ise rektörlük tarafından gönderilen mailde notlandırmada herhangi bir sistem değişikliğine gidilmeyeceği belirtildi.

Öğrencilerin %37'si geçtiğimiz dönemki sistemi çok faydalı bulurken, %31'i ise faydalı bulduğunu belirtti, %18'lik bir kısım ise sistemi faydasız, ya da çok faydasız buldu. İlk geldiği dönemde ciddi tepki alan bu sistemin öğrencilerin 3'te 2'sinden daha fazlası tarafından faydalı olarak görülmesi, geçen dönem yaşanan sıkıntılara rahatlatıcı bir çözüm yöntemi olarak görüldüğünü gösteriyor.

Öğrenciler, kopyanın önlenmesi amacıyla sınav sürelerinin olması gerekenden kısa tutulduğunu belirtirken, eşzamanlı derslere teknolojik imkansızlıklar yüzünden katılamayan öğrencilerin devam notunun düştüğünü ifade ediyorlar.

Öğrencilerin şikayetçi olduğu bir diğer nokta ise, derslerini önceden kaydeden öğretmenler ile öğrencilerinin arasındaki iletişimin giderek zayıflaması. Sınavlar yerine evde yapılabilecek ‘take home’ sınav ve projelerin verilmesini isteyen öğrenciler, ayrıca ekstra dersten çekilme ve ders silme haklarının faydalı olacağı düşüncesinde.

Araştırma sonuçlarının tamamına ulaşmak için TIKLAYINIZ.