Cumhuriyet konuşması nedeniyle gözaltına alınan öğretmen serbest bırakıldı

Antalya TED Koleji’nde Cumhuriyet'in 100. yıl kutlamalarında yaptığı konuşmada “Cumhuriyetin değerlerine sahip çıkılmadığı”nı söyleyen ve “Türkiye Yüzyılı masalı” tanımını kullanan Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni Emine Karakaş dün akşam gözaltına alınmıştı. “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama’ suçlamasıyla gözaltına alınan Karakaş, geceyi nezarette geçirdi. Karakaş, ifadesi alındıktan sonra denetimli serbest bırakıldı.

İFADESİNDEN SONRA SERBEST BIRAKILDI

Cumhuriyet Bayramı kutlamaları sırasında yaptığı konuşma sosyal medyada paylaşılan öğretmen adeta linç yedi. Öğretmeni destekleyenler olduğu gibi eleştirenler ve “o kadının görevden alınmasını”  isteyenler de çıktı. Konuşmasının paylaşılmasından bir süre sonra ise öğretmen Karakaş, Antalya Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan basın açıklamasında da ifade edildiği gibi 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 216. Maddesi kapsamında ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama’ suçundan gözaltına alındı. Öğretmenin gözaltına alınması büyük tepki çekmişti. Karakaş’ın ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldığı öğrenildi.

Peki öğretmen konuşmasında ne söylemişti?

SEN NEREDEYDİN?

İşte öğretmenin konuşması:

“Onun için canını vermeye hazır olanların yanında O’nun adını anmaktan imtina edenlerle beraber. Cumhuriyetin bütün nimetlerinden faydalanıp, onu yok etmeye  çalışıyorlar. Bir yanda 100 yıl önce Anayasaya Cumhuriyet yazdırmak için ömrünü feda edenler, bir yanda bugün onu yok etmeye çalışan ‘Türkiye Yüzyılı’ masalına herkesi inandırmaya çalışanlar. Peki tüm bunlar olurken, sen neredesin?

Bildin mi 100 yıl önce kurulmuş Cumhuriyetinin değerini? Özgürlük kelimesinin anlamını kavrayabildin mi gerçekten? Kula kulluk etmediğin her gün için şükrettin mi yaradana?  

Kockaca ülken Araplar için darphane, Bulgarlar için AVM, Suriyeler için doğumhane, bizim için tımarhaneye dönüştürülmeye çalışırken, sen neredesin?

Tabelalardan Türkiye Cumhuriyeti ibaresi sökülürken, Milli Marşı’nı kağıda bakmadan okuyamayan, ya da Milli Marşı okunurken ayağa kalkmaya tenezzül etmeyen bir güruh gencecik kadın sporcularını yaftalayıp, millilikten söz ederken sen neredesin?

Cumhuriyetin gözbebeği fabrikaları bir bir yabancılara satılırken, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı parası olan herkese çerez gibi parası olan herkese dağıtılırken, yabancılar ülkende imtiyazlarla sefa sürerken, parası olan her şeye hüküm verirken; memurun, doktorun, işçin, öğretmenin kendi ülkesinde ikinci sınıf vatandaş muamelesi görürken ve en önemlisi, ‘geleceğim’ dediğin gençler umutsuzca ülkeden gitmenin yollarını ararken, sen neredesin?”